Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli Merkez Yönetim Kurulu Toplantısı sonrasında yazılı basın açıklaması yaptı. TBMM’ye başörtüsüyle gelmek isteyen kadın milletvekillerine peşin ve ön yargıyla tavır alınmaması gerektiğini ifade eden Bahçeli,
"TBMM’ne başörtüsüyle gelmek isteyen kadın milletvekillerine peşin ve ön yargıyla tavır alınması, hele ki, Meclis’in hukukuna sahip çıkılacağının iddia edilerek gerekçe oluşturulmaya çalışılması tam bir ahmaklık ve gerilim yanlısı politikacı acizliğidir. Başörtüsü meselesi mutabakat ve anlayışla, hoşgörü ve diyalogla çözülüp bitirilmesi gerekirken, iktidar ile ana muhalefet arasında düelloya neden olması, eskide kalan tartışmaların tekraren yüzeye çıkması kimseye bir şey kazandırmayacaktır. TBMM’nde yeni bir kriz ortamının doğmaması, bildik kavga ve çatışma görüntülerinin verilmemesi konusunda tüm siyasi aktörler duyarlı ve sorumlu hareket etmek mecburiyetindedir. AKP ile CHP arasındaki kayıkçı kavgasına, sonu gelmeyen kör dövüşüne başörtüsünün tekraren konu olması her şeyden önce utanç vesikasıdır" dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin yaptığı yazılı açıklamalanın satır başları şöyle ;
"KİMİN NASIL GİYİNECEĞİNE SİYASETİN HÜKÜM VERMESİ İLKEL BİR TUTUM"
"AKP’yle birlikte Türk milletine hazımsız ve kindar çevreler mevkii ve statü elde etmekte, rütbeleri yükselmektedir. Toplumsal bünye kutuplaşma dinamikleriyle yarılmakta ve yaralanmaktadır. Özellikle başörtüsü üzerinden sürdürülen polemiklerin, iki karşıt blokta mevzilenen miadı dolmuş siyasi tezlerin milletimizin aklıyla, irfanıyla ve tercihleriyle oynadığı açık bir gerçektir. İki taraflı sürdürülen siyasi istismar inançlı ve samimi kardeşlerimize büyük haksızlığa meydan vermektedir. AKP ile CHP arasındaki kayıkçı kavgasına, sonu gelmeyen kör dövüşüne başörtüsünün tekraren konu olması her şeyden önce utanç vesikasıdır. Kimin nasıl giyineceğine, inancı gereğince nasıl davranacağına siyasetin hüküm vermek için pozisyon alması toplumsal barış ve uzlaşma açısından talihsizlik, aynı zamanda da ilkel bir tutumdur."
"SİYASİ AKTÖRLER DUYARLI VE SORUMLU HAREKET ETMELİ"
"TBMM’ne başörtüsüyle gelmek isteyen kadın milletvekillerine peşin ve ön yargıyla tavır alınması, hele ki, Meclis’in hukukuna sahip çıkılacağının iddia edilerek gerekçe oluşturulmaya çalışılması tam bir ahmaklık ve gerilim yanlısı politikacı acizliğidir. Başörtüsü meselesi mutabakat ve anlayışla, hoşgörü ve diyalogla çözülüp bitirilmesi gerekirken, iktidar ile ana muhalefet arasında düelloya neden olması, eskide kalan tartışmaların tekraren yüzeye çıkması kimseye bir şey kazandırmayacaktır. TBMM’nde yeni bir kriz ortamının doğmaması, bildik kavga ve çatışma görüntülerinin verilmemesi konusunda tüm siyasi aktörler duyarlı ve sorumlu hareket etmek mecburiyetindedir"
"AKP’NİN BAŞÖRTÜSÜNÜ MALZEME YAPAN KURNAZLIĞI"
"AKP’nin başörtüsünü malzeme yapan kurnazlığıyla, CHP’nin başörtüsüne soğuk bakan yanlışı yeni sorun ve anlaşmazlıklara fırsat vermemelidir. TBMM, milletimizin her değerini, her beklentisini ve her ihtiyacını karşılayacak ve cevaplayacak tarihi birikim ve özelliklere fazlasıyla sahiptir. Bu itibarla başörtüsüyle Meclise gelinmesini kayıp olarak görenlerle, zafer kabul edenlerin şu günkü hassas ortamda Türkiye’yi daha fazla yormamaları, gerginliklere mahkûm etmemeleri lazımdır. Zaten yeterince sorunumuz vardır ve Türk milleti adeta dert ve sıkıntı merkezine dönüşmüştür. Hayatın her alanı sancılı ve hasarlıdır. Milli ve manevi değerler en üst perdeden tahrip edilmektedir. Türklük AKP’nin siyasi ve psikolojik işkencesi altında olup, eziyet ve baskı görmektedir. Millet AKP’nin bölücü operasyonu altında can çekiştiğinden çok zor ve çaresiz bir vaziyettedir."
"AKP İLE BİRLİKTE TÜRKİYE YIKIMIN SON DURAĞINA GELMİŞTİR"
"Terör örgütü PKK, AKP’yle birlikte zaman kazanmakta, güç takviyesi yapmakta, meşruiyet açığını kapatabilmek adına ihanet pazarlığının tüm fırsatlarını değerlendirmektedir. Türk milleti çetin günler yaşamakta, aklın ve hayalin almayacağı yanlış kararların kurbanı olmaktadır. AKP’yle birlikte Türkiye yıkımın son durağına gelmiştir. Hükümet milli ve manevi değerlere tamamen yüzünü dönmüş durumdadır. Göstermelik adımlar, yarım yamalak icraatlar, istismara dayalı teklifler, inkarcı ve reddiyeci tavırlar zaman kaybına neden olmanın yanında, milletimizi oyalamanın ve aldatmanın bir aracı olarak da vicdansızca kullanılmaktadır. AKP hükümeti her alanda fiyasko ve iflasa yol açmaktadır. Özellikle dış politika tamamen ülkemizin aleyhine sonuçlar vermektedir."