Şöyle seslenmişti Gazi Mustafa Kemal Atatürk çocuklarımıza:
“Küçük Hanımlar, Küçük Beyler,
Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, istikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.”
Çok şey bekliyoruz elbette geleceğimiz olan çocuklarımızdan. Bekliyoruz vatanını seven, millî değerlerimize sahip çıkan, Türk’ü Türk yapan gelenek ve göreneklerimizi bir sonraki kuşağa aktarabilen, çalmayan, çırpmayan, kamunun malını yandaşlara peşkeş çekenlere dur diyen, dürüst vatandaşlar olsunlar.
Tüm bunların olması için kendimize şu soruyu soralım: “Büyük hanımlar, büyük beyler çocuklarımıza rol model olabiliyor muyuz?”
Çocuklarımız hırsızlığın, dolandırıcılığın, yalancılığın, iftira atıcılığın prim yaptığı bir ülkede gelecekte nasıl istediğimiz özelliklere sahip bireyler olacaklar?
Ülkemiz gündemini, günlerdir meşgul eden tek bir konu var. “Reza Zerrab.”
On yaşındaki yeğenim sordu. Kim bu Reza Zerrab? Ne yapmış? Çok mu zengin? Nasıl zengin olmuş?
Düşünelim şimdi: Bu soruların cevabını on yaşındaki bir çocuğa vereceksiniz.
Andımızı okuturken “Türk’üm, doğruyum, çalışkanım! İlkem küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir...” dedirttiğimiz bu çocuğa.
Çocuk zihninde ne fırtınalar kopacak? Ne düşünecek bu çocuk? Demek ki zengin olmak için çalmak, dolandırıcı olmak gerekiyor...
Aklımızı başımıza toplamanın zamanı geldi de geçiyor demeyelim; geçti, geçmek üzere diyelim.
Bir de çocuk gözünden bakalım Türkiye’mizdeki yaşananlara. Onların olayları nasıl algıladıklarını, nasıl yorumladıklarını düşünelim. Biliyoruz ki şimdiki çocuklar harika! Hepsi medya ile iç içe. Ellerinde akıllı telefonlar.
Türkiye’mizin ışığı olacak çocuklarımız için bu gidişe bir dur diyelim. Her ideolojide, her inanç sisteminde çocuk özeldir, korunmalıdır.
Çocuklarımız için mücadele edelim. Yalancılarla, hırsızlarla, ülkem topraklarını satanlarla, millî varlıklarımızı talan edenlerle, onlara tacizde bulunup elini kolunu sallayarak gezenlerle, yeşil alanları iktidarın gücü ile ele geçirip beton yığını yapanlarla mücadele edelim.
Türkiye’mizin ümidi olan Sayın Meral Akşener’in öncülüğünde kurulan İYİ PARTİ çatısında geleceğe ümitle bakan çocuklar yetiştirmek için toplanalım.
İnanıyorum TÜRKİYE İYİ OLACAK!
Çocuklarımızın nasihatten çok iyi örneğe ihtiyaçları var.