Toplumların içinden geçtikleri kritik süreçler vardır. Bu süreçlerde kendi istikballerini veya sadece küçük siyasi hesaplarını düşünenler siyasi tarihe defnedilirlerken, milletin geleceğini düşünen ve buna göre fedakarlıklarda bulunanlar ise tarihin şeref defterine yazılırlar.
CHP ile Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, son eylemleri ile her türlü övgüyü hak etmişlerdir.
Şimdi, CHP açısından düşünelim. Bize göre, Türkiye’nin bir sol partiye, bir sosyal demokrat partiye ihtiyacı vardır. Ancak, SHP’nin kaybettiği son seçimden bu yana Türk toplumunda sol söylemler karşılığını kaybetmiş durumdadır. Toplum, yapılan bazı hatalardan dolayı CHP ve sola sırtını dönmüştür. Artık bu hataların üzerinde durmaya, bunları eşmeye gerek yok. CHP Genel Başkanı bu durumu gördüğünden dolayı uzun zamandır partisini merkeze hatta sağa açmaya çalışıyordu. Bu amaçla muhafazakar seçmene hoş gelebilecek katılımları bile sağladı.
Ancak, muhafazakar seçmen yine de CHP’ye karşı soğuk duruşunu devam ettiriyordu. Ancak, milliyetçi seçmen ise alternatif olarak CHP’yi düşünmeye, CHP’lilerle aynı platformlarda bulunmaya başladı. Son referandum süreci ile taban kaynaşması gerçekleşti. Söylemler, hedefler, tutum ve tavırlar buluşmaya başladı.
Artık yapılması gereken HAYIR birlikteliğinde buluşan tabanların Cumhurbaşkanlığı seçiminde yine bir araya gelmeleriydi. Şimdi gereği yapılıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendi partisinden 15 milletvekilini İYİ Parti’ye göndermesi CHP kurumsal kimliği açısından kısa vadede büyük fedakarlık olsa bile uzun vadede ülke de sağlıklı bir sol partinin yaşaması ve tabanını zenginleştirmesine sebep olacaktır.
Köprülerin altından çok sular akacak, ülke bu tiranlık düzeninden elbet kurtulacak, zaman geçince CHP’nin yaptığı bu fedakarlık toplumsal hafızamızda çok olumlu bir iz bırakacaktır.
CHP bu hamlesi ile kendisine karşı konumlanmış olan “sağ-muhafazakar” toplumsal damar ve söylemin duvarlarında kuvvetli bir gedik açmıştır.
Şimdi, ileriye ışık tutalım. Türkiye’de yönetim değiştiğinde toplumun üzerine çöreklenen tek yanlı medya ve bürokrasi baskısı ortadan kalktığında muhafazakar görünümlü muktedirlerin devri bittiğinde Türk halkı yapılan ahlaksızlıkları, yolsuzlukları ve ihanetleri bütün çıplaklığı ile görecek ve aldatılmanın verdiği pişmanlıkla bu sefer gönlünde din istismarcılarına karşı geçilmez duvarlar örecektir.
Bu zamanlar yakındır ve bu zamanlar geldiğinde CHP’nin bugünkü eylemi çok büyük bir değer kazanmış, merkez-milliyetçi-muhafazakar seçmenin zihninde CHP’ye karşı vefa duygusu oluşmuş olacaktır.
Hülasa, CHP bugün attığı adım ile hem milli bir tavır almış, hem demokrasiyi kurtarmak için büyük bir fedakarlık yapmış, hem de partisinin önünü açmıştır.
Her üçü için de Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimine teşekkür ediyoruz.