İttifaklar, iltifatlar derken niyetler, yapılmak istenenler bir bir ortaya dökülmeye başlandı. Önce mevcut sistemin adı ne? O’na bir isim koyalım. Yönetici siyasilerin değimi ile "Başkanlık" sistemi?

Sistemi tartışmanın zamanı çoktan geçti. Seçim sonrası gelecek olan sisteme bakalım. Partiler arası ittifak ve dayanışmalar ortaya iki yol çıkardı. Ya Cumhuriyet ittifakı, yada Millet ittifakı.

Cumhuriyete, Türkiye’nin bütünlüğüne, insan haklarına, özgürlüğe taban tabana zıt bir ittifak ile tam aksine millet odaklı, özgürlükçü partiler karşı karşıya geldi.

Uzatmayalım: Ya demokrasi yada teokrasi! Söz milletin. Evet söz milletin olmalı, yandaşların değil. Mevcut iktidarın burada yapabileceği ise: tarafsız, olaysız, şaibesiz bir seçim gerçekleştirmektir. Aksi bir durum halkın isteklerine ters düşer, milli iradeyi tanımamaktır.

Havamız bozuk, suyumuz bozuk, belli bir grubun dışında hayatımız bozuk. Önlenemeyen hayat pahalılığı, enflasyon ve zamlar her geçen gün vatandaşın sırtına balyoz gibi iniyor. Çaresi yok mu? Neden olmasın? Söz milletin der ve gereğini yaparsak, uzun yıllar değil 2-3 yıl içinde düzlüğe çıkar, yaralarımızı sarabiliriz. Aksi halde yaralar kangren olur ve Türkiye'nin adı bile değişebilir. Ya siyasi sistem? Diktatörlüğü tam geçiş gerçekleştirilir. Bu sıkıntılar, acılar ve bölünmüşlük daha da derinleşir.

"SÖZ MİLLETİN" diyelim ve sözü millete bırakalım. Millet ne isterse o, olsun… Olaysız ve tarafsız bir seçim olsun. Geçmişte olduğu gibi seçimlere gölge düşürülmemesi dileğimizdir. Milletin tercihine saygı duyulmalıdır. Demokrasiyle gelinmeli, demokrasiyle gidilmelidir. Gitmemek için çeşitli yöntemlere baş vurulmamalı ki doğru olan ve milletin tercihi hayata geçirilebilsin.

KUYRUKLU

Uyuşamayız, yollarımız ayrı;
Sen ciğercinin kedisi, ben sokak kedisi;
Senin yiyeceğin, kalaylı kapta;
Benimki aslan ağzında;

Sen aşk rüyası görürsün, ben kemik.
Ama seninki de kolay değil, kardeşim;
Kolay değil hani,
Böyle kuyruk sallamak Tanrının günü.

(Orhan Veli Kanık)