Çav Bella

Bahattin AYHAN

İtalyan Folk Müziği. Özgürlük şarkısı. Yunanistan’da sol partinin yükselmesi ile birlikte popüler oldu. Şarkının sözleri şöyle:

Çav Bella

İşte bir sabah uyandığımda  
Çav Bella Çav Bella Çav Bella Çav, çav, çav
Elleri bağlanmış bulduğum yurdumun
Her yanı işgal altında
Sen ey partizan beni de götür   
Beni de götür dağlarınıza
Dayanamam tutsaklığa
Eğer ölürsem ben partizanca  Çav bella çav
Sen gömmelisin ellerinle beni   
Ellerinle toprağına
Güneş doğacak açacak çiçek Çav bella çav
Gelip geçenler diyecek merhaba
Merhaba ey güzel çiçek.

Bizimde vardır özgürlük şarkılarımız:
Örneğin ,

Dağ Başını Duman Almış gibi:
Dağ basını duman almış
Gümüş dere durmaz akar
Güneş ufuktan simdi doğar
Yürüyelim arkadaşlar
Bu gök deniz nerede var
Nerede bu dağlar taşlar
Bu ağaçlar güzel kuşlar
Yürüyelim  arkadaşlar.

Özetle özgürlük kaybedildiği zaman anlaşılır. Özgürlük mücadelesi ise, özgürlüğün elinden alındığında başlar. Yakın çağ Dünya Tarihi bunun örnekleri  ile dolu. Faşist Hitler, Mussolini, Franko, Stalin, Lenin ve diğerleri….

Özgürlük mücadelesi yeni kahramanlarda yaratmıştır. Che gibi. Türkiye’de de Gezmiş ve arkadaşları gibi. Özgürlüğü korumak için canlarını veren şehitlerimiz gibi. Hafıza-i beşer nisyan ile malüldür-"İnsan hafızasının eksikliği unutkanlığıdır"  Zaman zaman bu unutkanlıkları anımsamak, dile getirmek gerekir. Bunu kimler yapacaktır? Elbette ki eli kalem tutanlar, söz söyleme yeteneği olanlar yapacaklardır.

Arap Baharı dendi ve Bahar katliama dönüştü. Özgürlükler rafa kaldırıldı. Halk köleliğe mahkum edildi. Yerinden, yurdundan oldu. 2. Dünya savaşı sonrası Rusya’nın uyguladığı sürgünleri  günümüzde Suriye ve Irak’ta yaşanan sürgünler ve katliamlardan  hiçbir fark yok.

Ya Çin’in Uygurlara uyguladığı zalimliğe ne demeli. Öbür tarafta Amerikalıların Zencilere, İspanyolların İnka, Maya medeniyetlerinin temsilcileri yerli halkları katliamına ne buyurulur.

Tunus Arap Baharı sonrası, faşizan, tutucu iktidara demokratik yolla hayır dedi. En son olarak da Yunanistan sağ iktidara güle güle dedi Avrupa için bir umut doğdu. Devam eder mi? Yoksul-Zengin arası uçurum derinleştikçe bu devam edecek ve yaygınlaşacaktır. Bunun için kahin olmaya gerek yok. Global ekonominin sık boğaz ettiği ekonomilerin uygulandığı ülkeler bir biri ardı sıra seslerini yükselteceklerdir. Gelir eşitliği ve özgürlükleri için mücadele vereceklerdir şüphesiz. Birini zengin diğerini fakirleştiren yönetimler arka arkaya çökmeye mahkumdur. Ne zaman ki bu fark ortadan kalkar ben fakirsem ve herkes fakirse veya tersi zenginsem herkes zenginse  işte o zaman ilahi adalet tecelli etmiş demektir. Özgürlükler içinde aynı şeyleri söyleyebiliriz.

Birkaç satırda Türkiye için yazalım:
Hal i pür melali-bir şeyin can sıkıcı, dertli ve biraz da utanılması gereken durumunu ifade etmek, gözler önüne sermek (Uludag sözlük).Türkiye’nin durumunu gözler önüne seren bir tümce.

Fazla bir şey söylemeye gerek yok. Yasaklar, baskılar, tutuklamalar, sürgünler , dışlamalar, ötekileştirmeler….

Çav Bella, Çav Bella