Davutoğlu'ndan tezkere açıklaması
'Irak ve Suriye tezkereleri Salı günü meclise gönderilecek'
Samsun Kurtuluş Yolu'nda yapılan toplu açılış töreninde konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin, 2001-2002 döneminde yaşadığı ekonomik krizi hatırlatarak,"Türkiye Cumhuriyeti devleti, 2001-2002 yıllarında ne hale düşürülmüştü? Milli irade, 28 Şubat darbesiyle büyük zarar görmüştü. Samsun'da kuvayı milliye ruhuyla atılan o tohum, büyük tahribata uğramıştı. Millet, devlet bütünlüğü zedelenmişti. Bu aziz millet, bu toprakları müstevlilere bırakmayan bu onurlu millet, 2001 yılında ekonomik kriz sonrasında bir IMF memurunun iradesine, vicdanına teslim edilmişti. Dışarıdan bu ekonomik krizi çözmek için bakanlar getirildi. Milli iradeyle gelenler değil yurt dışından gelenler üzerinden ekonomik yapı düzeltilmeye çalışılıyordu. Uluslararası itibarımız o derece darbe gördü ki 19 Mayıs'ta Samsun'da İstiklal mücadelemizi başlatan Atatürk adına verilen ödül, o dönemde dünyanın en önemli liderleri arasında sayılan Mandela tarafından reddedilmişti. Uluslararası itibarımız yerle bir edilmişti. Tam bu karanlık günler içinde, 19 Mayıs ruhuyla Türkiye Cumhuriyeti devletinin bağımsızlık şiarıyla ve Samsun'un taşıdığı meşaleyle AK Parti hareketi başladı. O günden bugüne öylesine reformlara imza atıldı ki şükranla anarak ifade ediyorum Sayın Cumhurbaşkanımızın, onun başbakanlığı döneminde milli irade, bütün haşmetiyle siyaset sahnemize hakim oldu. Ekonomimiz, gayrisafi milli hasılamız 4 kez büyütülerek uluslararası alanda yüksek kategoriye girdi. Uluslararası itibarımız dünyada en üst zirvelere çıkarıldı. Yeni bir dönemde, yeni bir Türkiye derken, işte Samsun'da yakılan o meşalenin, tam istiklal, tam özgürlük, tam bağımsızlık meşalesinin bir daha sarsılmayacak şekilde tahkim edildiği yeni bir ülke diyoruz, yeni bir Türkiye, diyoruz. Cumhuriyetimizin, 2023'teki 100. yı dönümünde, küresel güçler arasına giren yeni cihan devleti idealini başlatmak üzere, Samsun'dan tekrar yeni bir meşale yakıyoruz" dedi.17-25 Aralık operasyonlarına de değinen Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Yeni Türkiye kavramının siyaseten içini doldurmak için söylüyorum. AK Parti kadroları olağanüstü demokratikleşme reformları yaptı, bunu en iyi Samsunlular anlar. Niye biliyor musunuz? Ali Fuat Başgil, reisicumhur adayı olduğunda, Samsunlu Başgil, silahlarla tehdit edilip adaylıktan çektirilmişti. Son 1 yılda yaşadıklarımıza bakın, Ali Fuat Başgil gibi onurlu bir ilim adamını, devlet adamının hemşehrisi olan Samsunlular, aslında son 1 yıl içinde, Ali Fuat Başgil'e yapılan muamele Sayın Cumhurbaşkanımıza yapılmak istendi. Gezi olaylarıyla ve arkasından kışkırtılan 17 Aralık, 25 Aralık operasyonlarıyla dolaylı olarak şu denmek istendi: 'Nasıl Ali Fuat Başgil'i, halkın içinden gelen o değerli insanı Cumhurbaşkanı yapmamışsa bir vesayet rejimi, o zamanki dikta ve darbe yönetimi, biz de Recep Tayyip Erdoğan'ı yaptırmayacağız' demek istediler. Onun için Samsunlular size teşekkür ediyoruz. Ama onların piyarlarının üstünde öyle bir irade vardı ki bunu engellemeyediler. O Allahın iradesidir. Onun kaderidir, onun kaderinin tecilli etmesini sağlayan türk milletinim aziz iradesidir. Bütün bu oyunu bozdunuz. Çok hesap ettiler bekledilerki gezi provakatörleriyle bizi yolarımızda engeleyecekler, engellemeyediler. Millyonlar meydanları doldurdu ve dediler ki, sözde kararda milletindir" diyerek şöyle dedi:"Olmayınca uluslararası komplocular, basın kampanyası yürütenler, lobiciler burda başarılı olmayınca bu sefer başkalarını devreye soktular. 17 Arılkta ve 25 Aralıkta Türkiye'nin geleceğini karartabilmek için hükümetimizi devirebilmek için her türlü komployu kurdular. Her türlü hayince oyunların içine girdiler. Hesap neydi biliyor musunuz? 30 Mart'a kadar Ak Parti hükümetini düşürebilmek. Bizi millet getirmiş kim götürübilir. 30 Mart'ta bu oyunlar bozuldu. Çok büyük bir başırılıyla seçimleri geçtik. Bekledilerki istediler ki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin önünde bazı kumpaslarla yine Cumhurbaşkanlığı seçimleri etkinenebilsin. Oda olmadı. 10 Ağustos'ta milletimiz yüzde 52.5 oyla ilk defa kendi cumhurbaşkanını seçti. Ondan sonra beklediler ki Ak parti içinde fitne çıksın, farklı görüşler ortaya çıksın ve Ak Parti de bir türbilans yaşansın. İşte burada hakkın ve halkın rızası için çıkmış olan Ak Parti kadroları buna izin vermedik. Omuz omuza verdik gönül gönüle verdik. Ve olağanüstü kogremizde bendenize başbakanlık ve genelbaşkanlık görevi verildi."3 gün sonra 62. hükümetin programını mecliste okuduklarını ve bir hafta sonrada güven oyu alarak göreve başladıklarını söyleyen Başbakan Davutoğlu, CHP Genel Başbakın Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi. Ortaöğretimlerde başörtüsünü serbest bıraktıkları için kendilerine 'IŞİD'çi diyen Kılıçdaroğlu'na yüklenen Başbakan Davutoğlu, "Bunu bize söylüyor. Şimdi buradan sayın Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum. Yinede edebimi koruyarak sayın diyorum. Eğer IŞİD'çi arıyorsa sağına baksın, bir hanımefendi görecek. 28 Şubat'ta ikna odalarında bu milletin aziz evlatlarını süründüren bir hanım görecek. IŞİD zihyineyeti oradadır. Gencecik kızlarımızı onurlarını çiğneterek istiklal harbini bir başörtüsü için başlatan sütçü imamın ruhuna iharet ederek, zorla başını açtıranlar IŞİD zihnriyeti onlardır. İster dini kimlikle olsun isterse başka ideolejilerde insanlara bir kıyafeti dayatanlar IŞİD zihniyetidir. IŞİD zihniyeti ikna odalarını kuranlardır. Bu milletin evlatlarına dedeleri topraklarda şehit düşmüş istiklal harbini yan yana yapmış olan o aziz insanların çocuklarına sen başörtülüsün diyerek başka bir kapıdan sokup, o kapılarda işkence edenler, IŞİD zihniyeti sizlersiniz. Sonra Kılıçdaroğlu dönüp sol tarafına baksın. Orada bir beyefendi bir milletvekili görecek. Kitap düşmanı bir milletvekili görecek. Mecliste aziz milletimizin temsil makamı olan mecliste, sayın cumhurbaşkanımızın, 95 ülkenin temsilcisi Ankar'daydaken millet idaresine saygısızlık yaparak sayın cumhurbaşkanımıza saygısızlık ederek meclis başkanına, yani Samsun'dan söylüyorum Gazi Mustafa Kemal'in kürsüsüne kitap fırlatan o kitap düşmanı milletvekili varya dönsün ona baksın. IŞİD'i orada görecek. Bağnazlığı orada görecek, özgürlük düşmanını orada görecek. Hiç başka bir yere bakmasın. Gururla ve iftiharla söylüyorum 62'nci hükümetin ilk icraatlarından biri başörtü yasağını ebediyen tarihe gömecek şekilde, ortaöğretimlerde başötüyü serbest bırakmak olmuştur. Bu milletimizin iradesidir. Ve bu iradenen geri dönüş asla olmayaçaktır" diye konuştu.
Kimsenin başını zorla örtemeye çalışmadıklarını anlatan Başbakan Davutoğlu, "Biz diyoruz ki isteyen başını örtsün, isteyen örtmesin. Özgürlükçülük budur. Onlar diyor ki başörtülüler üniversiteye giremez, başörtülüler meclise giremez. Dışarı dışarı diye tempo tuttular. Başörtülülerinde oy verdiği o meclisteki milletvekillerinden birine dışarı dışarı tempo eden 28 Şubat zihniyetidir. Ve dedilerki başörtülülerde başı açıklar gibi üniversiteye girerse orada mahalle baskısı olur, meclise girerlerse doğru olmaz. Kamu görevi alırlarsa hizmet verenler arasında fark olur. Bunların hiç biri oldu mu? Samsunda bugün ders verdim başı açıkta vardı başı örtülüde, kıyamet mi koptu. Kim rahatsız oldu. Onlar kardeştir, çünkü onların dedileri de omuz omuza savaşmışlardı" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:"Kamuda birlikte çalışıyorlar bir baskı mı oluştu. Meclise 4 başı örtülü milletvekilimiz girdi. Bir huzurluksuzluk mu oldu. Bir tatsızlık mı yaşandı. Siz sokakta başı örtük ile açık olanlar arasında bir fark görüyor musunuz bizim yönetimizde. Herhangi başı açık bir vatandaşımız yanlış bir mualemeye maruz kaldı mı? Herhangi bir vatandaşımız kıyafeti dolayısıyla başı açık olduğu için veya kapalı oluduğu için herhangi bir olumsuz mualemeye maruz kalırsa onun hesabını soracak olan biziz. Hiç kimse vatandaşlarımız arasına nifak tohumları ekemez. orta öğretimde de aynısı olacak isteyen takacak istemeyen takmayacak. Ama Kılıçdaroğlu'nun geri kafalı zihniyeti biz hiç takmayacağız. O önce ikna odalarının hesabını versin. Milletin karşısına çıksın o ikna odalarında yapılan psikolojik zulmün hesabını versin. O zülmü yapanları nasıl meclise taşıdığını hesabını versin. O aziz bayrağın üzerinde olduğu anayasa kitapçığını meclis kürsüne fırlatan kitap düşmanlarının hesabını versin. Biz kitabı da aziz bildik insanı da aziz bildik. Bundan sonrada aziz bileceğiz. Herkes şahit olsun ki eşrefi malukat olan bu insanın hukukunu çiğnetmeyeceğiz. Özgürlüklerini genişleteceğiz. Kimse kimseye zulüm etmeyecek yeni Türkiye'nin şiarı budur."
TEZKERELERE YENİ UNSURLAR EKLENECEK
İçerisinde yapımı tamamlanan hastane, okul ve spor tesisleri bulunan toplu açılışı gerçekleştiren Başbakan Ahmet Davutoğlu, daha sonra Vali İbrahim Şahin'i makamında ziyaret etti. Burada bir açıklama yapan Başbakan Davutoğlu, "Irak ve Suriye tezkereleri muhtemelen yarın iki ayrı tezkere halinde meclise gönderilecek. Bütün bunlar Türkiye’de işleyen siyasi sistem içende doğal seyri içinde giden çalışmalar. Basın mensuplarımızın da sanki olağanüstü bir dönem işareti olacak algısından kaçınmalarını tavsiye ediyorum. Zaten bu tezkereler yenilenecekti. Zaten bizim sınır boyunda radikal örgütlerle ve rejim unsurlarından kaçanlar anlamında rejim unsurlarının da oluşturduğu şartlar dolayısıyla yapageldiğimiz bir mücadele sürüyordu. Şimdi şartların ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde entegre bir hale getirildi" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu ayrıca Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'in salı günü Bakanlar Kurulu'nda IŞİD'le ilgili brifing vereceğini açıkladı. Göç dalgalarının geldiğini ve absürde edildiğini dile getiren Başbakan Davutoğlu, "Buradan da Suruç’taki vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Orada Kobani’den gelen kardeşlerimizi ağırlama konusunda. Provakatörleri bir kere daha uyarıyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sağlamış olduğu güven ortamına gelen o mültecilerin durumunu istismar etmesinler. Türkiye’de kamu düzeni olmasaydı, bütün güvenlik birimlerimizin sağladığı düzen olmasaydı mülteciler buraya sığınmazdı. Buradan kimsenin propakif bir sonuç çıkarmaması elzemdir” dedi.Rejim hava kuvvetlerinin Türkmen bölgelerini tekrar bombaladıı haberlerinin ulaştığını belirten Başbakan Davutoğlu, gelişmeleri yakından takip ettiklerini söyledi. CHP’li bir milletvekilinin sosyal medyada paylaştığı sözleriyle ilgili de konuşan Başbakan Davutoğlu, "Orada milletimizin inançlarına açık bir hakaret ve saygısızlık var. O twette geçen ifade tarzı en fazla CHP seçmenini rahatsız etmiştir. O milletvekilinin o değerlere saygısızlığını vatandaşlarıma havale ediyorum. Hak ettiği cevabı onların vermesi lazım. Bu ülkede kimse bu milletin inançlarına hakaret edemez. Kimse haddini aşan bir şekilde böyle bir açıklamada bulunamaz. CHP içindeki tartışmaları yakından takip ediyoruz. Artık CHP bir sınavdadır şu andan itibaren. Eğer gerçekten son dönemde Parti Meclisi üyeleri kimleri kastettiğim malumdur, samimilerse bu vekilin tutumuna karşı onlar seslerini yükseltsinler. Benim Konya’da, Samsun’da Anadolu’nun her yerindeki CHP’li vatandaşlarımı gerekli tepkiyi vermeye çağırıyorum” diye konuştu.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.