1. YAZARLAR

  2. Bahri YILDIZBAŞ

  3. Mina ve Kadınlar Günü...
Bahri YILDIZBAŞ

Bahri YILDIZBAŞ

ortakses.com
Yazarın Tüm Yazıları >

Mina ve Kadınlar Günü...

A+A-

Hani kendi mesleğim, görevim veya bazılarına göre işim olduğu için değil; 41 yıldır öğretmen olmaktan, çocuklar ve gençlerle aynı ortamları paylaşmaktan, insan olmanın gerçek değerlerinin farkında olarak yaşamaktan, onlardan öğrenmekten, onlarla üzülmekten, onlarla gülüp onlarla korkmadan gerçekleri konuşmaktan, kısacası onların içinde onlardan aldığım enerji ile büyümekten, yalancılığı bilmeden yalan konuştuklarını anladıklarında özür dileyecek kadar temiz kalplerinden, onların gönlündeki tertemiz mevkiden, samimi esprilerinden, doğaçlamalarından, kısacası adam olmaktan ve onların yanında olmaktan; hep mutlu oldum ve huzur duydum...

Hayat şartları, eğitim politikaları, yönetici ve şahsi hatalarımdan dolayı, bazen; çocuklardan ve gençlerden uzak kaldığım sürelerde, sanki bir yanım eksik gibi oldu. Açlık gibi, huzursuzluk gibi, mutsuzluk gibi, sevgi eksikliği gibi, saygı yoksunluğu gibi, üzülme ve gülme fukaralığı gibi, bitmeyecek nice gibiler gibi.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü programından sonra, liseli öğrencilerim sohbet için yanıma geldiler. Sohbetimizin başlangıcı elbette “Dünya Kadınlar Günü” ile başladı. Töreni sordum, neler anlatıldığını, neler yapıldığını ve nasıl geçtiğini. Gençlerin fikirlerini, düşüncelerini ve heyecanlı anlatımlarını soluksuz ve keyifle dinleyerek, ben de görüşlerimi belirttim. Ancak, 9. sınıfta bir kızımız vardı ki; heyecanına, anlatımına, duygularına, görüşlerine, konuya ve genel olaylara bakışına hayran kaldım. “Minacığım; anlattıklarını yazmak istersen ve ailen izin verir ise, senin yazını yayınlarım.” dedim.

O heyecanlı, tatlı ve güzel kızım Mina yazmaz mı? Hem yazısının özetini yazmış. Hem TUBİTAK yarışmalarında derece alan ikiz kardeşini sergiye götürmek için gelen, anne ve babasına detayları anlatmış. Aile eğitim konusunda çok duyarlı. Aynı zamanda marka patent uzmanları. Hem Norman Anadolu Lisesi hem de benim açtığım okulun patentini almamıza yardımcı olan kıymetli insanlar.

OLDUĞU GİBİ;

“8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü, gerçekten çok güzel bir gün. Kadınlarımız, her alanda başarılarını sergileyip; madenlerde, okullarda, iş yerlerinde ve daha bir sürü yerde kendi emekleri ile bir sürü şey başarıp, kendi ayakları üzerinde duruyor. Buna rağmen, emekçi kadınlarımızın emekçi kadınlar gününü kutlarken, aynı zamanda birçok şey yapabilecek gücü ve kapasitesi olup, bu kapasitesini kullanmayıp vaktini boşa geçiren kadınların da emekçi kadınlar gününü kutlanmasını doğru bulmuyorum.

Şu an 8 Mart Kadınlar Günü olarak kutlanan gün, biraz amacından sapmış gibi. Şu anki 8 Mart Kadınlar Günü sadece markaların şov ve prim yapmak için kullandığı bir güne dönmüş durumda. Tüm markalar bir anda 8 Mart’a özel indirim yapıyor, yeni ürünler çıkarıp bu bahane ile satmaya çalışıyorlar. Bu çok yanlış. Örneğin futbol takımlarımızdan biri 8 Mart’a özel olarak kadın futbol takımının maçını, kendi stadyumunda yaptı. Bu çok güzel bir davranış. Ama bunun sadece 8 Mart’a özel olarak yapılmasını doğru bulmuyorum. 

Eğer bir kulüp olarak bunu yapabiliyorlarsa, kadınlar gününe özel olarak değil, herhangi bir gün içlerinden geldiği için, kadınlarımızı 8 Mart dışında da ana sahalarda görmek istedikleri için yapmaları daha doğru olur diye düşünüyorum. 8 Mart gelince; her marka, herkes bir anda kadın haklarını savunuyor, her konuda kadınların yanında oluyor. Bir anda feminist oluyorlar. Madem herkesin içinde bu kadar kadın sevgisi var, 8 Mart dışında neredesiniz? Kadın cinayetleri işlenirken neredesiniz? Haklarımız yenirken neredesiniz? Çoğu kişinin içindeki kadın sevgisi sadece 8 Mart’a özel. Dün 8 Mart’ta kadınların yanında iken kadın haklarını savunurken bugün 9 Mart’ta niçin kadınlara hakaret ediyorsunuz? Eğer kadın haklarını savunuyorsanız, bunu sadece 8 Mart olduğu için bir günlüğüne yapmayın. Yılın her günü içinizden geldiği için yapın. İnanın bu daha samimi bir davranış.

Bu sebeplerden ötürü, şu an ki 8 Mart Kadınlar Gününe karşıyım. Çünkü; markaların ve insanların yaptığı davranışlar içten ve samimi gelmiyor. Eğer kutlanacak ise emekçi kadınlarımızın, yani hak eden kadınlarımızın gösteriş yapmak için değil, onların yanında olduğumuzu, onlara belli etmek amacı ile sadece; sade bir şekilde kutlanması taraftarıyım.” (Mina Burcu Özmen)

Ben mi? Canlıların; tek düzey yaşam şekillerinden, duygularıyla oynanmasından, yardım adı altında paylaşılan fotoğraflardan, kadınlar gününde veya farklı günlerde yardım adı altında lüks mekanlarda yemek partisi yapanlara, kıyafetlerine milyonlarca lira ödeyip şov yapan şarlatanlara, topladıkları bir entari, bir bot parası ile iki garibi giydirirken TV ve sosyal medyada boy gösterenlere, kısacası gereksizlik yaratan, gerçeklerimizden uzak, dünyadan bihaber olanlara; “ÖNCE İNSAN OLUN” diyorum. 

Yüreğine sağlık. Teşekkür ediyorum güzel kızım Mina...

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.