AKP, 14 Ağustos 2001 tarihinde Necmettin Erbakan partilerinde “Milli görüş” çizgisinde siyaset yapmış bir grup tarafından kuruldu. Bu parti, 3 Kasım 2002 tarihinde yapılan erken milletvekili genel seçimlerinde tek başına iktidara geldi. İktidarının 15 yılında başka bir siyasi parti kurulmadı. İYİ Parti, bu sürede kurulan tek partidir. 

 25 Ekim 2017 tarihinde Meral Akşener başkanlığında kurulan İYİ Parti, daha teşkilatlanma sürecini tamamlamadan Bahçeli-Erdoğan ikilisinin erken seçim sürpriziyle karşı karşıya kaldı. İktidar, bu seçim sürecinde sadece İYİ Parti’yi ve Meral Akşener’i önce seçime sokmamak, sonra başarısız kılmak için her türlü baskıyı, engellemeyi ve karartmayı yaptı. Hatta bu amaçla, Ana Muhalefet Partisi CHP’yi ve Muharrem İnce’yi parlattı. Buna rağmen İYİ Parti, kuruluşundan yedi ay sonra girdiği 24 Haziran 2018 erken milletvekili genel seçimlerinde 5 milyon seçmenin oyunu aldı, yüzde 10 oy oranına ulaştı ve 43 milletvekili çıkardı. 

İYİ Parti’nin 24 Haziran seçimlerinde aldığı sonuç, yedi aylık bir parti için büyük bir başarıdır. İYİ Parti’yi kuran ve teşkilatlarında görev alanların çoğunluğu, 1965 yılında Alparslan Türkeş’in lideri olduğu Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP)’nde ve 1969’dan sonraki adıyla Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)’nde siyaset yapmış kişilerden oluşmaktadır. CKMP ve MHP, 1965’ten 12 Eylül 1980 Darbesi’ne kadar dört genel milletvekilliği seçimine katıldı. Bu seçimlerde alınan sonuçlar şöyledir: 1965 Seçimlerinde yüzde 2.2 oy alındı, milli bakiye sistemi sayesinde 11 milletvekili çıkarıldı. O seçimden sonra barajlı d'hondt sistemi uygulandı. 1969 Seçimlerinde yüzde 3 oy alındı, sadece 1 milletvekili (Alparslan Türkeş) çıkarıldı. 1973 Seçimlerinde yüzde 3.4 oy alındı, 3 milletvekili çıkarıldı. 1977 Seçimlerinde yüzde 6.4 oy alındı, 16 milletvekili çıkarıldı. 

 24 Haziran seçimlerinde alınan sonuç, bütün muhalefet partilerinde, onlara oy veren seçmenlerde ve İyi Parti’de başarısızlık ve umutsuzluk duygusu uyandırdı. Özellikle seçim gecesi muhalefet partisi liderlerinin, daha seçim sonuçlarının YSK kayıtlarına girmeden Anadolu Ajansı’nca yangından mal kaçırırcasına açıklanması, özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesindeki bazı illerde sandık kurullarında usulsüzlük yapıldığı iddiaları karşısında sessiz kalması, muhalif seçmenlerde hayal kırıklığına yol açtı. Hele seçim sürecinde, 24 Haziran gecesi binlerce cübbesini giymiş avukatla YSK’nın önünde vatandaşın oyunu koruyacağını söz veren Muharrem İnce’nin hiç ortada görünmeyerek daha saat 24.00 olmadan bir televizyon gazetecisine “Adam kazandı” diye tweet atması, umutsuzluk dalgasının üstüne tüy dikti.

24 Haziran seçimlerinin İYİ Parti seçmeninde ve teşkilatlarında umutsuzluk yaratmasının tek sebebi, bu seçimlerde başarı çıtasının çok yüksekte tutulmasındandır. Çünkü İYİ Parti’yi kuran ve oy verenler, yıllardır başarıya susamış insanlardır. Ama izah ettiğim gibi MHP, 1965-1980 arasında yapılan dört seçimde yüzde 2.2’den ancak yüzde 6.4’e ulaşabilmiştir. İYİ Parti’nin yedi ayda aldığı yüzde 10 oy oranına ulaşamamıştır. İYİ Parti’nin aldığı bu oy oranının, uğradığı haksızlıklar ve karşılaştığı olumsuzluklar göz önüne alındığında, büyük bir başarı olduğu anlaşılacaktır. 1969 Seçimlerinde Alparslan Türkeş’in seçim bölgesi olan Adana’da görev yaptım. Bu seçimler sonucunda sadece Türkeş’i milletvekili olarak çıkardık. Ama buna rağmen, hiçbir MHP’linin morali bozulmadı, umudu kırılmadı. Çünkü, “Türklük gurur ve şuuru ile İslam ahlak ve fazileti”ne inanan Türk milliyetçiliğine, Türkeş’in Dokuz Işık doktrinine ve “Milliyetçi Türkiye”yi kuracağımıza olan inancımız tamdı. İnanmak, başarının yarısıdır. 

Şimdi 31 Mart 2019 Pazar günü yeni bir seçime gidiyoruz. İYİ Parti, bu seçime yine çeşitli dezavantajlarla gidiyor. Yüzde 95’i yandaşlaştırılmış medya İYİ Parti’nin haberlerini, adaylarını, mitinglerini göstermiyor. Başta Genel Başkan Meral Akşener olmak üzere İYİ Parti tehdit ediliyor. Partinin kuvvetli olduğu ve belediye başkanlığını kazanma ihtimali olan Manisa’da, İYİ Parti Milletvekili Tamer Akkal bir katakulli ile istifa edip AKP’ye transfer oldu. Mersin’de aylar öncesinden Belediye Başkan adayı olacağı açıklanan mevcut Başkan Burhanettin Kocamaz’ın adı İYİ Parti İl Başkanlığınca süresi içinde İl Seçim Kurulu’na verilmediği için aday gösterilemedi. Resmen bu iki ilde de içeriden vurulduk. Bunların muhasebesi, mutlaka 31 Mart’tan sonra parti üst yönetiminde yapılacaktır diye düşünüyorum.

Bütün bunlara rağmen İYİ Parti’nin 31 Mart 2019 Yerel Yönetim Seçimlerine, 24 Haziran 2018 Milletvekili Genel Seçimlerinden daha avantajlı girdiğini söyleyebiliriz. Bu dokuz aylık arada İYİ Parti Meclis Grubu, Meclisin en çalışkan grubu oldu. Halkımızın bir bölümü de olsa, bunun farkına vardı. CHP ile yapılan ittifak görüşmelerinde ise il ve ilçelerin paylaşımında iyiye yakın bir sonuç alındığını söyleyebiliriz. Bu seçimlerde yazılı medya organımız Yeniçağ gazetesinin yanı sıra Türkiyem TV adıyla bir görsel medya organımız da var. Sosyal medyayı daha etkin kullanıyoruz. 

Gençlik Kollarımız Türkiye çapında daha yaygın ve etkin bir teşkilatlanmayı gerçekleştirdiler. 24 Haziran’da milletvekili olma sevdasıyla il ve ilçe yönetim kurullarından çok sayıda istifalar olduğu için teşkilatlar yeterince varlık gösteremediler. Bu defa daha geniş bir katılımla sahada çalıştıklarını gözlemliyoruz. İYİ Parti, her ne kadar 24 Haziran-31 Aralık arasındaki 6 aylık Hazine yardımını alamadıysa da, 31 Mart seçimlerinden önce 2019 yılının birinci dönem Hazine yardımını aldı. Bu da seçim çalışmalarını olumlu yönde etkiledi.

AKP ile MHP’nin “Cumhur İttifakı”nın genel başkanları, maalesef kendilerinin dışındaki partilerin genel başkanlarına ve hatta seçmenlerine çok ağır hakaretler yapıyorlar. Sevgi dili yerine nefret dili kullanıyorlar. Hatta İYİ Parti Genel Başkanını hapse atmakla tehdit ediyorlar. Bu durum milli birlik ve beraberliği büyük ölçüde zedeliyor. Demek ki, işler iyi gitmiyor. Özellikle iki büyükşehiri kaybetme korkusu bir panik havası yaratmış durumda. Halbuki bir yerel yönetim seçimi yapıyoruz. İktidar değişmeyecek.   

31 Mart Seçimleri, 21. Yüzyıl Türkiyesi’nde kurulan ilk parti olan İYİ Parti’nin bir ölçüde geleceğini belirleyecek. Bu seçimde mutlaka başarı göstermeliyiz. Başarımız ülkemiz üzerindeki hesapları bozacak ve geleceğimizde söz sahibi olmamızı sağlayacaktır. Başarısızlığımız, pusuda bekleyen boşluk kollayıcıların ateşlerini hararetlendirecek ve Türklük düşmanlarını sevindirecektir. 

 Türk milletinin düze çıkması ve Cumhuriyet’ın kuruluş ayarlarına dönmesi, İYİ Parti’nin bu seçimlerden başarılı çıkmasına bağlıdır. Bunu unutmayalım. Başaracağımız inancıyla sandığa gidip oylarımızı verelim ve sandıklara sahip çıkalım. Trollerin ve provokatörlerin tuzağına düşmeyelim.