Eldivan'ın kirazı, dosta gider birazı...
Ne zaman Çankırılıyım desem; "Haaa! Ankara Çankaya mı? Ankara'nın kazası mı?" sözlerini duydukça öfkeleniyor, üzülüyor, içerliyordum. Nasıl üzülmem kuruluş tarihi çok eskilere dayanan, Cumhuriyetimizin ilk illerinden biri olan Çankırı nasıl bilinmezdi?
Üzülmek yerine bir şey yapmak gerekti...
Bu yolda herkesin çapı çerçevesinde elini taşın altına sokması gerekmez miydi?
Çankırı'mızı bacasız sanayi turizme kazandırmak bu işin başında geliyordu bana göre. Böylelikle kalkınacak, özellikle kadınlar başta olmak üzere esnaf ve halka istihdam sağlanacaktı...
Ben de sanatta yoğunlaşmış, pek çok ilde ulusal ve uluslararası resim çalıştayı düzenlemiştim. Çocukluk yıllarımın yaz tatillerini yeşil ve şirin ilçesi Eldivan'da tatlı anılarla süslediğim Çankırı'da sanat çalıştayları yapabilirdim.
Benim de elimden gelen buydu!..
Dediğim gibi de yaptım.
Sırası ile Çankırı Vakfı'na, üç kez Selahattin İnal Güzel Sanatlar Lisesi'ne, bir kez de Ilgaz Belediyesi'ne uluslararası resim çalıştayını ilk kez ben yaptım... Birbirinden güzel başarılı çalıştaylarım çok ilgi çekti, beğenildi...
Sanatçı arkadaşlarım "Ne güzel memleketin varmış!" dediler, gururlandım...
Bugün artık kimi ilçelerde de yapılmaya başlandı. Ve ben bu konuda yolu açmanın, sanat çalıştayı ile Çankırı'mızı tanıştırmanın, benden sonrakilere öğretmenin ve önderlik etmenin haklı gururunu taşıyorum...
"İnsanın çocukluğu ana yurdudur." demişler. Benim de anayurdum Çankırı'nın şirin ilçesi Eldivan...
Annem oralı ve çocukken her yaz gittiğim bal gibi, mis kokulu kirazları ile ünlü yer... Çocukluğumun güzel anıları var her bir köşesinde... Orada da bir çalıştay yapma hayalim kalmıştı geride...
Eldivan'ımızın yetiştirdiği değerli gazeteci kardeşim Ahmet Çetinkaya'nın konuyu başkanımız Mustafa Lafcı'ya açması üzerine genç, dinamik, çalışkan, sanatsever başkanımız beni arayarak "Hocam bize de yapar mısınız?" diye sordu.
Seviniverdim... "Nasıl yapmam, hayalim bu benim." diye yanıtladım...
Arşimed'in dediği gibi şaka bir yana ama bu konuda
"Bana da yeterince uzun bir sopa ve sağlam bir destek versinler, dünyayı yerinden oynatayım."
Hemen karşılıklı çalışmalara başladık. Sanat danışmanımız Prof. Dr Tolga Akalın Ordu'dan, ben İzmir'den, Belediyemizin yazı işleri müdürü Atilla Teke bey Eldivan'dan çalıştık...
Ve Macaristan, Gürcistan, Azerbaycan, Nahçıvan, Kosova, Kore, Hırvatistan, Almanya, Avusturya, İran, Ukrayna, Kazakistan ve Türkiye 13 ülkeden 21 sanatçı buluştuk, bu muhteşem çalıştayı gerçekleştirdik.
Önce Eldivan'ımızı, eski evleri gezdik. Arkadaşlarım bayıldılar. Fotoğrafını çekerek tuvallerinde işlediler. O evler Eldivan'ımızın değeri. Umuyorum korunur, tarihe yenik düşmezler.
Ertesi gün Çankırı'ya gittik. Tuz Mağarası, Buğdaypazarı Medresesi, Çivitcioğlu Medresesi, Çankırı Müzesi, Büyükcami ve daha pek çok yerini gezdik... Yine de bitiremedik. Arkadaşlarım Tuz Mağarası'nın yer altında bu kadar büyük bir oluşumuna hayret ettiler. Çankırı Müzesi'ne ise hayran kaldılar. Çankırı'nın tarihi çağlar öncesine dayanıyormuş. Milyonlarca yıl önce burası bir iç deniz ve sonrasında büyük ormanlık alan olmuş. Müzede ayı balığından, zürafaya, file, Anadolu kaplanına kadar pek çok fosil bulunuyor. Modern bir müze ve canlandırmalar, belgesel gösterimler ile anlatılıyor. Mutlaka görülmesi gerekenlerden bir yer...
Bülbülpınarı'nda canlı müzikli yere gittik bir akşam... Bulguru kaynattık, güzelleri oynattık...
Son gün de Alpsarı göletine pikniğe gittik. Muhteşem bir güzellikte günü bitirdik...
Genç, dinamik, çalışkan belediye başkanımız Mustafa Lafcı öyle güzel ağırladı ki ekibi ile birlikte, koca koca belediyelerin yapamadığını yaptı... tüm arkadaşlarım çok mutlu oldu ve muhteşem resimler yaptılar...
Çankırı'dan ve Eldivan'dan pek çok öğrenci geldi, gezdi... sanatçılarımızla tanıştı... sorular sordu... bilgilendi...
Elbet o ekipte yazı işleri müdürü Atilla Teke bey, şoförümüz Ramazan Aydoğan, benim canım kuzenim çalışkan ve herkesin sevgilisi muhtarımız Hüdaver Demirbilek, otel sahibi Volkan Ak, ajans sahibi Zeynep Akgül, Kubilay, Hediye ve diğer çalışan arkadaşlar el birliği ile... Canla başla çalıştılar... Yüzümü ağarttılar. Gurur duydum... Sevindim... Hemen yeni projeler düşünmeye başladım...
Başkanımız "Resmî sergi açılışımızı Eldivan Kiraz Festivali'nde yapalım" diyerek tüm arkadaşlarımı davet etti... Hepimiz sevindik. Çünkü daha gezilecek yerleri bitirememiştik...
Artık sanatçı arkadaşlarım kendi yerlerine döndüklerinde Çankırı'mızı, Eldivan'ı, Ilgaz'ı, insanımızın konukseverliğini, doğal, tarihi ve kültürel zenginlik ve güzelliklerimizi anlatacaklar... Eldivan'ımızın adı sanatla anılacak. O resimler bir müze oluşturulup sergilediğinde de pek çok turist görmeye gelecek...
Şimdi artık Çankırı'mızın diğer ilçelerinde de sırası ile hep olduğu gibi gönüllü ve gönülden çalıştaylar yaparak Çankırı'mızın ilçe ilçe tanıtımına katkıda bulunmak istiyorum...
Sanata, sanatçıya, ülkemizin, beldemizin tanıtımına ve turizme de katkı kondu böylece..
E daha ne olsun...
Başta belediye başkanımız Mustafa Lafcı bey olmak üzere bütün katılımcı sanatçı arkadaşlarıma ve emeği geçen herkese teşekkürler...