Camianın kara bir yıl olarak ilan ettiği 2012 AK Parti'nin iktidara geldiği süre zarfında ek atama yapmadığı tek yıl oldu. Suni rakamlarla şişirilen MEB bütçesi ve personel giderleri camiayı ümitlendirmiş fakat çok geçmeden Şubat ayında küresel politikaların kurbanı olduklarını öğrenmişlerdi. Arkadaşlarımız ve Sendikalar bu yıl geçmiş yıllarda verilen mücadelenin ve direnmenin kat be kat fazlasını sergilemişler taleplerini hükümete kabul ettirememişlerdi. Gaziantep'te vuku bulan 'Atama yoksa oyda yok!' hadisesi Başbakanın nefsine ağır gelmiş 'Al o oy senin olsun!' cevabı ile şubat ataması defterini kapatmıştır. Halbuki bizler; Başbakandan, 'Savaş meydanında yüzüne tüküren düşmanı seni kinim için öldürmeyeceğim.' diyen H.z Ali(R.A)'in asalet ve inceliğini beklerdik, olmadı...
Atama bekleyen öğretmenler
ATAMA BEKLEYEN ÖĞRETMENLER SENDİKACILIĞI ERKEN ÖĞRENDİ
2012 yılı içerisinde yaşanan sıkıntılar ek bir atamanın yapılmamasıyla son bulmamış bunun üzerine geç vakte kadar içeriği açıklanmayan alan sınavı da son derece amatörce bizlere dayatılmıştır. Bu da haliyle yeni mağduriyetler doğurmuş ve sadece öğretmen adaylarının puan ömrü iki yıldan bir yıla düşürülerek 2012'ye yakışır uygulamalar peşi sıra gelmiştir. Sınav sözleşmesinde yani başvuru formunda sınav geçerliliğimiz iki yıl şeklinde belirtilirken başvurular yapıldıktan bir süre sonra 6 Temmuz'da puan ömrü bir yıla düşürülmüş ve kazanılmış hak mağduriyeti doğmuştur. Bu yanlışlığı gerek Bakanlar Kurulu üyelerine gerek AK Parti MYK üyelerine defalarca anlatmamıza rağmen bir sonuç alamayıp son çare olarak yargı yoluna gittik. Avukatlarımızla birlikte hazırladığımız dava dilekçesini Danıştay 12. Daireye teslim edip özetle şu ifadelere yer verdik: 'KPSS'nin başvuru koşullarında yapılan değişiklikle puan ömrünün bir yıla düşürülmesi kazanılmış hak mağduriyeti doğurmuştur.MEB'in kendisine göre gerekçesi olan alan sınavının, bazı bölümlere uygulanmamasına rağmen, alan sınavı gelmeyen bölümlerinde puan ömrü bir yıla düşürülmüş MEB bir kez daha tutarsızlık örneği sergilemiştir.' diyerek vicdanlı bir hakime denk gelmenin hesabını yapıyoruz.
Halihazırda yürütülen çözüm süreci içinde hükümete yurdu savunmanın en ucuz yolunun eğitim olduğunu belirtmek ve Haziran ayında yapılacak olan bir atama ile hataların telafi edilebileceğini de vurgulamak istiyoruz.