Silahlı Kuvvetler ‘’T.C. ‘yi koruma ve kollama’’ ile görevlendirilmiş ve yasa gereği görevini yapmıştır. Sen misin bu görevi yapan diyerek sorguya çekildi ve malum gelişmeler yaşandı. Halbuki konu demokratik olarak çözüme kavuşturulabilirdi. Neydi o? Öncelikle bu yasa yürürlükten kaldırılır, yürürlükten kalkan yasaya rağmen silahlı kuvvetler tutumunu değiştirmezse o zaman demokratik ve yasal yollardan yapılması gerekenler yapılırdı. Gelişmeler hiç öyle olmadı. Ne hukuki, ne etik yönden açıklanamaz bir hal aldı. Hukuki ve yönetimsel yara açtı.

Siyasi iktidarın tutumunu fırsat bilen sazanlar daha ilk günlerde hemşerileri olan İsmail Hakkı Karadayı hakkında kampanya başlattılar. Önce İsmail Hakkı Karadayı’nın adının verildiği yerlerin adlarının değiştirilmesi gibi. Örneğin Karadayı Güreş Eğitim tesisi isim değiştirdi, sanırım bir iki yere daha Karadayı ismi verilmişti onlarda ya değişti ya değişecek. Balık hafızalı olan insanlara bazı anımsatmalar yapmak zorundayım. Uzun zamandır İsmail Hakkı Karadayı’ya malum çevreler sürekli hücum etti. İlk ifadeye çağrıldığında âdeta bayram ettiler, tutuklanmayınca tutuklansın diye feryadı fiğan ettiler. Yazının ilk paragrafını okumadan ve özümsemeden Karadayı suçlu demek, ancak yamyamların tam tam çalmasına benzer.

Kars, Göle’li Baransu diye biri çıktı İsmail Hakkı Karadayı Kürt diye yazı yazdı. Hemen hemen bütün Çankırı siteleri mağrip bulmuş gibi bu haberi çarşaf çarşaf yayınladılar. Karadayı’ya Kürt diyenin memleketine bakın? Kürt Kürde ihanet ederken, Çankırılıda Çankırılıya ihanet etti. Bilinçli veya bilinçsiz sazan gibi haberin üzerine atladılar. Yasal olarak suçlu ise Karadayı cezasını çekmelidir. Siyasi olarak suç isnat ediliyorsa yazıktır bu memleket evlatlarına.

Çankırı’dan çok nadir yönetici çıkıyor. Osmanlı’da Ali Suavi, linç edilen Ali Kemal ki Osmanlı dönemi bakanlarından. Çankırı bunlara sahip çıkmadı, akıntıya kürek çekti. Aynı şekilde Refik Saydam, Çankırılı bir başbakan olarak Çankırılılardan asla vefa görmedi. İsmail Hakkı Karadayı’da aynı şekilde. Kelle isteyenlerin avaz avaz bağırması karşısında herkes suskun. Bu mu Çankırılılık ? bu mu hemşerilik. ?

Gelelim Kars Göleli vatandaşın yazdıklarına. Genetik araştırmalar Anadolu halkının % 15’inin Orta Asya’da ki soydaşları ile benzerliğini ortaya korken geriye kalan % 85 inin karışık ve saf olmadığı gerçeğini ortaya koymuştur. Orta Asya’dan sürülen, sürüldükçe önündekileri sürmek zorunda kalan atalarımız Anadolu’ya geldiklerinde de gene rahat bulamamışlar. Başta Osmanlılar olmak üzere göçer aşiretlerin yerleşik hale gelmesi için doğulu vatandaşları Anadolu içlerine yerleşmeye mecbur etmişler. Cumhuriyet döneminde isyanlar nedeniyle gene bu vatandaşlar yerlerinden yurtlarından edilmiş ve bir kısmı da Çankırı bölgesinde zorunlu iskana tabi tutulmuştur. Çankırı’da yerleşik doğulu vatandaşlar Çankırı’yı özümsemiş iş, güç sahibi olmuş. Asimile olmuşlardır. Hatta öyle ki bunların içinde MHP’den bakan olan bile vardır. Aynı şekilde yakın zamanlarda doğu kökenli Çankırılı hemşerilerimizden biri daha bakanlık yapmıştır. İsmail Hakkı Karadayı’nın ailesi ve kökeni ne olursa olsun Çankırılı ve Çankırı evladı olan bir Genelkurmay başkanıdır. Kendisini yerden yere vurmak değil, sahip çıkılması gerekir. Sahip çıkma, eğer suçu varsa suçuna değil, kendisine sahip çıkmaktır. Halen görev yapan ve ilerde görev yapacaklar Çankırılılar bana sahip çıkar diyebilmeli, Çankırılı olduğunu gizlememeli ve bundan utanç duymamalıdır.

Yazarların kamuoyunu bilgilendirme görevi vardır. Uzun süredir bekledim eli kalem tutanlar suskun kalırken malum çevreler konuyu saptırdıkça saptırdılar ve yargısız infaz yaparak nerdeyse İsmail Hakkı Karadayı’yı vatan haini ilan edecekler. İsmail Hakkı Karadayı’nın suçunu değil etnik kökeni ne olursa olsun Çankırılı olmasını savunmak suç olmasa gerek .  Sevginiz ve saygınız yok olmasın dileğiyle.