Ermeniler, Acem İran'ı ve Selçuklular
Selçuklu tarihi araştırmacıları olan hocalarımız Prof. Dr. Mehmet Altay Köymen ve Prof. Dr. İbrahim Kafesoğlu'na rahmet diliyorum.
Ruhları şad olsun.
Bu günlerde Azerbeycan Türk Cumhuriyeti ve Ermenistan arasında yaşanan sıkıntılar yeniden zirve yapmaya başladı.
Öncelikle Ermeni Türk problemlerine girmeden önce kısaca Batı Türk tarihini bilmekte fayda var.
8. Yüzyıla kadar organize olarak batıya yapılan Türk göçleri Kafkas Dağları'nın kuzeyinden Karadeniz kuzeyi ve Doğu Avrupa üzeri yapılmaktaydı.
Buna örnek olarak Hun-Oğur, Kuman, Peçenek, Alan, Oğuz göçlerini verebiliriz.
Halen bu yolla Avrupa'ya yapılan göçle Türk varlığı mevcudiyetini devam ettirmektedir.
Kırım Türkleri, Don- Volga Türkleri, Kazan ve Başkurt Bölgesi ile Gagaguzlar bunlardan bir kaç tanesidir.
Ayrıca Finlandiya, Macaristan gibi ülkelerde başkalaşmış Türk kalıntıları mevcuttur.
Konumuzun öğesi olan güney batı (Oğuz) göçü Dünyayı etkileyişi ve günümüzde mevcudiyetini koruması açısından öbür Türk göçlerinden daha organizedir.
Çin, Hindistan ve Kuzey Avrupa'ya yapılan göçten daha etkindir.
Anadolu, İran, Irak, Suriye, Filistin ve Mısır'da her ne kadar Türk varlığı son göçten öncede var isede bu coğrafyalarda hiçbir zaman ekseriyet durumunda değildir.
Oğuzların Güney Batı (İran, Irak, Suriye ve en önemlisi Anadolu göçünün taşıyıcı güçü organizatörleri Selçuklulardır.
Selçukluların tarih sahnesine ilk çıkışları Oğuz Yabgu Devleti dönemindedir.
Selçuk Beyin babası Dukak Yabgu Yabgu Devletinin etkin komutanlarındandır.
Dukak Beyin ölümü üzerine 17,18 yaşlarında olan Selçuk Bey (Subaşı) Ordu komutanı olarak görev aldı.
Oğuz Yabgu yöneticileri ile ilişkileri bozulan Selçuk Bey insan ve hayvan ağırlıklarınıda alarak güneybatıya Cend havalisine geldi.
Selçuk Bey komutasında ki Oğuzlar için güneybatı yolu birazda zorunluluktu.
Çünkü doğuda ayrıldıkları Oğuz Yabgu Devleti vardı.
Kuzey yolundan giden Türkler pekde istedikleri sonucu alamamışlardı.
Güneyde ise Gazneliler en güçlü dönemlerini yaşıyorlardı.
Cend havalisine gelen Selçuk Bey Cend valisine elçi göndererek imam ve kuran istedi.
Artık Oğuz Yabgu Devleti, Samaniler ve Karahanlılar arasında yaşayan Selçuklular yeni bir denge oluşturmuşlardır.
Uzun bir ömür yaşayan Selçuk Bey'in 4 oğlu vardı.
Bunlar sırayla Mikail, Aslan Yabgu, Yusuf Yinal ve Musa Yabgu idiler.
Tuğrul ve Çağrı Beylerin babası Mikail 100 üzerinde ömür yaşayan Selçuk Bey'in sağlığında ölmüştür.
Selçuk Beyin son döneminde ve vefatından sonra yönetimi Arslan Yabgu üzerine almıştır.
Karahanlılar ve Samaniler üzerinde üstünlük oluşturan Arslan Yabgu Devletleşme süreçine çiddi ivme kazandırmıştır.
Arslan Yabgu davet edildiği bir toplantıda Gazneli Mahmut tarafından tuzağa düşürülerek esir edilmiştir. (1025)
Arslan Yabgu ile esir edilen oğlu Kutalmış bir yolunu bularak esaretten kurtulmuştur.
Arslan Yabgu tutukluluk halinde öldüğü bilinmektedir.
Yusuf Yinal'ın nasıl öldüğü bilinmemektedir.
Mikail Bey'in ölümü üzerine eşi Yusuf Yinal ile evlendirilmiştir.
Bu evlilikten doğan oğlu İbrahim Yinal Tuğrul Bey'le anne bir kardeşidir.
Yine Tuğrul Bey ve İbrahim Yinal babaları hasabiyle kuzendirler.
Musa Yabgu yine Selçuk Bey'in dördüncü çocuğudur.
Arslan Yabgu'nun esir edilmesi üzerine Oğuzları Tuğrul ve Çağrı Beyler organize etmişlerdir.
Kutalmış Bey Gazneli esaretinden kurtulduktan sonra kuzenleri Tuğrul ve Çağrı Beyler'le irtibat kurdu.
Babasını kurtarma çalışmaları kadük kaldı.
Arslan Yabgu Gazne zindanlarında öldü.
1040 yılına geldiği zaman artık Gazneli, Selçuklu anlaşmazlığı hat safhaya geldi.
Tuğrul ve Çağrı Beylerin komutasında ki Selçuklu ordusu kendilerinden çok daha güçlü görünen Sultan Mesut komutasında ki Gazneli Ordusunu 24 Mayıs 1040 tarihinde Dandanakan'da adeta imha etti.
1040 Dandanakan Savaşı ve sonucu Selçuklu Devletinin resmi kuruluşu olarak kabul edilmektedir.
Bir ay sonra yapılan büyük kurultayda Devlet; merkez, doğu ve batı yönü olarak Hunlar'da ve Göktürk'ler de uygulanan üçlü Türk Sistemine dönüştürüldü.
Merkeze Sultan ünvanı ile Tuğrul Bey, sağ ve sol cenahlarda eski ifâdesi ile doğu ve batı kısmında Çağrı Bey ve Mikail oğlu Musa Yabgu (Tuğrul ve Çağrı Beylerin amcası) yetkilendirildiler.
Sultan Tuğrul öbürlerinden az bir farkla önde idi.
Yine Çağrı Beyin ve Musa Yabgu'nun kendi adlarına hutbe okutma hak ve yetkileri vardı.
Hanedanın diğer mensupları Yusuf oğlu İbrahim Yinal, Arslan Yabgu'nun oğlu Kutalmış, Musa Yabgu oğlu Hasan, Çağrı Beyin oğulları Alparslan, Kavurt (Kara Arslan), Yakutî merkez ve devletin diğer merkezlerinde önemli görevlere getirildiler.
Selçuk'lu tarihinin ilk isyanı Yusuf oğlu İbrahim Yinal Bey'in isyanıdır.
İbrahim anne tarafından Tuğrul Bey'le kardeştirler.
Tuğrul Bey'le İbrahim Yinal baba tarafından kuzen olmaktadırlar.
Musa Yabgu oğlu Hasan Bizanslılar tarafından tuzağa düşürülerek öldürüldü.
1048 yılında Erzurum Pasinler'de İbrahim Yinal ve Arslan Yabgu oğlu Kutalmış kesin bir şekilde Bizans ordusunu mağlup ettiler.
İbrahim Yinal kazandığı toprakların kendisine verilmemesi üzerine ilk isyanını 1050 yılında gerçekleştirdi ve yenildi.
Tuğrul Bey kardeşini affetti.
İbrahim Yinal 2. İsyanını 1059 yılında gerçekleştirdi.
Diğer hanedan üyelerinin desteği ile İbrahim Yinal yenildi.
Kaçarken Alparslan tarafından yakalandı.
Bizzat Türk töresine göre Tuğrul Bey tarafından öldürülmüştür.
1061 yılında Arslan Yabgu oğlu Kutalmış Tuğrul Bey'e isyan eder.
Kutalmış Bey Arslan Yabgu'dan dolayı tahtın kendi hakkı olduğunu idda etmekteydi.
1063 yılında Tuğrul Bey ölür.
Kutalmış Bey ile Alparslan arasında ki mücadele Alparslan lehine sonuçlanır.
Atından düşerek öldüğü söylenmiştir.
Alparslan buna çok üzülür ve yas tutar.
Bütün bunların sonunda, Selçuklu tahtını Alparslan ele geçirir.
Alparslan 26 Ağustos 1071 Malazgirt Meydan Savaşından sonra Kutalmış Bey'in çocuklarını Anadolu'nun fethine memur eder.
1074 yılında Kutalmış oğlu Süleyman Şah İznik'i alarak başkent yapar.
Böylelikle Anadolu Selçuklu Devleti kurulmuş olur.
Artık Büyük Selçuklu tahtında Mikail Bey'in çocukları,
Anadolu Selçuklu Devletin'de ise Arslan Yabgu'nun çocukları vardı.
Sonuç: Selçuklu'larla başlayan İran'da ki Türk iktidarı 20. Yüz yılın başına kadar sürmüştür.
Anadolu'da Alparslan ve Süleyman Şah'la başlayan Türk hakimiyeti sonsuza kadar sürecektir.
İran, Azarbeycan, Irak ve Suriye'de yaşayan Türkler Büyük Selçuklu İmparator'luğunun varisleridir.
Bizler Anadolu Selçuklu İmparator'luğunun varisleriyiz.
Yukarıda özetlediğim tarihi olaylar.
Daha çok Türk'lerin kendi aralarında verdiği mücadele.
Onun 1000 katı İran, Bizans ve Ermeni'lere karşı verildi.
Hasan Sabbah neyse!
Bu günkü İran odur.
Hınçak ve Taşnak çeteleri neyse!
Bu günkü Ermenistan odur.
Kısaca düşman aynı düşman!
Bizlerse Selçuk Bey'in torunlarıyız.
Batı Türk Devletinin iki yakasıyız.
Öz be öz kardeşiz.
(Azerbaycan+Türkiye)
Abdullah Şalcı
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.