23 Nisan’ı coşkuyla kutluyoruz. Bu yıl 100. yaş gününü kutladık. Aziz milletimize, göz bebeğimiz yavrularımıza kutlu olsun. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, şanlı ay yıldızlı bayrağımızla dünya durdukça dursun.

23 Nisan'da ne oldu? Niçin o gün mili bayram olarak kutluyoruz?

23 Nisan 1920, Türk ulusunun iradesini temsil eden Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı ve Türk milletinin egemenliğini ilan ettiği tarihtir.

23 Nisan 1920, kalkınmış, muasır medeniyet seviyesine ve üzerine çıkmaya karar verdiğimiz gündür.

23 Nisan 1920, Türk ulusunun birilerinin  “Kulu-kölesi” değil, eşit haklarda “Vatandaş” olmaya karar verdiğimiz gündür.

23 Nisan 1920, hasta adam olarak kalmayacağımızı, dünya âleme ilan ettiğimiz tarihtir.

23 Nisan 1920, bu aziz yurdu ve asil Türk insanını muasır medeniyet seviyesinin de üzerine çıkarmaya inanmış Atatürk ve arkadaşlarının Türk çocuklarına ve büyüklerine bayram olarak armağan edilmiş kutlu bir gündür.

Bu günü, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kabul ve ilan eden sözde değil, özde dünya lideri büyük başbuğ Mareşal Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşlarının “Ne mutlu Türküm diyene!”de ifadesini bulan Türk milletine, armağan ettikleri kutlu ve seçkin bir gündür.

Atatürk, 23 Nisan 1924’de “23 Nisan’ın Milli Bayram” olarak kutlanmasına karar vermiştir. Bu tarihten beş yıl sonra 23 Nisan 1929’da da bu kutlu bayramı, çocuklara armağan etmiştir.

23 Nisan ilk kez, 1929’un 23 Nisan'ında Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır.

1979 Yılına gelindiğinde bu bayramın sınırları genişletilmiş ve uluslararası boyuta taşınmıştır. Her yıl kırktan fazla ülke çocuklarının da, Türk çocuklarının misafir olarak katılımıyla kutlanmaktadır.

Dünya’da çocuklarına bayram armağan eden ve bu bayramı bütün dünya ile paylaşan ilk ve tek ülke Türkiye’dir.

Asil Türk milletinin gönlünde, onun bağımsızlığının sarsılmaz ifadesi olarak en önemli yeri tutan; 23 Nisan ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI, her yıl yurdumuzda, KKTC’de ve yurt dışı temsilciliklerimizde, (bazılarına inat) bütün kurumlarımızda, okullarımızda ve her evde çeşitli etkinliklerle kutlanan bir coşkunun adıdır. İmamlarımız, nedense bu tür Milli Bayramları kutlamaktan ayrı dursalar da. Bilseler ki, milli bayramlarını kutlayamayan milletleri, dini bayramlarını kutlamaktan mahrumdurlar. Bu bayramlar Milli egemenliğimizin, birlik ve beraberliğimizin kenetlenmiş ifadesini temsil etmektedir.

Büyük önder Atatürk’ün düşüncesinde çocuklar, milletin geleceğidir. Onlara duyduğu engin ve sarsılmaz güvenin ve sevginin ifadesi olarak, 23 Nisan'ı çocuklara armağan etmiştir.

Atatürk: “Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin gülü, yıldızı ve ikbalisiniz. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz.” diyerek çocuklara verdiği değeri belirtir.

Gurur, şan ve şeref dolu tarihimizin yeni nesillere öğretilmesi ve Türk Devleti’nin devamını emanet edeceğimiz Cumhuriyet bekçilerinin bilinçli yetişmesine birer vesiledir bu 23 Nisanlar.

Aziz milletimize ve göz bebeğimiz yavrularımıza kutlu olsun. Dünya durdukça hür, bağımsız, çağdaş ve kalkınmış bir ülke olarak nice yıllara diyorum.

Esen kalınız...