Eskişehir’de katıldığı TEMA Vakfı binasının açılış töreni sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Batum, çözüm süreciyle alakalı yaptığı açıklamada, barış olmasını herkesten çok kendilerinin istediğini fakat şuanda yapılanın AKP, PKK ve BDP’nin işbirliği içinde bulunduğu ortak bir proje olduğunu söyledi. Hükümetin barış sürecini kendilerine anlatmalarını isteyen Batum, “Bu bir barış projesi falan değildir. İlk aşamasında insanlar şöyle ikna edilmek isteniyor. ‘Çocuklarınız ölmeyecek, sonunda şehitler olmayacak’ diye insanlar ikna edilmek isteniyor. Esasında gerçek anlamda bir ahlaksız işbirliği geçerli. Türkiye Cumhuriyeti’nde özellikle CHP’liler ve diğer partiler insanların ölmemesine, barış olmasına, askerimizin ölmemesini gerçekten isterler. Neden isterler? Çünkü askere gidenler bizim çocuklarımız. Siz Başbakan’ın çocuklarının askerlik yaptığını, siz Bülent Arınç’ın çocuğunun askerlik yaptığını ve Güneydoğu’da yaralandığını duydunuz mu? Hayır. E o zaman zaten orada gazi olanlar, orada çarpışanlar, orada hayatlarını kaybedenler sizlerin, bizlerin, halkın çocukları. Dolayısıyla barış olmasını herkesten çok biz isteriz. Ama ne barışı bu, çok net söylüyorum. Bu bir AKP, PKK ve BDP işbirliğidir, ahlaksız bir işbirliğidir. Bunun da başında kimse kusura bakmasın Amerika Birleşik Devletleri vardır. Biz o yüzden bu ahlaksız işbirliğine bütün Cumhuriyet’i seven insanlar gibi CHP değil sadece karşıyız. Biz diyoruz ki, ‘Gelin buraya gerçek olarak ne istiyorsunuz anlat.’ Yerel yönetim diyorsun, uydurma bize. Ne istiyorsun söyle. Tek devlet mi olacak? Federasyon mu olacak? Türk ulusu olacak mı? Karşı mısın? Sen ne istiyorsun? Gel anlat. Ama böyle yapıyorlar. ‘Gelemeyiz ki anneler ağlamasın’ diyorlar” dedi.
Bülent Arınç bir figürdür
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç için, “Bülent Arınç, ciddi, doğru olmayan şeylerin söyleneceği zaman bunları ağlayan bir suratın arkasına saklamak için kullanılan bir figürdür” dedi.
BÜLENT ARINÇ’A FİGÜR BENZETMESİ
Batum, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ı figüre benzeterek, AK Parti’nin içinde fikir ayrılıkları bulunduğunu öne sürdü. Batum, şöyle devam etti:
“Bu kadar önemli bir süreçte Karayılan çıktı hepimizin gözü önünde dedi ki, ‘Silah falan bırakmıyoruz, askeri disiplin içerisinde kararlılık içerisinde çıkacağız, Güney Kürdistan’a gideceğiz’ dedi. Aynen bunları söyledi, biz uydurmuyoruz. Ve ‘Asker falan çıkmasın karşısına misilleme yaparız, fena olursunuz. Oraya gideceğiz, sonra anayasa yapacaksınız, sonra Öcalan’a özgürlük vereceksiniz, sonra silah bırakmayı düşünürüz’ dedi. Akşamı Başbakan denilen kişiyle Bülent Arınç çıktı. Bülent Arınç’ı ciddiye aldığım için söylemiyorum. Bülent Arınç, ciddi, doğru olmayan şeylerin söyleneceği zaman bunları ağlayan bir suratın arkasına saklamak için kullanılan bir figürdür. Yani bir yerde yalan söyleyeceğiniz zaman gel diyorsun biraz ağla, anlat işte insanlar inanır sana diyorsun. O öyle biridir. Ama Başbakan da aynısını söyledi. Karayılan’ın dediğine, ‘Evet projemiz anlaştığımız güzel güzel gidiyor’ dedi. Akşam da AKP’nin önemli bir adamı çıktı Yalçın Akdoğan, ‘Hayır Karayılan yanlış söylüyor’ dedi. Şimdi basın mensupları haklı olarak şunu bile soramadılar. ‘Yahu bu kadar önemli bir konuda temel iki adam yanılıyor.’ Şimdi CHP’de böyle bir şey olsaydı ‘Allah CHP ikiye mi ayrıldı?’ diye patlanırdı. Yalçın Akdoğan, Başbakan ve Bülent Atınç, iki tane farklı şey söylediler. Neden soramadılar sevgili arkadaşlar? Çünkü olayı biliyorlar.”
“5-10 TANE AYDIN DENİLEN ADAMI ORTAYA ATIP KİMSE BİZİ İKNA ETMEYE ÇALIŞMASIN”
Açıklamasında akil insanları da eleştiren Batum, “Ben söylüyorum. Cumhuriyet’e inananlar sadece CHP’liler değil, bu Cumhuriyet’e inanan bütün insanlar, bu ahlaksız proje işbirliğini ne Tayyip Erdoğan gibi adamlara bırakırlar, ne Bülent Arınç gibi adamlara bırakırlar, ne AKP’ye bırakırlar ne de Amerika Birleşik Devletleri’ne bırakırlar. Sizde göreceksiniz, bizde göreceğiz. Böyle bizi kandırmak için 5-10 tane aydın denilen adam ortaya atıp, efendim biz analar ağlamasın istiyoruz, şehitler gelmesin istiyoruz falan diye bizi ikna etmeye çalışmasın. İlk önce o akil adamlar halkın karşısına gelsinler de onu bir anlatabilsinler. Böyle şaklabanlıklarla bu işler yürümez, bunlar ciddi işlerdir. Türkiye, İngiliz-ABD projeleriyle iş yapacak olsaydı zaten bu Kurtuluş Savaşı’nı yapmazdı” diye konuştu.