Son günlerde televizyon ana haber bültenlerinin olmazsa olmaz konusu… Yeminle bir gün o konudan söz edilmese şaşıyorum… Sonra da “Ooooh çok şükür bu gün olmamış.” diye seviniyorum. Öyle sanıyorum ki benim gibi açık açık dillendirmeseniz de siz de gizliden gizliye takip ediyor ve görmeyince de seviniyorsunuzdur...

Meraklandınız değil mi hangi konu diye. İtilmişler, kakılmışlar konusu… Hani bir dönem televizyonda Yasemin Yalçın’ın bir tiplemesi vardı ya! Kocası tarafından her gün ağzı burnu kırılan, gözleri morsuz gezmeyen bir tip: “Kakılmış”.  Şimdilerde o dizi yok ama her gün gerçeği televizyonda, haberlerde… Yani diziyi hiç aramıyoruz… Aksine ben her akşam haberlerde  o diziden replikler olmaz inşallah diye dua ediyorum!..

“yan baktın= suç” “çamura battın=suç” “gezmeye gittin=suç” “yemek soğuk=suç” “çorba sıcak ağzım yandı= o da suç” “sokakta yürürken öküzün biri baktı= vay sen kuyruk salladın=suç”

Bu tip adamlar gemi öyle azıya aldılar ki “seviyorum” deyip dövüyor, “namus” deyip öldürüyorlar!..
Kadın koruma istiyor kolay kolay verilmiyor. Polise suç atacağım ama Antalya’da 1500 koruma isteği başvurusuna karşılık 750 koruma polisi varmış! Onlara da bir şey diyemiyorum. Zaten bu öyle koruma ile falan çözülecek bir sorun da değil hani! Cem Yılmaz’ın dediği gibi “Eğitim şart!” Bu eğitimin ilk adımı da gene biz kadınlardan geçiyor. Biz analar oğullarımıza “kadının kendisi ile eşit olduğunu ve hakları olduğunu” öğretmeli, “dayağın insana bırak, hayvana bile yakışmayacağını” bir güzel anlatmalıyız…

İkinci sırada ise kızlarımızı mutlaka okutup iş ve gelir sahibi olması için gayret göstermeliyiz ki ekonomik özgürlükleri ellerinde olsun, kocası “senin karnını ben doyuruyorum.” düşüncesinden cayıp saygı duysun. Bu şartlar olsa da yapacağından caymayan hödükler var elbet. İstisnalar kaideyi bozmaz. Ama gene de meselenin büyük kısmı çözülür bence. Doğuda yaygın olan çok kadınla evlilik, imam nikahı adı altında gerçekleşen nikahsız birliktelik ve başlık parası adı altında yapılan insan ticareti de önlenebilirse eğer, kadınlar insanca yaşama bir adım daha yaklaşırlar.

*   *   *

Evet, Ankara Barosu bu konuya el atmış. “Psikolojik veya fiziksel şiddete uğrayan kadın mağdurların yanında yer alacağız, davalarının gözlemcisi, takipçisi ve avukatı olacağız.’’ diyerek nisan 2011’de ‘’ GELİNCİK PROJESİ ‘’ adını koyarak bir kadın hareketi başlatmış. Projenin Ankara’dan başlamasına rağmen asıl hedefin projeyi yakın bir zaman içinde tüm Türkiye’ye yaymak bir Türkiye Projesi haline getirmek istiyorlarmış. Projenin internet sayfası ise şöyle imiş: http://www.gelincikprojesi.com/

Proje kapsamında bugüne kadar pek çok etkinlik gerçekleşmiş. "25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü"  imiş.  Bu soruna dikkat çekmek için Ankara Barosu, Bilkent Sanat Sokağı ve Hikmet Çetinkaya Resim Atölyesi ile birlikte bir proje düşünmüşler.

Proje komitesinden  Çetin Uyan beni arayıp İzmir grubu olarak destek verip veremeyeceğimizi sordu. “E İzmir’in kadınları Türkiye’nin aydınlık yüzü. Öyle bir şeye hiç destek vermez mi?” dedim…”Her zaman yanınızdayım.” diye devam ettim…

Elbet çağırıları sadece İzmir’e İstanbul’a değil. Tüm Türkiye’nin aydınlık yüzlü sanatçı kadınlarına. Ankara Barosu, Bilkent Sanat Sokağı ve Hikmet Çetinkaya Resim Atölyesi ile birlikte gerçekleştireceğimiz etkinlikte pek çok yerden katılacak  ‘’100 Gelincik Elçisi Kadın olarak aynı anda canlı performansla resimler, heykeller ve seramikler yapacağız’’ Ve bu çalışmalar yapılacak sergide satılacak, elde edilen gelir ile Gelincik projesine katkı sağlayacağız.

Biz de "Gelincik Elçileri Kadınlar" olarak “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü”nde projeye destek vermek üzere "Gelinciğin Düşü" etkinliğimizle yola çıkıyoruz.

Sanat’a gönül vermiş birisi olarak sizi de Gelincik Elçisi Kadın olarak aramızda görmek isteriz…

Hülya Sezgin /Kültür Sanat Bölüm Yönetmeni
www.haberhurriyeti.com

"Gelinciğin Düşü" Etkinliği Düzenleme Komitesi mesajı:

Etkinliğimiz, 25 kasım 2012 Pazar günü saat 13.00 de - Bilkent Alışveriş Merkezi Sanat Sokağı –Ankara’da bir şölen havası içinde gösteri dünyasından bazı sanatçıların katılımı ve değişik aktivitelerle gerçekleşecektir.

“KADINA ŞİDDETE HAYIR” baskılı tişörtleriniz sizlere etkinlik günü hediye edilecek. Yapacağınız eserlerde teknik, malzeme ve konu olarak özgür olacaksınız.

Gelincik Elçisi olabilmeniz için bizlerle en geç 22 kasım 2012’ye kadar bağlantı kurmanız gerekmekte.

Şimdiden tüm Gelincik Elçilerine teşekkür ederiz.

Sevgilerimizle...

Etkinlik Komitesi

İLETİŞİM:

Şükran İstanbullu

http://facebook.com/sukranist

[email protected]
Gelincik Projesi-Ana Sayfa
www.facebook.com

Gelinciğin Düşü’’ Etkinliği Düzenleme Komitesi

Ankara Barosu Gelincik Merkezi
Hikmet Çetinkaya Resim Atölyesi
Şadan Tutumlu
Şükran İstanbullu
Meltem Banko
Çetin Uyan