İYİ Parti kuruluşundan sonra ikinci olağanüstü kurultayını yaptı. Bu kurultay öncesi ve sonrası yaşananların doğru değerlendirilmesi partinin geleceğini, olumlu yönde etkileyecektir. 

1. 24 Haziran genel seçimleri sonucu bazı kurucu üyelerinin istifaları, istedikleri yer ve sıradan milletvekili adayı olamamaları veya seçilememeleri ile ilgilidir. Bu şu gerçeği ortaya koymaktadır ki, bu kişilerin  partinin kuruluşunda görev almaları, ülkenin içinde bulunduğu zor durumdan kurtuluşuna katkı sağlamak için değil, ikbal sağlamak içinmiş.

2. Afyon-Sandıklı'da Kurultay öncesi yapılan çalıştay yararlı olmuştur. Hem seçim öncesi ve sonrası gelişmelerin bir muhasebesi yapılmış, hem de bazı kişilerin ilkelerin ve ülkülerin önüne geçen egolarının ortaya çıkmasında turnusol kağıdı görevi görmüştür. 

3. Çalıştaydan sonra Sayın Meral Akşener'in genel başkanlıktan istifası, bir bakıma iyi olmuştur. Bütün partililer ve parti kurmayları, bu süreçte İYİ Parti'nin Sayın Akşener olmadan ayakta duramayacağını görmüşlerdir. Bir nevi test görevi gören bu istifa sürecinin fazla uzun sürmemesi de doğru olmuştur. 

4. Kurultayda Sayın Meral Akşener'in yaptığı muhteşem konuşma, parti içi ve dışı kamuoyunda sık sık sorulan "İYİ Parti'nin misyonu nedir, diğer partilerden farkı nedir?" sorularının da cevabı mahiyetindeydi: "İYİ Parti; milliyetçi, muhafazakar, Atatürk ve Cumhuriyetçi, çağdaş bir partidir". 

5. Ayrıca Sayın Akşener, kurultaya katılan tüm delegelere "içinde ukde kalan, eteğindeki taşı dökmeyen var mı?" deyip "yok" cevabını alarak, artık diyet ödeme sürecinin kapandığını vurgulamak istemiştir. 

6. Kurultay'da Genel İdare Kurulu üyelerinin blok liste ile belirlenmesinin delegelerin oylarıyla kabul edilmesi, Genel Başkanın elini güçlendirmiş, istediği isimlerle çalışma imkanını kazanmıştır. 

7. Sayın Meral Akşener bu Kurultay'dan güçlenerek çıkmıştır. Bundan sonraki sürecin tek hakimi ve sorumlusu kendisidir. Önümüzdeki yerel yönetim seçimleri sürecinin taktik ve stratejilerini de kendisi belirleyecektir. 

8. Kurultay sonrasında İsmail Koncuk ve Fatih Mehmet Şeker gibi değerli arkadaşların Başkanlık Divanında yer almamaları dikkati çekmiştir. Fakat bu konuda tasarruf yetkisi genel başkanda olduğu için bir şey demeye hakkımız yoktur. 

9. Bu süreçle ilgili birkaç önerim olacak. Her şeyden önce Gençlik Kolları Genel Başkanlığı'nın yeniden organize edilmesi, ardından da İl ve İlçe Gençlik Kollarının yeniden yapılandırılması gerekir. Hızla genç üye sayısı arttırılmalı ve bu üyeleri ortak bir eğitimden geçirilmelidir.  

10. Bu süreçte en önemli husus yerel yönetim adaylarının isabetli seçilmesidir. Bunun için öncelikle il ve ilçe bazında kamuoyu yoklamaları yapılarak aday adayları belirlenmelidir. Daha sonra gösterilecek adaylar, il ve İlçeler bazında bütün üyelerin katıldığı önseçimle belirlenmelidir. Adaylar partiiçi demokrasi ile belirlenirse, genel merkez ile il ve İlçe yönetimleri yıpranmaz, teşkilatlar adaylara daha sıkı sahip çıkarlar. 

11. Son olarak şu hususu belirtmek isterim. İYİ Parti'nin diğer partilerde olmayan bir zenginliği var. 50 kişilik Merkez Danışma Kurulu ve şu anda 120 kişilik Yüksek İstişare Kurulu. Bu kurullarda siyasette,devlet ve özel sektörde büyük deneyim kazanmış birikimli kişiler yer alıyor. Parti yönetimi iyi bir organizasyon yapıp 24 Haziran seçimlerinde bu potansiyelden faydalanamadı. Şimdi bu kişilerden 2019 Mart'ında yapılacak olan yerel yönetimler seçimlerinde yararlanma yoluna gidilmelidir. 

Bu duygu ve düşüncelerle İYİ Parti yönetimine yeni dönemde başarılar dilerim.