Türk, "İsmini şu anda netleştirmediğimiz bu oluşum, hem devletle, hem uluslararası ilişkilerde, hem siyasi partiler arasındaki diyalog konusunda tamamen Kürt halkını temsil edecek, onların isteğini dile getirecek" dedi.

Diyarbakır'da 15-16 Haziran tarihinde gerçekleştirilen, 'Kuzey Kürdistan Birlik ve Çözüm Konferansı'nda alınan kararların hayata geçirilmesi için Diyarbakır'da BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Genel Başkanı Ahmet Türk ve milletvekili bir toplantı gerçekleştirdi.

Toplantı öncesi Milletvekili Türk, yaptığı açıklamada, gün geçtikçe Kürt siyasi partileri, sivil toplum örgütleri arasında ciddi bir dayanışma, Kürt sorununun çözümü konusunda bir ortaklaşma gerçekleştiğini söyledi. Türk, "Kürt halkının bütün talepleri, bütün Kürdistani oluşumlar tarafından gündeme getiriliyor, ortaklaştırılıyor. Bugün eğer halkımızı demokratik mücadeleye ortak etmezsek yine kurumlarımız, siyasi partilerimiz arasında Kürt halkının geleceği açısından ortak bir çalışmayı gerçekleştiremezsek, başarı şansı çok az olur" dedi.

Türk, Öcalan'ın 'artık halkımız ne istiyor, halkımızın katkıları, bu süreçteki rolünün öneminin çok açık ifade edildiğini' söylediğini belirterek, "Halkımızın geleceğiyle ortak bir mücadele zeminini yaratmak konusunda büyük bir azimle bir konferansı gerçekeştirdik. Bir ortaklaşmayı sağladık. Bu konferansı bir iki günlük bir konferans olarak değerlendirmiyoruz. Konferansın taleplerinin gerçekleştirmek için bir kararlılık ortaya çıktı. 9 kişilik bir yürütme kurulu oluşturduk. Yine burada bir komite mi, meclis mi, komisyon mu nasıl değerlendirirsek değerlendirelim, bu hem devletle, hem uluslararası ilişkilerde, hem siyasi partiler arasındaki diyalog konusunda tamamen Kürt halkını temsil edecek, onların isteğini dile getirecek. Kürdistan konferansının iradesini Kürt halkının iradesi olarak değerlendireceğiz, bu çalışmaları değerlendireceğiz" dedi.

BU DÖNEM ÖZGÜRLÜK DÖNEMİDİR

Konferansa HAK-Par ve HÜDA-PAR'ın katılmadığını söyleyen Ahmet Türk, şöyle konuştu:

"İki siyasi partimiz o dönemde katılma imkanı olmadı. Yine bu arkadaşlarımızla birlikte çalışmayı esas alıyoruz. Onlarla yeniden diyaloglar oluşturacağız. Bizim isteğimiz hiç kimsenin dışarıda kalmaması ve Kürt mücadelesini ortak bir çalışma ile yürütmektir. Komisyonumuz oluşacak, yürütmedeki arkadaşlarımız katılım göstermeyen diğer arkadaşlarımızla diyalog kuracaklardır. Buradaki birliğimizin tamamını umut ediyoruz ki tamamlayacağız. Tabi ki Kürdistani konferans sadece Kürtlere hitap etmiyor, Kürdistan'ın diğer halkarını da bu toprağın sahibi olarak görüyoruz. Ermeniler, Süryaniler, Araplar, Mıhellemiler bu konferansın bileşenleridir. Demokratik zeminde siyaseti güçlendirecek bir çalışmayı yürütmek amacımız. Bunlardan bir meclis oluşturulacak. En kısa zamanda bu arkadaşlarımız bu çalışmaları sürdürecek. Biz bundan sonra ortak bir mücadele zemini oluşturacağız. Kürt halkının taleplerini hep birlikte haykıracağız, alanlara taşıyacağız. Artık bu dönem özgürlük dönemidir, halkların özgürleştiği bir dönemdir."

MÜCADELE UZUN SOLUKLU

Türk, her bireye, her partiye ihtiyaçlarının da olduğunu ifade ederek, "Bu oluşumu esas alacak bir mantıkla bütün siyasi partilerimiz, kurumlarımız o şekilde bir katkı sunacak. Onların aldığı kararlar hepimizi bağlayacak. Konferanstan sonraki ilk toplantımız. Oluşturacağımız komisyon bu arkadaşlarımızla yeniden görüşmeler yapacak. Kürtlerin adına taleplerini dile getirecek bir komisyon mu, meclis mi olur, bunu arkadaşlarımızla tartışacağız. Burada Kürt halkının beklentilerini, taleplerini kamuoyuna yansıtacağız. Kürt mücadelesi çok uzun soluklu bir mücadele. Kandil, Sayın Öcalan, meclis önemli bir aktör, siyasi partiler aktördür" diye konuştu.

Toplantı daha sonra basına kapalı olarak devam etti.