1. YAZARLAR

  2. Prof. Atila BİTİGEN

  3. Güvenlikte Denge ve Borçlanma Eksenli Dış Politika
Prof. Atila BİTİGEN

Prof. Atila BİTİGEN

platform
Yazarın Tüm Yazıları >

Güvenlikte Denge ve Borçlanma Eksenli Dış Politika

A+A-

Rahmetli Fethi Gemuhluoğlu’nun oğlu uluslar arası ilişkiler uzmanı Ali Gemuhluoğlu dış politikamızı anlatan bir konferans verdi. Biz bölgede varlığımızı güvende tutmak ve güvenliğimizi sağlamak için çok boyutlu denge politikası güdüyoruz. Dış politikamız iç politikamızı oldukça fazla etkilemektedir. Yakınlığı nedeni ile en fazla dikkat etmemiz gereken rakiplerimiz Rusya ve İran olduğunu söyledi. Dikkatli akılcı rasyonel olmamız gerektiğini anlattı.

Selçukludan Osmanlıya çoğu Türk devletinin dış politikasında zamanın süper gücü ile direk savaşı mecbur olmadıkça tercih etmezler. Kendi içlerinde organizasyon yeteneği yüksek ve kendilerinden çıkmış lidere itaat edip emrine uyan karaktere sahiptir. Bu ise organize olabilme hayatta kalabilme kolektif başarıyı sağlamaktadır. Örneğin taksimde biri çıkıp bomba var yere yatın dese herkes yatar, ama Kahirde aynısını yapın çok nadir bir iki kişi yatar çoğu ayakta durur eyleme geçmez. Göçebelikten gelen hayata yeniliğe hemen adapte olma yeniliğe açık olma yapımız geleceğin iletişim ve bilgi çağında lehimize olabilir.

Osmanlı İmparatorluğu ile Rusya arasında başlayan Kırım Savaşında savaş masrafları borç almaya itti. Bundan önce hiç dışarıdan borç almamıştı. Osmanlı askeri olarak Ruslara yenilmesi işgal tehlikesine karşı İngiltere’den yardım almak zorunda kalması ile dış politikamız hep para bulma borç bulma üzerine şekillendi. 24 Ağustos 1854,Sultan Abdülmecit İngiltere ile ilk "Dış Borç" sözleşmesini yaptı. Kırım Savaşı’nın masraflarını karşılamak için ilk olarak dış borç alınmıştı. Çünkü devletin hazinesinin savaş etmeyi bırak, devleti idare edecek tek kuruşu kalmamıştı, ama borcu da yoktu. Kırım Savaşı, İngiltere'nin Osmanlı Devleti'ni borçlandırması ile başlayan DIŞ BORÇ maceramızın başlangıcı olmuş. Büyük İngiliz İmparatorluğu Afganistan’dan Hindistan’a tüm Hint yarımadasına hâkim oraya ulaşım Osmanlı toprakları üzerinden sağlanıyor İngiltere bu coğrafyanın güçlü düşman Rus Çarlığının eline geçmemesi için Osmanlıya destek verdi işgali engelledi.

1. Cihan Harbinde İşgale uğradık İngiltere ye karşı para ve silah yardımını bu kez de İngilizlerin baş düşmanı Ruslardan aldık. Milli menfaatimiz için hep süper devletlerin arasındaki ihtilafları lehimize çevirmek için denge politikası uyguladık.1929 dünya ekonomik buhranı ile ülke hızlı devletleşme sanayileşme hamlesine girerek büyük ekonomik sıçrama yaptık. Dışarıda açlıktan insanlar ölürken Anadolu açlık kıtlık yaşamadı.1930 sonrası baktık Rusların ekonomisi bozuldu bu kez de can düşmanımız baş düşmanımız İngiltere yakınlaşarak borç para bulduk. İngilizler 1947 dünya liderliğini kaybetti bu kez ABD’ye yakınlaştık.

Marshall Planı II. Dünya Savaşı sonrasında 1947 yılında önerilen ve 1948-1951 yılları arasında yürürlüğe konan ABD kaynaklı bir ekonomik yardım paketidir. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 16 ülke, bu plan uyarınca ABD'den ekonomik kalkınma yardımı almıştır. Demokrat Parti ilk dönemlerinde ABD yardımları ile ekonomik kalkınma şehirleşme otoyol yapımı tarım ürünlerinin makineleşmesi ile refah artışı sağlandı. Marshall yardımı adı altında devamlı borç alıyor ve ülkesinde yatırımlar yaparak sanayi yapısını geliştiriyordu. Menderes, borç ödemek için ABD’den, tekrar tekrar borç istemeye başlamıştı. Onlar da kendisinden ülkesini yabancı sermayeye açmasını ve yabancı şirketlere özel imtiyazlar tanımasını, diğer bir deyişle Osmanlı İmparatorluğu’na dayatılan kapitülasyonlar benzeri şeyler talep etmişler. Menderes ise bunu hiçbir zaman kabul etmeyeceğini söylemiş ve USA’dan da uzaklaşmaya başlamış. Rusy' ya yakınlaşması sonucu 1960 darbesi ile devrilip idam edilmiş.

ODTÜ'yü 1969'da ziyarete gelen eski ABD Ankara Büyükelçisi Robert Komer'in arabasının öğrenciler tarafından yakılması ve Ankara'da, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarınca 4 ABD askerinin kaçırılıp sonrasında serbest bırakılması ile ilişkiler yeniden bozulur. Artan şiddet olayları ve huzurlukların yanına ekonomik sıkıntıların da eklenmesi Türkiye'de yeni sorunların önünü açmış. Ekonominin darboğaza girdiği bu dönemde halk da yoksullaşmaya başlamış. 12 Mart 1971 muhtıra verilerek Demirel istifa etmek zorunda kalmış.

Ülke ideolojik kamplaşma sağ sol silahlı mücadelesi ile kayıp yıllar yaşandı terör olaylarında artış asayiş gerekçe gösterilerek 12 Eylül 1980 darbesi yaşandı. 1980 yılı başında bir azınlık hükümeti kuran Süleyman Demirel, Turgut Özal’ı tam yetki ile donatarak ekonomi yönetiminin başına getirmişti, Özal da kurduğu ekiple “24 Ocak Kararları” diye bilinen istikrar paketini hazırlamıştı. ABD ile ilişkileri en iyi olan kişi Turgut Özal kapalı olan ekonomiyi açık hale getirip liberal ekonomiye geçişi sağlayan kararları aldı. Devletin ekonomideki payını küçülten önlemler alınmış, dış ticaret serbestleştirilmiş, yabancı sermaye yatırımları teşvik edilmiş, kâr transferlerine kolaylık sağlanmıştı.

1990 sonrası kavgalı koalisyon dönemleri sonrası 2002 ekonomik krizle sonuçlandı. Kriz sonrası tek başına iktidar olan AKP de borçlanmaya devam etti. ABD ve AB ile yakın ilişkiye geçildi Avrupa birliğine tam üyelik isteğimizi belirterek yabancı sermaye akışı sağlandı.2002-2007 arası koalisyon hükümeti döneminde Derviş'in ekonomik programına sadık kalındı. Türkiye’nin dış borcu 130 milyardan 460 milyar dolara yükseldi. Türkiye ciddi bir biçimde borçlandı. Borca dayalı bir ekonomimiz borç bulmaya endeksli bir dış politikamız olduğunu anlattı.

9 Başbakana dış ilişkiler alanında danışmanlık hizmeti verdiğini söyledi. En aristokrat eğitimli şehirli seçkin elit olanın rahmetli Erbakan olduğunu söyledi. En fazla ABD düşmanı olan başbakanın 'Morisson Süleyman' diye anılan Süleyman Demirel dedi. En hayalperest en fazla maceracı irrasyonel olan Davutoğlu olarak görmüş eğer o devam etse idi herkesle çatışma yaşardık dedi. En fazla tecessüs sahibi ve kurnaz siyasetçi olarak RTE söyledi. En zeki başbakan olarak Turgut Özal dedi.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.