Bilindiği gibi ABD, Suriye üzerindeki etkisini kaybetti. ABD yerine İran ve Rusya devreye girdi. Türkiye ise devre dışı tutuldu. ABD Türkiye karşıtı terörist grupları açıktan desteklemeye başladı. Terörizmle mücadele etmek ve Suriye üzerinde söz sahibi olabilmek için Türkiye’de kıyısından köşesinden müdahil oldu. İran ve Rusya Suriye'nin destekçisi. ABD çıkarlarını kaybederken yerine Türkiye’ye karşı PKK’yı desteklemeye başladı. ABD; İsrail ve PKK’ya destek vererek Suriye’de ki çıkarlarını tekrar elde etmek peşinde. Suriye ve İran, İsrail’in Suriye saldırılarını sonlandırması için uyarıda bulundu, kıyısından köşesinden Türkiye’de bu bildiriye dahil oldu.

ABD’nin çok sayıda Ortadoğu planı var. Biri olmazsa diğerini gündeme getiriyor. Batı ki destek verdiği PKK Suriye’de bu işi başaramayacak, Ortadoğu’nun jandarması olarak nitelendirilen, ABD’nin ileri karakolu olan İsrail’i devreye sokma peşinde. İsrail, Suriye’ye müdahale ederek bende varım diyor. PKK terör eylemlerine destek veriyor. Yani ben buradayım  mesajını veriyor.

 Rusya, İran ve Türkiye; Astana sürecinin garantörleri olarak ABD’nin bölgeye İsrail yoluyla müdahale etmesini hiç hoş karşılamıyorlar. ABD’nin her üç ülke ile ilişkileri dip yapmış durumda. Biden, Ortadoğu konusunda şimdilik sessiz, beklemede. Kendisini tebrik eden Ortadoğu ülkelerinden bir kaçına lütfetmiş teşekkür etmiş. Ortadoğu’yu görmemezlikten geliyor ve umursamaz gözüküyor. Bu sessizlik ABD’nin, İsrail vasıtasıyla yeni bir Ortadoğu politikası uygulayacağının sinyallerini veriyor. PKK ve İsrail kanalı ile İran ve Türkiye’yi dize getirmek, Rusya’yı Ortadoğu’dan uzaklaştırmak istiyor.

13 Türk vatandaşının PKK tarafından kurşunlanarak öldürülmesi günlük gelişmenin sonucu değil 5-6 senelik bir geçmişi olan konu. Türk kamuoyunda neden, niçin, nasıl olduğu tartışılıyor. Önümüzdeki günlerde ABD’nin destek verdiği PKK; Türkiye’yi, İsrail ise İran’ı Suriye topraklarından çıkarmak için harekata geçecekleri pekte uzak bir ihtimal olarak gözükmüyor. Türkiye’nin İsrail ile olan perde arkası diplomasisi hakkında kamuoyuna sızan her hangi bir bilgi yok. Görünüm, zaman zaman elçi çekmek, elçi atamak şeklinde formalite bir ilişki gibi görünse de Türkiye İsrail ilişkileri kamuoyunun bilmediği bir derinliğe sahip.

Türkiye’nin iç politikası ve yönetimi malum. Gerginlik, suçlama ekseni üzerine oturtulmuş durumda. Dış politikası ise gelgitler yaşıyor. Rayına oturur mu oturmaz mı? Yunanistan hakkı olmayan çok hakkı Türkiye’den gasp etti. Türkiye’nin uyarılarını hiçe alarak gasp ettikleri yerleri illegal hale getirme çalışmaları içinde. Şimdiye kadar gasp ettiği hiçbir adayı geri vermemesi Türkiye'nin dış politikasının da başka bir başarısızlığı.

Umarız işler uzmanının eline teslim edilir, çığırtkan bürokrasisine son verilir.