Sık sık Batı bizi kıskanıyor diyorlar ya!
Öğrenci yurt sayısında Almanya’dan bile iyi durumdayız diyorlar ya!.
Almanya’da 30 yıl önce öğretmenlik yaptığım Beden Würtemberg eyaletinin Braulingen şehrindeki öğrencilerime; "İş yerinizde konumunuz nedir, kaç Euro maaş alıyorsunuz, mazot ve benzin fiyatları nedir?” diye yazdım.
Bir de 3 yıl önce emekli olan birine A.K’ya: “Emekli olduğunda maaşın kaç Euro idi benzin ne kadardı?" diye yazdım. Üç isim de bende.
Önce emekliden başlayalım: "Emekli olduğumda 1.900 Euro alıyordum. Benzin 1.40 Euro idi. Sayın hocam hayırlı cumalar.”
Öğrencim:
M.S. “Hayırlı cumalar hocam! Ben büyük bir fabrikada depo görevlisiyim. Giriş- çıkış işlemleri, yükleme ve boşaltma gibi faaliyetlerim var. Maaşım vardiya çalıştığım için: 2.600-2.800 Euro. Benzin bu sıralar çok pahalı. Benzin: 1.70-1.80 arası oynuyor. Dizel de 1.40-1.50 arası oynuyor. Selamlar hocam.”
Öğrencim:
H.T: “Hocam benim konumum biraz farklı, ben Almanya’da ikamet ediyorum ama İsviçre’de çalışıyorum. Bölüm şefiyim ve çok şükür iyi maaş alıyorum. Benim aylık 6.000 Euro civarı. Benzinin fiyatı yaklaşık:1.70 olması lazım. Selamlar.”
Hesap bu: 3 Yıl önce emekli olan A.K bir aylık maaşı ile: 1.900:1.40= 1.357 litre/benzin alabiliyormuş. Bizim emeklilerin kulakları çınlasın.
Yorumu siz değerli okurlarıma bırakıyorum.
M.S ise halen çalışıyor ve 8 Ekim Cuma günü bir aylık maaşıyla: 2.700:1.45=1.862 litre benzin alabiliyor ve bu ara benzin çok pahalı diyor. Onunkinin ortalamalarını aldım.
H.T ise İsviçre’de çalıştığı ve şirket arabasını kullandığı için fiyatları kesin bilmemekle beraber doğru bir yaklaşımla 1.70 Euro olması gerekir diyor.
Bir hesap da onun maaşıyla yapalım: 5.500:1.70= 3.235 litre.
Bizi hesaplayalım mı?
Önce asgari ücretle başlayalım: 2.825.90:7.84=360 litre (Benzin fiyatı 8 Ekim günü Ankara pompa fiyatıdır.)
2/1'inde olan bir öğretmenin maaşı: 5.206 TL.
Bu öğretmenimiz ne kadar benzin alabiliyor: 5.206: 7.84= 664 Litre.
Eeeee! Emekliliği yaklaşmış bir öğretmen bile ancak bu kadar alabiliyorsa: Vah bize, yazık bize. Ölmüşüz de ağlayanımız yok!.. Bizim öğretmen de H.T’ye yaklaşık bir büyüklükte para alıyor ama ne yazık ki H.T’nin aldığı benzinin yanına bile yaklaşamıyor.
Şimdi Almanya bizi neden ve niçin kıskansın?
Bir başka tespit, pardon çelişki de: Tarım ve Orman Bakanı Sn. Bekir Pakdemirli buyurmuş:
"Türkiye, küçükbaş hayvan sayısında Avrupa’da birinci.. Büyükbaş hayvan sayısında ikinci".
Sn. Pakdemirli’ye sormayalım mı? Madem durum böyle de:
- O zaman niye en pahalı eti biz yiyoruz?
Hangisi doğru: mal sayında birinci olduğumuz mu, Almanya’nın bizi kıskandığı mı, ABD’den sonra en büyük büyümeyi gerçekleştirdiğimiz mi?
Doğrularda buluşmak ümidiyle!..
Esen kalınız...