12 Eylül 1980 darbesi 43 yaşında
Gencecik fidanların katledilmesidir. Öz kardeşin kardeşe kırdırılmasıdır. "Devrim" diye ortaya çıkan askeri vesayetin adıdır. 12 Eylül 1980 darbesi tam 43 yıl önce ülkenin neredeyse içinden geçen kanlı bir zihniyettir. Amerikan mandacılığını öven, "bizim çocuklar başardı" sevinciyle naralar atan emperyalist uşakların adıdır. 12 Eylül darbesi sosyal, ekonomik ve psikolojik etkisi hemen hemen tam olarak 20 yıl sürdü ve memleketi 100 yıl geriye götürenlerin emelinin adıdır.
1980'den bu yana yapılan tüm değişikliklerin hemen hemen hepsi özgürlükler ile ilgili olmasına karşın istenen sonuç tam manasıyla elde edilemedi. Anayasa'nın en önemli amacının, "siyasetin alanının daraltılması ve ülkeyi seçilmişler değil vesayet kurumlarının yönetmesi" oluşturuyordu. Bu yüzden ülkemizin kendine ait bir kanunun olmaması yeni bir anayasaya olan özlemi arttırdı. Her gelenin yeniden yazıp çizdiği kanun ve esasları 200 yıldır daha çok önemli oldu. Hal böyle iken yasaların bir dikiş tutulamaz hale gelmesinin ana sebebi darbe ve darbe seviciliğidir. Türkiye her zaman düştüğü yerden kalkmıştır. Türk demokrasisinin unutulmayan kara lekelerinden biri de 12 Eylül darbesi olmuştur.
Türkiye, 12 Eylül 1980’de demokratik düzene indirilen en büyük darbelerden birini yaşadı. Askeri vesayetin izlerini taşıyan darbe ürünü 1982 Anayasası, geçen 41 yıllık süre içinde Türkiye’de demokrasinin gelişmesine set çekti. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi değişiklikleriyle bu sancılı dönem tarihe karıştı. Eski kodlarına dönen yönetim yanlız sonuçlarını çok acı bizlere öğretti. "Çocuklarımız daha iyi yaşasın" diye zulüm yapılması gerçekten de ahmaklıktan başka bir şey değildir. Zira Türk milletinin necip karakteri asildir, ne darbe ne başka bir şey ile yola getirmek bu toplumun faydasına olan bir iş değildir. Şimdiye kadar Türk toplumu dışarıdan baskılara, savaşlara ve saldırılara her zaman dik durmuştur ama içeriden saldırılar bizi en zayıf hale getirmiştir. Siyasi sonuçlar daha önceki darbelere göre daha kanlı biten 12 Eylül bizlere acı bir tecrübe olmuştur. Elimizden kayıp giden canları her zamanki gibi rahmetle anacağız tarih her zaman gerçekleri bizim yazdığımız gibi yazacak.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.