DEVLET BAHÇELİ’YE AÇIK MEKTUP !..
Efendim, öncelikle belirteyim. Eriyorsunuz, giderek yok oluyorsunuz. Sizin anlaşılamaz acayip tutumunuz nedeniyle partiniz yok olmaya doğru koşar adımla ilerliyor. Bu kadar açık biçimde gümbür gümbür gelmekte olan acı gerçeği nasıl olup da göremiyorsunuz, şaşıyorum.
Türkiye’de sadece iki parti var ki, halkımızı oluşturan iki büyük etnik guruba yaslanarak ülkeye hizmet yarışını sürdürüyor. Bu partilerden biri Kürt kökenli yurttaşlarımızla iç içe görüntüsü veriyor ve adı HDP. Diğeri de Türk kökenli yurttaşlarımıza yaslanıyor. Sizin partiniz ve adınız da MHP... Şimdi ortada duran tabloya bakalım.
Türkiye nüfusunun yüzde onuna, ya da on beşine hitap eden HDP ile nüfusun geri kalan kısmına hitabeden MHP nin durumuna bakalım. Sizin için durum yürekler acısı. Yok olmaya doğru gidiyorsunuz efendim... Şu bir kaç gün içinde partiyi kurtarmak için çırpınan akıllı, yurtsever, milliyetçi arkadaşlarınıza köstek olmayı bırakmazsanız bana öyle geliyor ki, 2018 yılından sonra insanların yüzüne bakamaycak durumlara düşeceksiniz.
Yaklaşan yıkımı daha iyi kavrayabilmeniz için tamamıyla değişik bir örnek vermek istiyorum. Bir tarihte kansere yakalanmış bir yakınımız vardı. Çok cimri ve nekes bir kişi olduğu için tedavisi için para harcamaktan kaçınıyordu.
Bir gün bana telefon etti. Yurt dışından konferans için İzmir’e bir profesör gelmiş. Ben de gazeteciyim ya, ona muayene ettiremez miymişim. Kendisine çok öfkelendiğim için aramızda şöyle bir konuşma geçmişti:
“Milyoner kadınsınız üç katlı apartman sizin. Arsalarınız var. Niye paranızla tedavi olmuyorsunuz?”
“Zeynelciğim kem küm... küm kem....”
Ve ona şöyle demiştim:
“Bakın efendim, siz üç ay önce kaç kilo idiniz?”
“Altmış yedi kiloydum.”
“Peki, şimdi kaç kilosunuz?
“Kırk yedi...”
“İyi de düşünmüyor musunuz, üç ay sonra yedi kiloya ineceksiniz. Altı ay sonra da yoksunuz. Onca malı mülkü kime bırakacaksınız.”
Sayın Bahçeli! Partiniz bir zamanlar hükümetler kurmaya destek oluyordu, ortak oluyordu. 7 Haziran 2015 te seksene indiniz. Beş ay sonra kırka düştünüz. Gelecek seçim sonunda borçlu çıkacaksınız.
Bakınız, hiç kimse söylemedi, ama ben söyleyebileyim.
7 Haziran seçimlerinin yapıldığı akşam o akıl almaz çıkışınızı, hatta akıl dışı çıkışınızı yapmasaydınız ve koskoca partinin bütün organlarını yok sayıp kendi kafanıza göre karar bildirmekte acele etmeseydiniz, bugün AKP siz dünyaya gözümüzü açalı on ay geçmiş olacaktı.
Ve en çarpıcı tarafı da şu ki, 7 Haziran’dan bu yana Türkiye’de kaybettiğimiz bütün canların vebali altındasınız. Tarih bunu böyle yazacak. Her gün üç beş şehit geliyor. Bu yiğitler sizin uykunuzu bozuyor olmalı, eğer vicdan sahibi biriyseniz elbet.
Ülkenin başında “Askerdir, polistir. Elbette ölecekler. Ölmek bu işin fıtratnda vardır” dşüncesinde olanlar oturuyor. Siz de öyle düşünüyorsanız mesele yok. Seksen yaşında, üç çocuk ve yedi torun sahibi bir Anadolu köylüsü olarak sizden rica ediyorum.
O koltuğu bırakınız. Parti şu anda gözleri ve ayakları bağlı bir küheylan. Sizin bırakmanız halinde görün ki neler olacak.
Akp medyasının sizi nasıl parlattığını görmüyor musunuz. Yanlış yolda olduğunuzu bari buradan anlayın. Allahtan vahiy mi bekliyorsunuz. O koltukta ne var anlamıyorum.
Yirmi yılda ilk kez Türk milletine hizmet fırsatı elinize geçti, bu fırsatı kaçırmayınız.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.