• Biraz önce, İzmir’de yaşayan ve çocukluğumuzun oyunlarını birlikte oymadığımız arkadaşım, paylaşımlarımı çok beğendiğini ve hangi partiyi tuttuğumu sordu.
Sevgili Ali: “Partiler sağlıklı işlerlerse, demokrasi süreçlerinin yapısında rol oynamalarına saygı duyarım ve birey olarak sorumluluklarımı yerine getirmek için çaba harcarım. Değillerse, hepsinden uzak durur; aktivistlik, vatandaşlık, birey duygularımın sosyal sorumlulukları, eğitimci kimliğim, toplumsal uzlaşı fikirlerimi yazarak, insanların duyguları ile duygularıma tercüman olmaya çalışırım.” dedim.
• “Öğretmenlik ve eğitim yöneticiliği yaptığım kırk yıllık sürede hiç bir partiye hizmet etmedim, partinin adamı olmadım ve kapısından içeri girmedim. Hangi parti meşru olarak iktidara geldiyse, aile ve devlet terbiyemle, devletime, insanıma, çocuklara, gençlere, yetişkinlere ve paydaşlarıma hizmet etmekten keyif aldım, mutlu oldum ve çok çalıştım.”
Tatmin olmayınca; “Üç partim var.” diye devam ettim.
— “Haksızlığın, Hukuksuzluğun, Hırsızlığın, Adaletsizliğin, Ahlaksızlığın Ve Yalancılığın muhalefetiyim.”
— “Allah’ın ve Muhammed’in söylediklerini dinlerim, Atatürk’ün fikirlerinin hayranı, cumhuriyet, özgürlük ve barış sevdalısı, vatanperver bir öğretmen ve emekliyim.
— “Ailemin, öğrencilerinin, dostlarımın, sevginin, saygının, doğanın, hayvanların ve Fenerbahçe’nin aşığı, garip, bilge, merhametli ve duygusal rahmetli bir insanın oğlu, bir İNSANIM!..
SADİBÖP: Aile, İnsan, Doğa, Demokrasi, Barış, Özgürlük ve SEVGİ Partisi
“Konuşma çalış, söyleme yap. İlk emir ‘oku’ ki, gerçekleri bilesin. Okumadan bilgi satarsan, sattığın bilgiler yanlış ve yalan ise, dünyayı kendine ve çevrene cehennem edersin.”