Son günlerde ilçemizde “Eğer seçimi iktidar partisi kazanırsa, ilçemize daha çok hizmet gelir, ilçemiz daha çok gelişir” şeklinde propaganda yapılmakta ve bunun tam aksi söylenerek “Eğer iktidar partisi seçimi kazanmazsa; Orta geri kalır, yardım gelmez, gelişemez” şeklinde hemşerilerimize siyasi şantaj yapılmaktadır. Bu sözler tümüyle gerçekdışı; külliyen yalandır. Öncelikle belirtmeliyim ki Türkiye’nin neresinde olursa olsun merkezi idareden belediyelere aktarılacak olan genel bütçe vergi geliri payları kanunlar çerçevesinde belirlenmiştir ve yine kanunlar tarafından güvence altına alınmıştır. Bu çerçevede her belediye kendi payına düşen bütçeyi eksiksiz olarak alır.
Kaldı ki bu sözler gerçeği yansıtsaydı, bağımsız adayların ya da muhalefet partilerinin seçim kazandığı hiçbir belediye gelişemez, borç içinde yüzer ve çağın gerisinde kalırdı. Bunun böyle olmadığı ise birçok örnekle sabittir. Örneğin; Ankara’nın Beypazarı Belediyesi, MHP idaresinde muazzam bir gelişme göstererek gerek yerli gerekse yabancı turistlerin ilgi odağı haline gelmiştir. Ne gariptir ki Beypazarı, iddia edilenin aksine bu muntazam gelişmeyi MHP’nin muhalefette olduğu bir dönemde göstermiştir. Aynı şekilde Mersin’in Tarsus Belediyesi de MHP idaresinde bir il potansiyeline erişerek çevre illerden dahi göç almaya başlamıştır. Bunun bir benzeri olarak Eskişehir Belediyesi de iktidar partisinde olmamasına rağmen son yıllarda büyük bir sıçrama gerçekleştirerek modern bir kente dönüşmüştür. Fethiye, Balıkesir, Erdemli, Pınarbaşı, Kastamonu, Manisa… Örnekler saymakla tükenmez. Burada bir parantez açmak gerekirse hazineye en çok borcu olan belediyeler sıralamasında iktidar partisi belediyelerinin de birbirleriyle yarıştıklarını söylemek mümkündür; Ankara, Kocaeli…
Değerli hemşerilerim,
Toprak yanlış ellerde çamur, doğru ellerde ise bir sanat eseri olabilir. Asıl mesele iktidar değil, muktedir olmaktır. Buradaki kilit nokta ise etkin belediyecilik anlayışı ve mevcut kaynakların doğru kullanımıdır. Vatandaş odaklı hizmet anlayışıdır. Her şeyden önemlisi saadet için değil, hizmet için göreve gelmektir.
Dün adliyemiz taşınırken, hastanemiz kapatılırken dudaklarına mühür vuranlar, bugün sizlerin kaygıları üzerinden oy devşirme aymazlığı yapmaktadırlar; yazdıkları kabus senaryoları ile korku üzerine zafer inşa etmek gibi beyhude bir çaba içerisindedirler.
Saygıdeğer hemşerilerim,
Biz var oldukça umut tükenmez, biz ayakta oldukça bayrak yere düşmez, biz dayandıkça hiçbir set yıkılmaz. Biz;  büyüyen, gelişen ve kalkınan Orta'nın mimarı olmaya adayız. Biz sizlerin hizmetkarı olmaya gönüllüyüz. Eminim ki karanlığa itilen Ortalı bayat oyunlara gelmeyecek, sinsi tuzaklara düşmeyecek, siyasi rüşvetlere aldanmayacak ve 30 Mart günü oy pusulasının son sırasında kendisini bekleyen üç hilalli aydınlığa mührünü vuracaktır.