Kriz günleri ve güçlü Türkiye
Sayın Cumhurbaşkanı'mızın deyimiyle 17 yıldır iktidarda olan AK Parti ve kurulan hükümetler, metal yorgunluğun içine girmiştir. Yeni dünya düzeni toplumları büyük bir değişime zorlarken,herşeye rağmen, daha önceki dönemlerde de kriz dönemlerini atlatmış olan milletimiz ve devletimiz, Kovid-19 virüsü krizinin de üstesinden gelecektir. Tüm dünyada ekonomistlerin, bilim insanlarının ve stratejistlerin ortak görüşü yeni bir dünya düzeninin kurulacağı yönündedir. Bu kurulacak yeni dünya düzeninde, teknolojiden, tarıma, sağlık sektöründen, dış ticarete kendini geliştirebilen ve üreten toplumlar ayakta kalacaktır.
Bu kriz milletimizin her ferdinin farkındalıkla silkileneceği, üreteceği, yerli ve milli olana yönelmesi gerçekliğini ortaya çıkarmaktadır. Cumhuriyetimizin kuruluşunun ilk onbeş yılı sonrasında tarım ekonomisi ile bugünlere gelebilmiş devletimiz özellikle yanlış tarım politikaları sonucu daha çok organik tarımdan ziyade hobi tarımı dahil, yılın on iki ayı verim alınabilen ithal tohumlar ile özellikle seracılık tarımının önünü açmış ve çoğu yerde tarım arazileri ekilemez duruma getirilmiştir. İşte yaşadığımız bu kriz, sonunda herşeyi düzeltebileceğimiz bir fırsat olarak önümüze çıkmaktadır.
Üç tarafı denizlerle çevrili ve aynı anda dört mevsimi yaşayan başka bir dünya ülkesi yoktur. Ticaretten, balıkçılığa, tarımdan, tekstil ve endüstriye dünya standartlarının üzerine çıkması gereken ülkemiz, küreselleşen ve globalleşen dünya düzeninde bocalamıştır. Şimdi tamda bu kriz düzeni ve şekillenecek yeni dünya düzeninde silkelenmemiz ve kendi öz benliğimize dönmenin vaktidir.
Mevcut hükümet ya gyada değişim süreci sonunda gelecek yeni hükümet yeniden üretimle, yerli ve milli olana ağırlık verir, yerli yatırımcıya güvenir, aynı yanlış politikalara düşmeden global markalar yaratırsa ve tasarrufa giderse Türkiye Cumhuriyeti devletimiz şaha kalkar.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.