1. YAZARLAR

  2. Ruhittin SÖNMEZ

  3. AKP, CHP'nin değişmesini istemiyor...
Ruhittin SÖNMEZ

Ruhittin SÖNMEZ

Yazarın Tüm Yazıları >

AKP, CHP'nin değişmesini istemiyor...

A+A-

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun "başörtü meselesinin çözümünü yasal güvenceye almak" için yaptığı hamle AKP’yi rahatsız etti.

AKP kanadından yapılan açıklamalar "CHP eski CHP olarak kalsın" arzusunu yansıtır nitelikte. 

Mesela AKP Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin’in tepkisi çok sert oldu. "Başörtüsü yasağı CHP’ye rağmen çözüldü. Onca yıl milyonlarca kadının hayatını mahvettikten sonra ya hakiki özür dileyin ya da sükût edin" dedi.

Oysa hepimiz biliyoruz ki 2011 yılında Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP’nin verdiği destekle başörtüsü sorunu çözüldü. Elbette çözümün öncüsü AKP idi fakat CHP’nin desteği değişimin sarsıntısız bir şekilde gerçekleşmesi için çok değerli katkı sağladı.

Kılıçdaroğlu’nun “helalleşme yolculuğuna” çıkışının CHP içindeki bir kesimi rahatsız ettiğini biliyoruz. Yılların kutuplaşmasının yarattığı sert tavırlı insanlar iki kesimde de var.

Fakat “Bizim muhafazakâr dünyayla helalleşmemiz lazım, eksiğimiz var, hatalarımız oldu, dindar kesimle oturup konuşamadık, dertlerini dinlemedik” diye özeleştiri yapan Kılıçdaroğlu’nun muhafazakâr kitlelerle samimi diyalog kurma çabası AKP’lileri neden bu kadar kızdırdı?

Kılıçdaroğlu “geçmişte yanlışlarımız oldu ama değişmeyi bildik” diyor. Görünen o ki AKP’liler “CeHaPe” öcüsüyle kutuplaştırdığı kitlelerin ellerinden kayıp gitmesinden endişe ediyor.

*   *   *

Diyelim ki, Kılıçdaroğlu toplumun kutuplaştırılmasının sakıncalarını azaltmak için değil de sırf oy hesabıyla değişiyor ve CHP’yi değiştiriyor olsun.

Diyelim ki CHP, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın dediği gibi: “CHP başörtüsü ve inanç özgürlüğü ile alakalı sicilini temize çekmek istiyor. Oy tabanını genişletme hamlelerini elinden geldiğince yapmaya çalışıyor” olsun.

CHP’nin, AKP’lilere göre "bozuk olan sicilini temizlemeye çalışması" toplumsal barış açısından desteklenmesi gereken bir tutum değil mi?

CHP lideri eski CHP anlayışını devam ettirdiği taktirde yüzde 25 civarındaki kemikleşmiş oy kitlesini büyütemeyeceğini görmesi kötü bir şey mi? 

CHP gibi köklü bir partinin "oy tabanını genişletmek için" muhafazakârlar ile duygudaşlık (empati) yapması dindarların hayatını olumlu etkilemez mi? 

*   *   *

6’LI MASAYI DA İLGİLENDİRİYOR

CHP "6’lı masa" olarak adlandırılan siyasi yapının mimarı. 6’lı masadaki CHP haricindeki partilerin (İYİ Parti, SP, DP, DEVA, Gelecek P.) seçmen kitlelerinin çeşitli tonlarda muhafazakarlardan oluştuğu malum. Bu partilere gönül verenler kendilerini “milliyetçi, demokrat, kalkınmacı” gibi sıfatlar yanında “dindar” veya "muhafazakâr" olarak da tanımlar.

Bu 5 parti için AKP’nin dindarlık ve muhafazakarlık üzerinden aleyhte propaganda yapması mümkün değil. Bu partilerden üçü (SP, Deva, Gelecek) Millî Görüş geleneğinden geliyor. Yani tabanları dindar muhafazakâr kesim. İYİ PartiMilliyetçi muhafazakâr gelenekten geliyor, partinin milliyetçi lideri Meral Akşener aynı zamanda namaz, oruç, hac, zekât gibi ibadetlerini yapan dindar bir insan. DP de eski merkez sağ çizgisinde yani liberal, muhafazakar.

Ama hepsini bir torbaya koyup, CHP üzerinden, bunlar gelirse muhafazakâr kesimin kazanımları elden gider” diyebiliyorlar. Yani “başörtüsü takma özgürlüğünü kaybedersiniz, rahat ibadet edemezsiniz” gibi bir korkutma politikası izliyorlar.

İşte Kılıçdaroğlu CHP’sinin “başörtüsü özgürlüğüne yasal güvence” için kanun teklifi sunması bu alışılmış oyun düzenini bozdu. AKP çok rahatsız oldu.

Zaten CHP’liler eskisi gibi değil. Muhafazakâr seçmenlerin de nabzını tutan bir yakınlaşma, bu kesimleri anlama çabası içindeler. Dini günlerde, cenazelerde, mevlitlerde halkla beraber oluyorlar. CHP’li belediyeler cami yaptırıyorlar.

Bu çabaları elbette muhafazakâr seçmenin hemen AKP’den kopup CHP’ye oy vermesini sağlamaz. Bunun olması zaman isteyen sabırlı bir süreç ister. 

Ama yoksullaşma, yolsuzluklar, adaletsizlik, adam kayırmacılık gibi sebeplerle AKP’den kopma noktasına gelmiş kitlelerin "CHP mi gelsin?" korkutmasıyla güdülmesini önler. "CHP’nin öcü olmadığını" görmesi 6’lı masadaki diğer partileri de anlamasına yol açar. CHP’yi "dinsiz", diğer 5 partiyi “dinsiz CHP ile işbirliği yapmakla” suçlamak daha zor olur.

Bu yüzden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun açıkladığı “başörtüsü kanun teklifine destek vermeyeceğini” duyurdu.

Bu yüzden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yandan zaten böyle bir mesele kalmadı dese de, "gelin çözümü yasa değil Anayasa düzeyinde sağlayalım” diyerek başka bir yere çekmeye, ipe un sermeye çalışıyor.

Cumhur İttifakı CHP’nin kanun teklifini desteklese de desteklemese de AKP’nin başörtüsü üzerinden istismar politikası yapması artık çok zor.

*   *   *

KANUN TEKLİFİNİN İÇERİĞİ VE ZAMANLAMASI

Aslında kanun teklifi başörtüsü üzerinden tartışılsa da özetle şöyle: Kamu kurumunda çalışan kadınlar “mesleğin icrası kapsamında giyilmesi gerekli cübbe, önlük, üniforma vb. dışında kıyafet giymek ya da giymemek gibi temel hak ve özgürlükleri ihlal edecek biçimde herhangi bir zorlamaya tabi tutulamaz.”  

Yani herkes istediği gibi giyinsin, kimse başını açmaya da örtmeye de zorlanamasın isteniyor. “Bu görevi yapabilmek için başörtüsü takamazsın” da denilemeyecek, (İran’daki gibi) “başörtüsü takmak zorundasın” da denilemeyecek.

*   *   *

CHP’nin başörtüsü konusunu gündeme getirmesi bazılarına göre yanlış. Seçim havasına girildiği bir ortamda milletin açlık ve yoksulluğunu, iktidarın yolsuzluklarını konuşmak yerine, AKP’nin çok sevdiği bir alanda top oynamak olarak değerlendirildi. 

Mesela Nihat Genç “Kılıçdaroğlu 'başörtüsü' konusunu gündeme taşıyarak AKP'ye yeniden can verdi! Hırsızlık, yolsuzluktan çürümüş AKP kadrolarını yeniden şahlandırdı!” dedi.

Ama ben Kılıçdaroğlu’nun "helalleşme yolculuğunda" samimi olduğuna ve bu hamleyi yaparken sahadan aldığı verileri değerlendirdiği kanaatindeyim. Partisini yüzde 25 oy bandına hapseden duvarları yıkmadan iktidar olamayacağının farkında. 

AKP’den kopan kararsızlar ile kopma noktasında olanları kazanmak için yapılmış bu stratejik hamle ne kadar başarılı olacak, zamanla göreceğiz...

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.