1. YAZARLAR

  2. Nurettin BÖLÜK

  3. Nisa suresi 85.ayete göre şefaat
Nurettin BÖLÜK

Nurettin BÖLÜK

ortakses
Yazarın Tüm Yazıları >

Nisa suresi 85.ayete göre şefaat

A+A-

                     

                Nisa suresi 85. Ayete göre şefaat

                Şefaat, (aracılık yapma) Müslümanlarda genel algı olarak; ahirette hesap günü, Peygamberin günahkâr Müslümanlar için Allah’tan yardım ve iyilik istemesidir. Halbuki Nisa/85’e göre esas şefaat dünyadadır. Bu konuda Nisa/85. Surenin meal ve tefsirini günümüze de uygulayarak yapmaya çalışalım.

                Nisa suresi 85.ayet: Kim iyi bir işe aracılık/şefaat yaparsa, onunda ondan bir payı vardır; kim de kötü bir işe aracılık yaparsa, onunda yaptığına denk bir payı olacaktır elbet. Allah her şeye gücü yetirir.

                Şefaat, çoğaltmak, artırmak, güç katmak, muhtaca yardım etmek, paylaşmak, yanına koşulmak, hidayete ermesine yardımcı olmak gibi anlamlar taşır.

                Şefaatle ilgili yukarıdaki anlamlardan hiçbiri olumsuz, kişinin ve toplumun zararına olacak şekilde kullanılmaz. Yani artırımlar ve yanında olmalar iyilik içindir. Şer kokan durumlarda şefaat/aracılık yapılması söz konusu değildir. Yapılırsa, karşılığı ecir değil ceza olur.

                Şefi, çıkmazdan kurtaran, destek verendir. Şefi/aracılık edenden istenen ise yaptığı karşısında kişiden veya toplumdan bir karşılık beklememesidir. Karşılık sadece Allah’tan beklenir. Bu şefaate, ‘’Şefaat-ı hasene’’ iyi şefaat denir. Bir de şefaat-i Seyyi’e vardır ki bu kötü şefaattir. Müslüman biri kötü şefaatten uzak durur.

                Basit örneklemeler yapacak olursak, geçimsizlik sebebiyle ayrılma durumuna gelen eşler arasını yardım ve destek yaparak bulmak, iyi şefaat olurken; hiçbir sebep yokken eşler arasına nifak sokarak bozmak, ayrılmalarına sebep olmak kötü şefaattir.

                Yine iki komşudan biri diğerinden evine yol ister. Komşu çeşitli bahaneler ileri sürerek yol vermez. Araya söz sahibi, nüfuzlu kişiler girerek komşunun yol almasını sağlarlar. Aracılıkları olumlu sonuç verdiği için aracı olanlar sevap alır. Tersi bir durumda yol vermeyene arka çıkanlar ise misli ile cezadan pay almış olacaklardır.

                Şefaat, nüfuzlu ve güçlü kişilerin hayırlı bir işte nüfuzunu iyi yönde kullanmasıdır. Uygulamalarda istenen budur. Zamanımızda bilhassa siyasi gücü, erki elinde bulunduranlar; devlet kadrolarında işe alımlarda yaptıkları aracılık, kişinin iyiliğine gibi görünüp sevap alma gibi görünse de adaletli olmadığı için, iyi bir işe kötü aracılık yapılmaktadır.

                Allah, Nahl suresi 90. Ayette ‘’Şüphesiz Allah adaleti, iyiliği, yakınlara bakmayı emrediyor…’’ derken; siyasi nüfuzlular, kendi yakınlarını ve partililerini işe almakta yarışmaktalar. Hiç kimse bir siyasinin kendi maddi gücüyle bir yakınına yardım etmesini, bakmasını yadırgamaz. Olması gerekeni yaptığı içinde takdir eder. Ama kamu görevi gören siyasetçinin, bürokratın, işe memur ve işçi alımlarında, ayetin başında belirtilen adaletle yaklaşması gerektiğini bilmesi gerekir.

                Aracı kişinin, Nahl suresi 90. Ayet, bana yakınımı bakmayı salık ediyor, ona göre alıyorum, siz Allah’ın ayetini inkâr mı ediyorsunuz? Deme hakkı yoktur. Çünkü: ayetin başında ‘’Şüphesiz Allah adaleti’’ ikazını yapmaktadır. Adalet kavramı içinde yakınlarıyla beraber herkes vardır. Herkesi adalet çizgisinde değerlendirebilirse, gerçek usulde aracılık, dolayısıyla iyilik yapmış olur. Adalet gözetilmeden yapılan bu iyilik, işe girene de şefaatçi olana da hayır getirmez. İşe giren de alan da büyük günah işlemiş olur. Çünkü, diğer tarafta hakkı yenmiş mağdurlar vardır. Ağlayanın hakkı gülene hayır getirmez.

                Ayrıca Nisa suresi 58. Ayet: ‘’Allah size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder…’’ buyurmaktadır. Demek ki adaletli yaklaşım da yetmemekte, adaletin yanında işin ehline verilmesi istenmektedir. Yani işe alınacak ihtiyaç sahipleri ve istekliler arasında en mağdur ve ihtiyacı olan aranırken, yapacakları işi en iyi yapabilecek; ehliyet sahiplerine öncelik verilmesi emredilmektedir. Ki işler en iyi şekilde yürüsün, sistemde ve üretimde aksaklıklar yaşanmasın, iş verenin veya kamunun işi en iyi şekilde görülsün.

                Tersi bir durumda aracılık yapanlar kötülükte payını alırken, hakkı olduğu halde mağdur olanların; gelecek planları, hayalleri yıkılmış olacaktır. İdare eden nüfuzlulara, siyasetçilere güvensizlik; gencin, ihtiyaç sahibinin ruh dünyasında olumsuz büyük yaralar açacaktır. Topluma küsecek, gelecekten ümidini kesecek, yeni atılımlarda aynı haksızlığı yaşayacağı inancıyla bunalıma girecektir. Aynı bunalımı ailesi da yaşayacak, geçimini sağlayacak bir iş bulamadığı içinde aile kurmak için eş, çocuk aramayı düşünemeyecektir.

                Bu durumun bir toplumda hele Müslüman bir toplumda uzun süre yaşanması, toplumda birlik beraberliği zedeleyeceği gibi insanlarda güven ve dayanışmayı ortadan kaldıracak, memleket savunmasını da zaafa uğratacaktır. Böyle bir durumda hakkı yenenler, işe girenler bulguru kuru olanlar kendi mallarını da savunsunlar deme noktasına geleceklerdir. Hatta idare edenler şekil ve söz olarak devamlı İslam dinini referans göstererek bu haksızlıkları yapıyorsa, bu durumlardan İslam Dini de algı olarak, toplumda zarar görecektir.

                Bu konuda Fussilet suresi 34. Ayet: İyilikle kötülük bir olmaz. Sen kötülüğü en güzel karşılıkla savmaya bak. O zaman göreceksin ki aranızda düşmanlık bulunan kişi sanki candan, sımsıkı bir dost oluvermiştir. 35. Ayet: bu güzel haslete ancak hakkıyla sabredenler erişebilir; buna ancak insani kemâl ve faziletten yana nasibi bol olanlar ulaşabilir.

                Allah bizleri ‘’İyiliği emredip, kötülüğü men edenlerden eylesin.

                Selam ve dua ile kalınız.

 

                Nurettin Bölük 26.02.2025

 

 

                              

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.