HDP'li Diyarbakır, Mardin ve Van Büyük Şehir Belediye Başkanları terör örgütü PKK ile işbirliği içinde olmak suçlamasıyla görevlerinden uzaklaştırılmış ve yerlerine kayyum atanmış.
Bilmeyenlerde HDP'nin sanki sadece bu üç belediye başkanının PKK ile içli dışlı olup işbirliği yaptığını diğerlerinin ''sütten çıkmış ak kaşık'' olduğunu düşünecek.
Allah da biliyor kulda, istihbarat örgütleri de biliyor sade vatandaşta ki HDP, PKK'nın Türk siyasetinde PKK Terör Örgütü'nün uzantısıdır ve HDP nin Eş Genel Başkanlarından tutun sıradan üyelerine kadar hepsi bir şekilde PKK ile işbirliği içerisindedir. Bunu bilmek için özel bir istihbarata gerek yoktur, zaten adamların hepsi bunu çekinmeden söylemektedirler.
Bu HDP TBMM'de altmış küsür milletvekiliyle temsil edilmekte midir? Evet, edilmektedir.
Yani altmış küsür PKK bağlantılı milletvekili bölmeye çalıştıkları devletten her ay maaş almaktadır.
Bu HDP'nin mecliste Meclis Başkan vekili ve meclis katip üyeleri var mıdır? Evet, vardır...
Yani HDP'li bazı milletvekilleri bölmeye çalıştığı devletin altına çektiği kırmızı plakalı makam arabasıyla gezmektedirler.
Bu HDP'ye genel seçimler öncesi bölmeye çalıştıkları devletin kasasından 92 milyon TL hazine yardımı yapılmış mıdır? Evet, yapılmıştır.
Bu yardım her yıl ve her seçim dönemi yapılacak mıdır? Evet, yapılacaktır.
Bu HDP'lilerin 'Sayın' diyerek saygıda(!) kusur etmedikleri bebek katili Bölücü başı Apo seçimlerden önce hükümet tarafından makamında (!) ziyaret ettirilmiş yazdığı mektup TV'lerde okutulmuş mudur? Evet, okutulmuştur.
Bu HDP'lilerin yan kuruluşu oldukları PKK'nın bir zamanlar lider kadrosunda olan ve yüzlerce Mehmetçiğimizin şehit edilmesinde baş aktör olarak rol alan terörist Osman Öcalan'ı bu hükümet tarafından seçim öncesi bunların bölmeye kaktıkları devletin TV'sine çıkartılıp konuşturulmuş mudur? Evet, konuşturulmuştur.
Peki, bu ne perhiz bu lahana turşusudur ki hem seviyorsunuz hem dövüyorsunuz? Hem bir kısmını görevden alıyorsunuz hem bir kısmını Meclis'de ve diğer belediyelerin başında tutuyor ve bunlara maaş ve makam araçları veriyorsunuz.
Hem, bunlara temiz kağıdı verip seçimlere girmelerine izin veriyorsunuz sonra da 'Bunlar terör örgütüyle işbirliği içindeler' diyorsunuz.,
Hem 'Terör örgütüyle mücadele ediyoruz' diyor hem de örgütün elebaşılarını muhatap kabul ediyorsunuz...
Bütün bunları yaptıktan sonra 'Bize neden güvenmiyorsunuz?' diye soruyorsunuz. Biz, bu politikalarınızın neyine, nasıl güvenelim?
Beyler, terörle ve terör örgütleriyle mücadele kararlılık ister. Dik duruş ister. İstikrar ister.
Dün öyle bugün böyle yarına işimize nasıl geliyorsa o şekilde mantıkla terörle ve terör örgütüyle mücadele edilmez. Sadece insan,zaman ve kaynak israfı olur, o kadar.
senorhan16@gmail.com