Denizli'nin travertenleriyle dünyaca ünlü Pamukkale suyunun çıktığı fay hatlarından sızan karbonmonoksit gazı nedeniyle o dönemde ’Cehennem Kapısı’ olarak adlandırılan Plutonium Bölgesi ortaya çıkarıldı.
UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Pamukkale’de bulunan Hierapolis Antik Kenti’nde çalışmalarda şimdiye dek bir çok önemli eser bulundu.
Önceki yıllarda bulunan Latince adıyla Plutonium olarak bilinen mağarada çalışmalar devam ederken, bu kez de yeraltı tanrısı kabul edilen Hades’e boğaların kurban edildiği mağara girişi ortaya çıkarıldı. Pamukkale travertenlerine giden yol üzerinde bulunan bu mağara yeniden inşa edilmeye başlanırken, meşhur beyaz travertenlerin bu mağaradan kaynaklandığını ifade edildi.
Cehennem Kapısı olarak adlandırılan tarihi kalıntılarla ilgili İl Özel İdare Müdürlüğü Hierapolis’ten Sorumlu Fahri Danışman emekli arkeolog Haşim Yıldız, bölgede Apollon adına bir tapınak ve kehanet merkezi olduğunu söyledi. Bu kehanet merkezinin altında geçiş kapısı olduğunu belirten Yıldız, "Hades, Yunan mitolojisinde ölüler ülkesinin tanrısıdır.
Bu kehanet merkezinin altında büyük bir fay kırığı var. Bu fay kırığından çok sayıda termal su çıkıyor. Bu termal suyun karbonmonoksiti bu çevrede bulunuyor. Bu yüzden çevrede bulunan bütün kuşlar bir süre sonra ölüyor" dedi.
Antik Çağ’da kişilerin ruhlarının Hades kapısından geçtiğine inanıldığını söyleyen Yıldız, "Bu kapıdan geçtikten sonra kayıkçı onu ölüler ülkesine götürürse o kişinin ruhu huzura erer. Bu kehanet merkezine geleceği öğrenmek isteyenler kurbanlarıyla gelirdi. Apollon Tapınağı’nın rahibi o kurbanı keser daha sonra burada var olan 24 harften birini çektirir ve harfin karşılığında tanrının kehanetini o gelen kişiye söylerdi" diye konuştu.
Kehanet merkezinin biraz ilerisinde bir üzerinde yazıt bulunan bir Plutonium bölgesi daha bulunduğunu ifade eden Yıldız, "Burada iki yıldır İtalyan kazı heyeti çalışmalarını sürdürüyor. Ancak bu bölgede çok miktarda karbonmonoksit gazı var. Burada kazı yapmak çok zor. Ancak belirli bölgelerin temizlenerek bu doğal mağaranın gelen ziyaretçilere açılması Pamukkale’ye olan yabancıların ilgisini artıracaktır" dedi.
Emekli arkeolog Haşim Yıldız 1982 yılında üç İngiliz vatandaşının bu mağaralara girdiğini ancak içerideki yoğun karbonmonoksit gazından dolayı hayatını kaybettiğini ve bu olaydan sonra o bölgeye duvar örüldüğünü sözlerine ekledi.