Esat katil, Amerika ne?
Evin birine Azrail gelmiş bu evden bugün iki can alacağım, hazırlığınızı yapın, demiş. Herkes evin uşağının gözünün içine bakmaya başlamış. Uşak ev halkının ne demek istediğini anlayınca tamam demiş; canı alınacak birisi ben, ya diğeri kim? diye evin efendisine sormuş; tabi söz konusu can olunca evin efendisinin cevap vermesi mümkün olmamış.
Şimdi ben de buradan Sayın Cumhurbaşkanımıza soruyorum. Esat katil ya Amerika ne? Ona da bir şey söyler misin? Ses yok. Var diyen olursa aklıma hemen şunlar geliyor. Musul’da Türk askerlerinin başına Amerikan askerleri çuval geçirince muhalefet ayağa kalktı Amerika’ya nota verilsin diye o zamanda Sayın Cumhurbaşkanımız "Ne notası müzik notası mı?" diye herkese haddini bildirmişti. Ayrıca Amerikan askerleri Irak’ı kimyasal silahlar var diyerek işgal ettiği zaman yine sayın Cumhurbaşkanımızdan şunu duyduk:’’ Amerikan askerlerinin evlerine sağ salim gitmeleri için dua ediyorum.’’ Amerika Irak’ta milyonlarca çocuğu yetim bırakmıştı, binlerce Müslüman kadın alçak caniler tarafından kirletilmişti. Iraktan geriye kalan enkazdı, bir de asırlar boyu sürecek acı ve zulüm. Amerika Saddam Hüseyni devirdikten sonra şu açıklamayı yaptı: "Irak’ta kimyasal silah yok, CİA bize yanlış rapor vermiş." Cahiliye devrinde insanlar helvadan put yapar, yaptıkları puta taparlarmış; sonrada acıkınca o putları yerlermiş. Günümüzün putu enerji kaynakları ve Müslüman kanı. Afganistan, Libya, Irak şimdi Suriye. Sırada İran ve Türkiye. Gerçi Ortadoğu projesine göre yirmi iki devletin sınırları değişecekmiş, bende Amerikan eski dış işleri bakanı Conoleezza Rice’tan duydum. O zaman başbakan olan Sayın Cumhurbaşkanımız BOP projesinin eş başkanlığını yapıyordu. Umarım bu yanlış yoldan dönülmüştür.
Gelelim günümüze, Amerika yakın zamanda IŞID diye bir canavar yarattı. Amerika desteğini çekse bu canavarın kâğıttan oyuncak olduğu görülecek; bu oyuncağın kâğıttan olduğunu göstermemek için oyun üstüne oyun kurguluyor. Tıpkı Rus Matruşkaları gibi. Ne kadar kiralık katil örgüt varsa hepsini kuran ve besleyen Amerika’dır. PKK denen bebek katillerine beş bin tır dolusu silahı veren ve Türk milletinin üstüne süren bu kanlı demokrasi havarisi devlet; yine müttefikimiz Amerika’dır!
Suriye’de Esat kimyasal silah kullanmış onun hesabın soracağım diye Suriye’yi bombalamak çok amaçlı bir gözdağıdır. Tıpkı suya atılan taşın yarattığı dalgalar gibi. Dünyaya mesaj veriyor. Herkes kendi payına düşen dersi çıkarsın ona göre davransın.
"Birçok lider mesaj alınmıştır diye selam durdu; yetmez ama olsun diye methiyeler gönderdi. Liderlerle kalsa iyi bazı sivil toplum liderleri bizde varız sizi canı gönülden destekliyoruz döktüğünüz kan az oldu içimiz serinlemedi diyerek tarafını belli etti. İHH başkanı Sayın Bülent Yıldırım 'Suriye’ye çok az füze atıldı, içimizi serinletmedi.' diyerek Esat’ın caniliğini kınarken Amerika’nın füzelerinin yonca tarlalarına düşeceğini bilip bilmeyen herkese ilan etti. Aynı başkan İsrail uluslararası sularda Türk gemisine saldırarak dokuz Türk vatandaşını alçakça katlettiği zaman bu kardeşlerimizin kanı yerde kaldıkça içimiz serinlemeyecek diyemedi, dediyse en azından ben duymadım. 'Dışişleri Bakanımız, Rejim tarafından gerçekleştirildiği yönünde güçlü şüphe bulunan Duma saldırısı karşısında tüm insanlığın vicdanına tercüman olan bu operasyonu memnuniyetle karşılıyoruz.’ diye açıklama yaptı. Yarın Türkiye atom bombası yapıyor, terörü destekliyor elimizde güçlü şüpheler var deseler, biz şüphe delil değil diyebilecek miyiz? Esat’ı lanetleyelim ama ey Amerika senin kirli oyunlarını biliyoruz, Asya’dan kanlı ellerini çek neden diyemiyoruz? Aklıma hep şu soru takılıyor. Amerika Türk milletinin müttefiki mi, düşmanı mı? Yapılan icraatları bize düşman olduğunu gösteriyor. Ne hikmetse müttefikliğin ötesinde stratejik ortakmışız! Galiba strateji onlardan ortaklık bizden. Tüm bunlar yaşanırken Sünni Müslümanların lideri olduğunu iddia eden İsrail uşağı Sudi Yöneticileri Müslüman kanı döken devletlerin finansörlüğünü yapıyor. Ne kadar kan o kadar dolar. Bir zamanlar Müslüman ülkeleri karıştırmak için Vehhabi – Selefi Şeriatı ihraç eden Şerif Hüseynin torunları şimdi İsrail’in bekası için teröre dolar ihraç ediyor. Amaçları günü kurtarmak ne yaparlarsa yapsınlar İsrail’in tuzağından; Tevrat’ın gazabından kurtulamayacak. Sıra kendilerine geldikleri zaman belki de ayakta kalabilecek Müslüman devlet bulamayacaklar; bulsalar bile ihanetlerinin bedelini acı acı ödeyecekler."
Sözlerimi şöyle sonlandırmak istiyorum Amerika bugün burada, günü gelince gidecek. Asya’nın çocukları bu topraklarda yaşamaya devam edecek. Amerika’nın kirli oyunlarına alet olmayalım. Amerika kan dökmekten fitne çıkarmaktan vaz geçerse elbette beşerî ilişkiler kurulmalı. Önce Türk birliği kurularak diğer devletlerle karşılıklı saygı çerçevesinde içinde ilişkiler geliştirilmeli. Her şey Türk milleti için...
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.