İmamoğlu’ndan AKP Meclis Grubuna çağrı: Bütün zamları geri alsınlar
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 2020 yılı için öngörülen su zammının AKP grubunun oyları ile reddedilmesini “ucuz kahramanlık” olarak yorumlayarak tepki gösterdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Saraçhane'deki başkanlık makamında gündemdeki su zammı ve Kanal İstanbul projesi ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İSKİ Genel Kurulu'nda “zamlı su tarifesi”nin AKP'nin oylarıyla reddedilmesini “ucuz kahramanlık” olarak niteleyen İmamoğlu “Talihsiz bir gündü, ucuz kahramanlık. Ucuz olduğu kadar da anlamsız siyasi bir hareket. Gerçeklikle uyuşmayan, ne yapmak istediklerinin anlaşılmadığı bir karar süreci işlettiler” dedi.
AKP grubuna “Zamma karşı olduklarını söylüyorlar. Hangi zamma karşısınız? Elektrik, akaryakıt ya da doğalgaz zammına mı karşısınız?” sorularını yönelten İmamoğlu şunları söyledi:
*Siz siyasi olarak zam yapılmasına karşıysanız özellikle AKP grubunun siyasi üstlerinden talimat almadan hareket etmedikleri ortadadır, nettir bu. Dolayısıyla talimat süreci böyle işletildiyse talimat verenlere, keşke İstanbul'u düşünen meclis üyeleri şunu sorsaydı: ‘Siz niçin akaryakıta zam yaptınız Ankara milletvekilleri?' TBMM'de de AKP milletvekilleri çoğunluk.
*Vatandaşın aklıyla alay etmeyin. Bu zammın yapılmasını istemediniz mi? Hadi o zaman ben de sizi davet ediyorum, AKP milletvekillerinize seslenin, bu millet adına bütün zamları geri alsınlar. Bizim sorunumuz yok o zaman. Hatta kara geçeriz. Bu bahsettiğim etkin zamları geri alsınlar. Millet de rahatlasın, İSKİ de rahatlasın.
İmamoğlu gazetecilerin sorularını yanıtladı.
“ORTADA BARAJ YOK”
Kendilerinin de zam yapmak istemediğini, masum bir teklif sunduklarını dile getiren İmamoğlu sözlerini şöyle sürdürdü;
*Toplumu düşünerek zam yaptık. Az tüketenin aslında zammı yaşamayacağı yani çok tüketenin daha fazla ücret vereceği bir üç kademeli fiyat tarifesini devreye sokmak adına bir öneri oluşturdu benim arkadaşlarım. Yani bunları görmezden gelip şov yapmanın, hiçbir faydası yok İstanbul'a.
*İSKİ, İstanbul'u nasıl devraldı? Sayın Cumhurbaşkanının birkaç gün önceki ifadesiyle; ‘Biraz kuraklık yaşayınca İstanbul su sorunu yaşayacak' tereddütlünü ortaya koydu. Sayın Cumhurbaşkanı haklı. Çünkü biz öyle bir İstanbul devraldık. Daha önce söyledikleri gibi 2040'a 2071'e kadar, nüfusu 30-35 milyon da olsa su sorunu yaşamayacak bir İstanbul devralmadık.
*Önce bununla bir yüzleşsinler. Hatta 7 Aralık'ta 3 yıl geçmiş olacak. Sayın Veysel Eroğlu'nun geçmişteki DSİ'nin bağlı olduğu bakanlığı yöneten Sayın Bakanın kendi ifadesi var: ‘7 Aralık 2016 şu saatte Melen Barajı hizmete girecek.' Biz göreve geldiğimizde çoktan Melen Barajı, yaklaşık 9 milyon metrekare su toplama alanı olan baraj suyla dolu olmalıydı, İstanbul'a su basıyor olmalıydı.
*Bakın orada, su basma ile süreç bitmiş, enerji ile ilgili yatırımlar yapmaya hazır, her şey hazır, ama ortada baraj yok. Niye yok? Niçin yapılmadı? İstanbul'un kıymetli meclis üyeleri bunu niye sormuyorsunuz? Milyarlarca lira harcandı. Şimdi onun tadilatı için, belki 600 milyonun üzerinde maliyette harcamalar yapılacak. Bunları niye sormuyorsunuz? “ dedi.
İmamoğlu, gerekli tedbirleri alacaklarını belirterek “Zammı reddeden anlayışla ne yapmak istediklerini hukuken de anlamaya çalışacağız. Yıllarca bu şehre pahalı su tükettirmiş bir iktidarın dönemine de biz son verdik. Suda indirimi biz yaptık. Ama o ara dönemde benim bir süreliğine elimden görevin alındığı dönemde onu bile yanlış geçirdiler. Kademeyi ortadan kaldırdılar. Az tüketene çok fatura çok tüketene az faturayı devreye soktular. Biz onu da düzeltecektik. Ama düzelteceğimiz vakitler gelir” dedi.
İSKİ'Yİ BATIRAMAZLAR
Zammın reddedilmesinin “İSKİ'yi batırmaya yönelik bir girişim” olduğu şeklindeki yorumlar ile ilgili İmamoğlu “Yok. Batırmaya gücü yetmez. 130 değil 170 değil 370 de olsa ona gücü yetmez meclis üyelerinin. Yani kimsenin haddine değil. Tedbirleri alacak seviyedeyiz. Batma diye bir şey yok. Tedbirleri alacak seviyedeyiz. Tümüyle dün yapılanlar ucuz kahramanlıktı. Son bir gün kala bu kararlar ortaya çıktı. Sanırım talimat öyle geldi” değerlendirmesinde bulundu.
KANAL İSTANBUL'A TÜMÜYLE KARŞI OLDUĞUMUZU AÇIKLADIK
Kanal İstanbul projesi ile ilgili Ankara'da düzenlenen toplantıya katılan İBB'nin yaptığı sunumla ilgili soru üzerine İmamoğlu bakanlıktaki toplantıda projeye tümüyle karşı olduklarını açıkladıklarını aktardı.
İstanbul gibi kadim bir kentin, bir şehri alabora edecek, mahvedecek bir projeye gereksinimi olmadığını vurgulayan İmamoğlu “Bu şehre bugüne kadar ‘ihanet ettik' denen kavramların 100 katı. Bu kadar derin bir sorundur. Öyle bir ihtiyacı yok İstanbul'un. Depreme en yakın havzanın olduğu noktadan Küçükçekmece Gölü'nün oradan bir kanal ile İstanbul'u ikiye bölüyorsunuz. Stratejik olarak güvenlik olarak ulaşılmaz, erişilmez ada oluşturuyorsunuz. Depremin etkilerini güçlendiriyorsunuz. Neresinden dinlesek elinizde kalır. Bugüne kadar yapılan ihanetleri 100 ile çarpın” dedi.
REFERANDUM ÖNERDİ
Kanal İstanbul ile ilgili referandum önerisinde bulunan İmamoğlu şunları söyledi:
*Bu millete, bu şehre sormak zorundasınız. En doğru kararı millet vermez mi? Söz milletindir demedik mi? Benden çok geçmiş dönemin yönetenleri bu cümleleri kurmadı mı? Millete bunu tek tek anlatalım millete soralım.. Millet Kanal İstanbul'dan ne bekliyor Allah aşkına? İş mi bekliyor, aş mı bekliyor?.
*En az 6-7 yıl bu şehri alabora etmenin, her tarafı inşaata çevirmenin anlamı ne? Ne biliyor musunuz? Yine milletin aklıyla oyun oynamak. Şu anda bu ülkede ekonomik sorunlar var. Her gün travmalar yaşanıyor, işsizlik almış başını gidiyor. 2011'de ‘çılgın proje' dedikleri iş acaba yine işe yarar mı diye milletin önüne böyle bir şeyi servis etmeye kalkıyorlar.
*Tümüyle yanlış bir iştir karşısındayız. Herkese anlatalım, bütün bilim insanları şeffaf olarak bu işi tartışsınlar. Bütün akademisyenler, yatırım unsurları, ekonomistler, ülkesini seven herkes bu işi tartışsın ondan sonra da halka soralım.
O PARA İLE İSTANBUL'UN DEPREM SORUNUNU ÇÖZELİM
Projenin maliyetinin 65-75 milyar lira olarak açıklandığını hatırlatan İmamoğlu “Bu paralarla İstanbul'un deprem sorununu çözelim. İstanbul'da 50 bin binanın risk altında olduğuna dair rapor var. Benden önceki yönetimlerin hazırladığı raporlarda var. İstanbul'da depremi çözememiş bir basiretsiz bir dönemi İstanbul'a yaşatmışken İstanbul'a 65-70 milyar belki de 100 milyar harcayacaklar” diye konuştu.
DSİ DE OLUMSUZ RAPOR VERDİ
İmamoğlu, hesaplara göre 1,5 milyar metreküp hafriyat çıkmasının öngörüldüğünü aktararak “1.5 milyar metreküp hafriyat ne demek? Esenler, Bağcılar, Güngören'in 30-35 metre yukarıya doğru havalanması demek. Yapılan toplantıda hiç kimse bununla ilgili konuşmamış. Devlet Su İşleri (DSİ) de bu işe karşı çıkmış. Altını çizelim. Yapılan toplantıda olumsuz rapor vermiş DSİ. Doğru, hiçbir teknik kurulun buna olumlu rapor verme hakkı da yok, haddi de yok, şansı da yok. Biz çölün ortasında bir kent değiliz. Çölün ortasında parayla alabora edilecek ya da parayla kurulan bir kent değiliz. Bu kent Allah'ın bir lütfu. Bu şehre ihanet etmeyin, ettirmeyeceğiz” dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.