Akşener'in enerjisinin kaynağı
Meral Akşener siyasi hayatına 1999’dan sonra İstanbul’da devam etmişti. Fakat Kocaeli’de doğmuş, yetişmiş ve siyasi kariyerine Kocaeli’de başlamıştı.
Akşener 25 yıllık siyasi hayatının ilk tecrübesini 1994’de DYP’den İzmit Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak yaşadı. 1995 genel seçimlerinde DYP Kocaeli milletvekili olarak meclise girdi. Fakat bundan sonra 1999’da DYP İstanbul Milletvekili oldu. 2004 yerel seçimlerinde MHP'den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı oldu. Daha sonra 2007, 2011 ve Haziran 2015 Türkiye genel seçimlerinde MHP İstanbul Milletvekili olarak meclise girdi.
Meral Akşener 25 Ekim 2017 tarihinden itibaren kendisinin liderliğinde kurulan İYİ Parti'nin Genel Başkanlığını yürütmekte.
Kocaeli Meral Akşener’in şehriydi ve 24 Haziran 2018 seçimlerinde Kocaeli seçmeninin davranışı merak ediliyordu. Kuşkusuz, bundan sonraki seçimlerde de merak edilmeye devam edecek.
Çünkü siyasi parti liderlerinin başarısında doğup büyüdükleri illerin desteğinin çok önemli bir yeri vardır.
İYİ Parti kuruluş aşamasını henüz tamamlamış, 7 aylık bir parti iken baskın seçime girmek durumunda kaldı. Hem karşısına çıkartılan her türlü engeli aşmak ve hem de Cumhurbaşkanı adayı olarak ülkeyi dolaşmak zarureti sebebiyle Meral Akşener Kocaeli üzerine gereken zamanı ayıramadı. Haziran 2018 seçimleri arifesinde yeterince Kocaeli’ye gelemedi.
Buna karşılık AKP Meral Akşener’i memleketinde ağır bir yenilgiye uğratmak için özel bir çalışma yaptı.
Belki de bu yüzden Akşener ve İYİ Parti’nin Kocaeli’deki desteği Türkiye ortalamasının çok üzerine çıkamadı.
***
7 Aralık Cuma günü Meral Akşener üç programa katılmak üzere Kocaeli’ye geldi. Önce Kandıra ziyareti yaptı. İzmit’te KYÖD’ün davetiyle “Kadın ve Politika” konusunda konuştu. İYİ Partililer ve basınla buluştuğu toplantıda da 4 ilçe belediye başkan adayını açıkladı.
Bu toplantılarda katılım ve heyecan oldukça iyiydi. Bunun yansıması olarak son zamanlarda eski enerjisinden uzak gördüğüm Meral Akşener, yeniden 24 Haziran öncesi haline dönmeye başladı gibi.
Gözlerinde yeniden görebildiğimiz ışıltısı ve beden diline yansıyan pozitif enerjisi dengeleri değiştirebileceği umutlarını yeşertti. Türkiye’nin değişimi için bu enerjiye ihtiyacımız var.
Meral Akşener özellikle bu seçim döneminde Kocaeli’ye daha sık gelmeli. Sadece gelmesi bile partilileri heyecanlandırdı.
Akşener’in de Kocaeli’den alacağı enerjiye ihtiyacı var. Akşener buradan alacağı enerji ile Türkiye’yi turladığı zaman daha etkili olacaktır.
******************************
CUMHURBAŞKANINA YENİ SÜPER YETKİLER
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ‘ekonomik OHAL’ yetkisi veren torba yasa teklifi kabul edildi.
AKP’nin Meclis’e sunduğu torba kanun, ‘finansal sisteme sirayet edebilecek olumsuz bir gelişme’ durumunda cumhurbaşkanına kurumların yetkilerinin üzerine çıkarak müdahale etme yetkisi veriyor.
CHP İstanbul Milletvekili Emine Gülizar Emecan haklı olarak “Cumhurbaşkanına çok fazla yetki verildiğini savunarak, “Bütün yetkiler tek adama verildiğine göre, bu tek adam rejimidir” dedi.
Fakat artık TBMM’de AKP+MHP ikilisinin istediği her türlü hukuki düzenleme yapılabilir. Bu iki ortağın istemediği hiçbir kanun çıkamaz.
Hatta seçimlerde milletimize söz verdikleri EYT için düzenlemelerin yapılması… Donarak şehit olan askerler olayının araştırılması… Resmi kurumların isimlerinde TC ibaresinin yeniden konulması ve FETÖ’nün siyasi ayağının araştırılması için İYİ Parti’nin verdiği önergelerin hepsi bu iki ortak tarafından reddedildi.
***
Daha Cumhurbaşkanına verilen bu yetki kamuoyunda tartışılmadan, bir başka yetki daha verilmesi için torba yasa teklifine AKP’lilerin oyları ile bir madde eklendi.
Bu madde ile Cumhurbaşkanı Erdoğan, bütçenin vergi gelirlerinden dilediği partinin belediyesine dilediği kadar para aktarabilecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan aynı zamanda AK Parti Genel Başkanı. O’nun adil bir dağıtım yapacağına AKP’lilerin bile inanacağını sanmıyorum..
Hele de yerel seçime dört ay kalmışsa ve seçimi kazanmak bir beka meselesi olarak görülüyorsa, böyle safça bir güven duygusu akıllıca olmaz.
Hz. Mevlana ne demişti?
“İnsanı öğrendim / Sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu…
Sonra da her insanın içinde iyilik ve kötülük bulunduğunu öğrendim...”
Bunun için gelişmiş ülkelerde “kuvvetler ayrılığı” ile “denge ve denetim” sistemlerine dayalı demokratik yönetimler uygulanıyordu.
Çünkü “Güç insanı bozar, mutlak güç mutlak bozar” sözünün doğruluğu tarihte çok test edilmiş, doğrulanmıştı.
***
İşte bizim “Cumhurbaşkanı partili olmamalı” ve “bir tek kişiye bu kadar yetki verilmemeli” dememiz böyle yanlışlıklara yol açacağını öngörebildiğimiz içindi.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.