Birinci madde kuşkusuz Suriye. Bu zaten geçen haftadan belliydi. Üstüne bir de Reyhanlı'daki kanlı saldırının gelmesi, Başbakan'ın elindeki Suriye klasörünün içini daha da doldurdu.Amerika, Suriye rejimine müdahale fikrine sıcak bakmıyor. Başbakan Erdoğan bu konuda Esad rejimine artık hiçbir şekilde prim verilmemesinden yana.

Obama, Cenevre sözleşmesinin faaliyete geçirilmesi taraftarı. 2012'de imzalanan sözleşme, muhaliflerle rejimin bir araya getirilmesini içeriyor. Ancak Amerika'nın bu konudaki ısrarı, Suriye'de akan kanın durması yerine daha da şiddetlenmesini sağlıyor.

Suriye kriziyle birlikte yine ona bağlı olarak Reyhanlı'da gerçekleştirilen kanlı saldırı da Obama-Erdoğan görüşmesinde konuşulacak konulardan.

Tabi ki Türkiye'nin ilk hedefi, Suriye krizinin topla tüfekle çözülmesi değil. Ancak rejime iyi bir ders verilmesini istiyor. Başbakan Suriye konusunda Obama'dan gereken duruşu sergilemesini isteyecek. Askeri müdahale olmasa da hava sahasının kapatılması gündeme gelebilir.

Ayrıca her iki lider Suriye'de kullanılan kimyasal silahları da görüşecek. Obama "kırmızı çizgi aşıldı" diyecek Başbakan ise son 6 aydır kimyasal silah kullanıldığına dair elindeki delilleri göstererek, "kırmızı çizgi çoktan aşıldı" karşılığını verecek.

Obama'nın taleplerine gelince. Amerika'nın ısrar ettiği Cenevre Bildirisi konusunda muhalifler Türkiye'nin tavrına göre hareket etme kararı aldı. Obama, bu projeyi hayata geçirmek için Türkiye'den muhalifleri ikna etmesini isteyecektir.

Suriye başlığı dışında konuşulacak bir diğer konu da Ortadoğu'daki barış süreciyle ilgili olacak. Amerika, Filistin-İsrail barış görüşmelerinin yeniden başlamasına öncülük ediyor. Bu aşamada Erdoğan'ın Gazze ziyareti hem Amerika hem de İsrail için büyük önem taşıyor. Çünkü Amerika ile İsrail, barış görüşmeleri sürecinde, dışardan müdahale istemiyor. Başbakan Erdoğan'ın Gazze'ye yapacağı ziyarete de bu nedenle karşı çıkıyor.