1. YAZARLAR

  2. Bahattin AYHAN

  3. ÇKÜ: Çankırı’da yükselen bir değer
Bahattin AYHAN

Bahattin AYHAN

Ortak Ses
Yazarın Tüm Yazıları >

ÇKÜ: Çankırı’da yükselen bir değer

A+A-

Anadolu’nun kadim kentlerinde Çankırı’dayız. Çankırı’nın en parlak dönemini Romalılar döneminde yaşamış olduğunu geçmişin aynası tarihi belgelerden öğreniyoruz. Anadolu’nun fethinden sonra Kastamonu’nun, Osmanlı döneminde Kastamonu, Ankara hatta Kütahya’nın, Ankara’nın gölgesinde kalmış kişiliğini bulamamış bir il ve kent ? Cumhuriyet döneminde sancaktan il’e dönüştürülen vilayetlerin ilkleri arasında yer alıyor. Alıyor ama bu seferde Ankara’nın gölgesinden güneşe hasret kalıyor. Gelişemiyor, atılım yapamıyor, hep geriliyor. Nüfus erozyonuna uğruyor. Yatırımlardan nasibini alamıyor. Her zaman fakir, her zaman geri kalmış bir il olmanın damgasını üzerinden atamıyor….

Bilindiği gibi her ilde bir üniversite kuruldu. Doğru mu, yanlış mı tartışmaya her zaman açık. Çankırı’nın il olması sırasında köy, kasaba, ilçe olan yerler il oldu ve üniversiteleri Çankırı’dan önce kuruldu. Siyasetin ve siyasetçilerin, bürokrasinin  başlarını ellerinin arasına alarak düşünmesi gereken bir konu.

1-002.jpgÇankırı Karatekin Üniversitesi Fakülteler ve Öğrenci yurdu

Yıllarca az gelişmişlik sıralamasında her zaman gerilerde kalan Çankırı günümüzde farklı bir konumda değil. Gelişememiş, kendini aşamamış bir il. Ankara’nın gölgesinde, basiretsiz siyasetçi ve yöneticilerin yönetiminde kör topal yoluna devam ediyor. Geri kalmış, her gün gerilemekte olarak…

Bütün bu olumsuzluklara rağmen Çankırı’da yükselen bir değer var. Çankırı Karatekin Üniversitesi. İnşallah üzerine ölü toprağı serpilmiş bu ilin talihini değiştirecek ve değiştirmeye de aday gözüküyor. Baltalayan, kolunu kanadını kıran olmazsa….

2.jpgÇankırı Karatekin Üniversitesi kampüsün genel görünümü

28 Mayıs 2007 tarihinde kurulan üniversite, kurulduğu günden bugüne kadar geçen altı yıl içinde ne gibi bilimsel araştırmalara imza atmış ve fiziksel gereçlerini tamamlamıştır sorusuna yanıt aradığımızda güzel çalışmaların olduğu hemen göze çarpmaktadır. Yeterli midir? Sorusunun yanıtını ve yorumunu da okuyucuya bırakalım. Gerçekleştirilenleri anlatalım.

Üniversitede sekiz binin üzerinde öğrenci eğitim almaktadır. Özellikle Ankara’ya yakınlığı, üniversitenin Çankırı halkı tarafından benimsenmesi, sahip çıkılması, sesini duyurması ve en önemlisi de akademik performansının öğrenci sayısında kısa zamanda artış beklenmektedir.

Üniversite, yerel yönetim, STK ve halkın el ele vererek gerekli sosyal ve akademik ortamın yaratılması sonucu Çankırı’nın ‘’Üniversite Kenti’’ olmaması için hiçbir engel bulunmamaktadır. Bu noktada tüm yurttaşlarımızdan ilgi ve destek beklenmektedir. En azından çocuklarını Çankırı Karatekin Üniversitesi’nde okutmaları yönünde.

Halk arasında pek bilinmeyen  fakat diğer üniversite, araştırma kurumlarınca bilinen akademik çalışmaları halka duyurmak, bilgilendirmek amacıyla basit ve sade bir dille Çankırı Karatekin Üniversitesinde biyoloji ve kimya ana bilim dallarında yapılan çalışmaların kısaca bir göz atalım.

3.jpgGenom laboratuvarından görüntü

Günümüzde GDO’lu tohumlarla, halk sağlığı ile oynandığını, aldığımız gıdalarda kanser riskinin büyük olduğunu   halkımız yakından bilmektedir. Bu bağlamda üniversitenin araştırma birimlerinde Genom projeleri yani kanser riski olan ve GDO ile insanın ömrünün son bulmasına neden olan genler ve genlerin iyileştirilmesi üzerinde çalışılmaktadır.

Güncel bir konu olan yediğimiz balın sahte mi, hakiki mi olduğu ve içinde nelerin bulunduğu bu projeler kapsamında ortaya çıkarılmaktadır Periyodik cetveldeki tüm elementlerin analizleri de yapılmaktadır.

Şu anda genleri susturulmuş haşhaş ve zeytin genom projelerinin yürütülmekte olduğunu kaydedelim. Bu projeler sayesinde haşhaşın ve zeytinin GDO’suz olarak yetiştirilerek ekonomiye kazandırılması ortaya çıkacaktır. Buna ilave olarak soya üzerinde de çalışma yapılmaktadır.

Özetle üniversite laboratuvarı alet-ekipman yönünden çok iyi durumdadır ve referans düzeyindedir. Genleri susturulmuş haşhaş, model organizmalarda genetik araştırmalar, gen lokalizasyonu, işlevsel genomik araştırmalar, hücre düzeyinde gen manipülasyonu ve benzeri hayati önemdeki araştırmalar devam etmektedir. Analiz için diğer üniversitelerden örnekler gelmekte ve bu bağlamda da gerek yurt içi ve gerekse yurt dışı eğitim kurumları ile yakın bilimsel ilişkiler gerçekleşmektedir.

4.jpg

Fiziki mekan konusuna gelince: Üniversite kampüsü iki yıl gibi kısa sürede bitme aşamasına gelmiş, tahminen ikinci yarı yılda fakülteler yeni kampüs de öğretime başlayacaktır. Aydınlık mekanlarla farklılık yaratan kampüste engelliler düşünülmüş, engelliler için yapılan yollar, lavabolar, odalar, giriş ve çıkışlar örnek niteliğindedir. Öğrenci yurdu 1-2-3 kişilik odalara olarak dizayn edilmiş, aydınlık ve ferah odalardan oluşmaktadır. 1500 kişilik 2 anfi, derslikler, laboratuvarlar, öğrenci mekanları ve öğretim görevlilerinin ofisleri son mimari ve teknolojik gelişmeler ışığında gerçekleştirilmiştir.

5.jpg

Sonuç olarak: Sayın Rektör Prof. Dr. Ali İbrahim Savaş’ın üniversitede ki bilimsel ve fiziksel çalışmaları için en azından teşekkürü hak ettiğini belirtmeden geçemeyeceğim. Bizleri bilgilendiren Biyoloji ve Kimya bilim dalı öğretim üyelerine de ayrıca teşekkür ederim.

Çalışmalar ortadadır, takdir halkımıza aittir. Kişisel olarak Çankırı’ya adına yakışır bir üniversite kazandırdıkları için sayın rektöre teşekkür ediyorum.

Üniversitenin gelişmesi ve Çankırı’nın üniversite kenti olması başta yerel yönetime ve halkımıza bağlıdır. Yerel yönetim öğrenciler için fiziki ve sosyal mekanları sayıca çoğaltırken kalite ve kantiteye de önem vermek zorundadır.

Halkımıza gelince: Öğrenciler Çankırı’nın veli nimetidir. Onlara yolunacak gözle bakmamaları gerekir. Geçici misafirlerimiz ve Çankırı’nın sosyal-ekonomik dokusunun değişmesi, gelişmesinin öncüleridir. Misafirlerimize iaşe ve barınmada yardımcı olunmalıdır. Ucuz konut kiraları, lokanta ve pastanelerde hatta takside bile öğrenci kimliğini gösteren öğrencilere belli oranlarda indirime gidilmesi düşünülmelidir. Gelişme, kalkınma isteniyorsa her kesimin  fedakarlık yapması zorunludur.

Çankırı’yı kent yapacak olan Üniversite hepimizindir, birlikte sahip çıkmamız, desteklememiz, tanıtmamız yönünden görevlerimizin olduğunu da unutmayalım.

Tüm ülkeme sesleniyorum: Asayiş ve yaşam sorunu olmayan Çankırı’ya ilgi duymanız ötelenen, kakalanan bu ilin kalkınmasına, üniversiteye destek vererek  bir tuğla koymaya sizleri davet ediyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.