TBMM başkanı Sn. N. Kurtulmuş da dahil olmak üzere tutturmuşlar; “Yeni sivil bir Anayasa” türküsü.

Mevcut Anayasa’nın neresi darbe Anayasa’sı ki?

Kaç kez değiştirdiniz? Sn. Bahçeli’nin; “Siz Anayasa’ya uymuyorsunuz, suç işliyorsunuz, öyleyse Anayasa’yı size uyduralım” teklifiyle son kez değiştirmediniz mi?

Siz önce mevcut Anayasa’ya bir uyun. Sonrası Tanrı kerim!

“Anayasa’ya uymuyorum, saygı da duymuyorum” anlayışında olanların yeni bir Anayasa yapmalarına bizler nasıl güveneceğiz?

“Anayasa kararları kesindir, herkesi bağlar.” Kesin hükmüne karşın, neden işinize gelmeyen yerlerde Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını uygulamakta ağır aksaksınız?

Hukuk güven işidir.

Hukukun üstünlüğü yerine, üstünlerin hukukunu mu getirmek istiyorsunuz?

Gelelim işin özüne:

1982 Anayasa’sını beğenmediniz.

2007’de referandumla değiştirdiniz.

2007’de değiştirdiğiniz Anayasa’yı; “Yetmez ama EVET” diyerek referandumla 2017’de tekrar değiştirdiniz. Anayasa’ya kişisel başvuru maddesini siz getirdiniz.

Siz işi dolandırmadan, detaya girmeden, kafaları karıştırmadan niyetinizi açıkça, mertçe, harbice söyleseniz ya!

Anayasa’nın neresi, sizin hangi hayırlı işinize engel ki değiştirme ihtiyacı duymaktasınız?

Sahi neresini, neden beğenmiyorsunuz?

Gerekçeye bakar mısınız? Darbe Anayasa’sından kurtulmak için; sözde “Sivil Anayasa” yapacaklarmış.

Bahse konu olan Anayasa, 1982 yılında askeri yönetimce yaptırılan anayasadır.

İyi de o anayasadan ne kaldı ki? Değiştirilemez denilen o dört madde mi?

Günümüze kadar 20 kez değişikliğe uğramış bir anayasa var.

Bunun son ikisini de kendileri, referandumla gerçekleştirdiler.

İşin garip yanı, her defasında kendi yeniledikleri maddelere kendileri uymamışlardır.

Anayasa’nın 153. Maddesine rağmen, Yargıtay 3. Dairenin son tutumu ve Anayasa üyelerinin hakkında suç duyurusunda bulunması gibi bir hukuksuzluk da patlak vermişken, bu sivil Anayasa nasıl olacak endişesi var.

Soru şu: sorun Anayasa’da mı, yoksa sizde mi?

Galiba sorun sizsiniz! Bunu biliyorsunuz ama kabullenmek istemiyorsunuz.

Sıradan bir vatandaş olarak soruyorum.

Yapacağınız anayasa ekonomiye çözüm olacak mı?

Eğitime, sağlığa katkı sağlayacak mı?

Atanamayan öğretmenlere, yurtdışına giden doktorlara, hak yenen mülakata, işsizliğe, yoksulluğa çözüm getirecek mi?

Güvenliğe, yıpranan ve siyasallaştığı söylenen hukuka ne katkı sağlayacak?

Döviz sorununa, sığınmacı-göçmen meselesine ne getirecek?

“Nas var nas, sana bana ne oluyor?” diyerek ekonominin gereklerini yapmayıp FAİZİ yüzde 8,5'lara indirip, sonra da üç ayda yüzde 35’lere çıkarmaya cevap verecek mi?

İstenen “Sivil Anayasanın” bunların hiç birine derman olmayacağını düşünüyorum.

Tıpkı bundan önce değiştirilen ve yenilenen anayasalarda olduğu gibi!.

Önce sorunun ne olduğunu tespit edin ve kabullenin.

Şu hazırladığınız “Sivil Anayasa” nedir, nasıldır, hangi maddeleri var; kamuoyu ile paylaşsanız da bir görsek?!

Son soru: sahi siz anayasanın neresini, neden beğenmiyorsunuz?

Esen kalınız.