1. HABERLER

  2. GÜNDEM

  3. Akşener: Seçim artık bir tercih değil, mecburiyettir

Akşener: Seçim artık bir tercih değil, mecburiyettir

İYİ Parti lideri Akşener, "Bayram ikramiyesinin ilk verildiği yılın TÜFE gıda harcamaları cinsinden güncellenmesini yaptık. 2018 yılı mart ayında TÜFE gıda endeksi 385.4 idi. 2022 yılı aynı ayında 1101 olmuş. Artış oranı yüzde 186." dedi.

A+A-

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuştu.

Kira artışlarına dikkat çeken Akşener, “Yabancılar geçen sene 59 bin konut satın aldı. Kiraları da astronomik seviyelere çıkardı. Bu ihanetin sonucunda bugün en güzel semtlerde en güzel evlerde Türk vatandaşları oturamıyor” diye konuştu.

Akşener'in konuşmasından satır başları:

"Artık ülkemizde her geçen gün bir öncekini aratır oldu. Bay Kriz en son Şubat ayında ‘Her ayın bir önceki aydan daha iyi olacağını’ söylemişti. Hayır olmadı.

Ben bunların sıkıştıkça tarih vermelerine bayılıyorum. Damat bakanda ‘Mart, Şubat’tan hatta Nisan’da Mart’tan daha iyi olacak’ deyip duruyordu. Bir gece ansızın gitti bu defa kayınpederi başladı.

Taa geçen yılın Ağustos ayında enflasyonda en yükseği görecektik, ondan sonra düşmeye başlayacaktı.

“VERDİĞİ HİÇBİR TARİH TUTMADI”

Olağanüstü öngörü yeteneğiyle verdiği hiçbir tarih tutmadığı gibi bu da tutmadı. Nitekim, enflasyon loto furyasına son dönemde Nebati Bakan katıldı. Enflasyon hâlâ yükseliyorken kendisi çıktı yaz aylarından itibaren düşecek’ dedi.

Geldiğimiz noktada ise vade kısa olunca yalanında çabuk ortaya çıktığına ayılmış olsalar gerek Bay Kriz ve arkadaşları artık vadeyi uzatmaya başladılar.

Bu aydınlanmanın sonucunda da affını isteyeceği gün gittikçe yaklaşan Nebati bakan bu haftanın başında ‘Enflasyon Aralık ayında düşecek’ dedi. Kendisi o zamana kadar paket olacağı için topu yeni gelecek olan bakana atmış oldu. ‘Sabredin’ dedi.

Nebati Bakan aslında, ‘Derin bir yoksullukla mı mücadele ediyorsun, o zaman sabredeceksin’ diyor. ‘Aldığın asgari ücret açlık sınırının altına mı düştü o zaman sabredeceksin’ diyor.

İşte size Bay Kriz ve arkadaşlarının milletimizi içine soktukları duruma dahiyane çözüm sabretmek.

Sabır taşı artık çatlamış milletimize sabretmeyi tavsiye eden bu üstün zekalılar mesele beşli çete ve saray oligarşisi olunca nedense bambaşka bir yaklaşım sergiliyor.

Yandaşa gelince ‘Al sana bir maaş daha’ diyor. Müteahhite gelince ‘Al sana bir ihale daha’ diyor. Türkiye Bay Kriz ve ucube sistemini daha fazla taşıyamaz. Seçim artık bir tercih değil mecburiyettir.

EMEKLİLERE BAYRAM İKRAMİYESİ

İlk verildiğinde o yılda verildiği dolar cinsinden güncellenmesi yapıldı, 2018 yılı nisan ayında 1 dolar 4 liraydı her ikramiye 250 dolar yapıyordu şimdi 3 bin 700 lira verilmesi gerekiyor bayram ikramiyesinin ya da ilk verildiği yılın TÜFE gıda harcamaları cinsinden güncellenmesini yaptık.

2018 yılı mart ayında TÜFE gıda endeksi 385.4 idi. 2022 yılı aynı ayında 1101 olmuş. Artış oranı yüzde 186.

Yani TÜFE'ye göre bakarsak böyle güncellendiğinde 2860 lira emeklilerimize emekli ikramiyesi verilmesi gerekiyor.

KİRALARDAKİ ARTIŞ…

Bay Kriz ve iktidarının etkilerini kiralarda da görüyoruz. Büyükşehirlerde fiyatlar uçtu gitti. Mahkemeler kiracı ve mal sahibi davalarından geçilmiyor.

Bayram geliyor ve iktidar yorulmasın diye arkadaşlarımız emekli ikramiyeleri için çalıştı. Şimdi dolara göre 3700 lira, TÜFE’ye göre 2860 lira bayram ikramiyesinin verilmesi gerekiyor.

Kiraların artışı, ev sahiplerini kiracılarını çıkarmaya itiyor. İnsanlarımız barınma sorunlarını çözmeye çalışıyor.

Konut satışı devam ediyor ama vatandaşlık garantili konut satışlarıyla devam ediyor. Bugün ciddi bir konut problemi yaşanıyor.

Büyük bir mutlulukla ‘Ben ülkemi pazarlamakla mükellefim’ diyen Sayın Erdoğan milletimizi yoksullaştırarak, işçimizi köleleştirerek, toprağımızı kirleterek, milletimizin varlıklarını satarak sömürge valisi olmayı seçti.

Yabancılar geçen sene 59 bin konut satın aldı. Kiraları da astronomik seviyelere çıkardı. Bu ihanetin sonucunda bugün en güzel semtlerde en güzel evlerde Türk vatandaşları oturamıyor. Sahillerde tatil yapamıyor. Gençlerimiz kendi ülkelerinde gezemiyor.

İKTİDARA ÇAĞRI: ELEKTRİK ZAMLARINI GERİ ALIN

Buradan iktidara, bir çağrıda bulunmak istiyorum. Daha doğrusu, daha önce de yaptığım bir çağrıyı yinelemek istiyorum: Elektrik zamlarını geri alın! Elektrik zamlarını geri alın!

Sakin bir sesle söyleyince duymuyorsunuz yüksek sesle söyleyelim; elektrik zamlarını geri alın. Hem de ivedilikle geri alın.

Nisan ayındayız. Sıcaklar artmaya başladı. Birçok bölgemizde, tarım ürünleri, ilk defa bu ay, sulanmaya başlayacak.

Çiftçilerimiz, tarlalarına su verirken, elektrik zamlarıyla yüzleşecekler. Yalnızca bu yıl, tarımsal sulamada kullanılan elektriğe, yüzde 100'ün üzerinde zam geldi.

Koca bir kış, Türk Milleti'ni soğuğa ve karanlığa mahkûm eden elektrik zamları, bu sefer de sofralarımızın bereketini kaçıracak.

"HADİ ORADAN BE!"

Her ne kadar bu ucube sistem içerisindeki tek görevi arz etmek ve selefinin yerini aratmamak gibi gözüken, çiçeği burnunda Tarım Bakanı ‘Aç açık kimsemiz yok, herkesin karnı tok' dese de, hadi oradan be! Bornova'ya gir Bornova'ya. Türkiye'nin ekonomik durumu en iyi bildiğimiz Bornova'ya git. Ümraniye'ye Üsküdar'a git de görelim bakalım aç açık var mıymış yok muymuş!

ASGARİ ÜCRET TEPKİSİ

Asgari ücretli milyonlarca vatandaşımız, evine ekmek götüremiyor. Asgari ücret derken, asgari ücretleri iğneden ipliğe gelen zamlara göre yeniden güncelleyin muhteremler.

Bu arada 2500'e çıkardığınız en düşük emekli maaşını da asgari ücret oranına çıkarın. İnsanlar aç mı ölsün! Kimse ay sonunu getiremiyor.

Her ay arttıkça atan, faturalarla boğuşuyor. Vatandaşlarımız, bu ağır koşulların altında ezilirken onları korumakla yükümlü olan, devletimiz ise, devlet eşittir iktidar olduğu için, Bay Kriz ve yandaşlarının elinde, âdeta aciz bırakılmış durumda.

"ÇİFTÇİLERİMİZİ DERDİ BİNİ AŞMIŞ"

*Üstelik çiftçimizin tek sorunu, elektrik de değil. Çiftçilerimizin derdi bini aşmış. Adana'dakiler başta olmak üzere, birçok yerdeki tarlalarda, ayrı bir hüzün var.

İklim krizi hepimizin malumu. Bu yıl, bir sıcak, bir soğuk geçirdiğimiz, kış aylarının sonunda tam da bahar geldi derken, yaşanan don ekinlerde büyük hasara yol açtı.

Mart'ın son iki haftasında, Adana'da yaşanan don olayında, sert çekirdekliler, narenciye ağaçları sera karpuz ve patates çok büyük zarar gördü.

Görünen o ki bazı yerlerde maalesef yılların emeği ağaçlar sökülecek, yerlerine yenileri dikilecek. Ağaç zararı, TARSİM kapsamına girmiyor. Dolayısıyla, çiçek dönemindeki meyvelerin aldığı hasarın, tazmininde sıkıntılar yaşanıyor.

O yüzden çiftçimiz, hava şartlarından dolayı ayrıca risk altında. Bu vesileyle buradan iktidarı, bu konuda hızlı adımlar atmaya çağırıyorum. Mesela zarar gören ürünler için kullanılan kredilerin ödemeleri ertelensin. Mesela yeni bahçe kurmak durumunda kalan çiftçilerimize de finansman desteği sağlansın.

Biz her zaman olduğu gibi böyle önemli bir konuda da iktidarın atacağı olumlu adımlara destek vereceğiz. Yeter ki, çiftçimizin çilesini hafifletecek adımlar atılsın.

‘DERİNLEŞEN YOKSULLUK’ TEPKİSİ…

Artık memleketimizin her yerine yayılan ve gün geçtikçe daha da derinleşen yoksulluk maalesef hız kesmeden devam ediyor. Geçtiğimiz hafta İzmir’deydik. ’Evimde bayat ekmeğim bile yok’ dedi ağlayarak oruçlu bir kadın. İnsanlarımıza reva görülen şu tabloya bakar mısınız?

Gördüklerimi, duyduklarımı, şahit olduklarımı artık benim yüreğim kaldırmıyor. İktidardakiler nasıl huzurla kafalarını yastığa koyuyor inanın benim aklım almıyor. İşe şu yüzükle başlayanlar… Kocasının kendisine taktığı bileziği dava adı altında buraya verenler, maaşından para ayıranlar, çocuğunun rızkından keserek din, İslam adına buralara olmayan varından yardım edenler. Bu yüzüğün sahibi ne halde duyuyor musunuz? Nasıl yaşıyor duyuyor musunuz?

Bu yüzüğün sahibi cebinde 10 lirası olmayan gençlere ‘Aromalı kahve için diyor’ duyuyor musunuz?

“BU HARAMİ DÜZEN SÜRDÜRÜLEMEZ”

Bu yüzüğün sahibi kolunda nasıl bir saat taşıyor biliyor musunuz? Bu yüzüğün sahibi yerde fakir fukarayı tekmeleyen danışmanlarına ne kadar maaş veriyor biliyor musunuz?

Bu harami düzen sürdürülemez. Senin çocuğun gündüz uyuyup senden para istemesin diye utandığında, üniversite mezunu çocuğun iş bulamadığı için 92 puanla mülakatta elenmiş kızın oğlun, defalarca KPSS’ye çalışmış oğlun kızın, ayısı olan dayısı olan bu yüzüğün sahibinin yandaşı olanın çocuğu 58 puanla atanmışsa bu haram düzen, bu kul hakkının dibine varılmış düzen sürdürülemez.

Allah’ın izniyle, milletin teveccühüyle bu harami düzeni helal oylarımızla sandıkta, demokrasi ile değiştirmek bunları da emekliye sevk etmek İYİ Parti’nin görevi olacak inşallah."

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.