Büyükataman açıklamasında, "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin başkenti dururken Başbakan neden peşmerge başı ile Diyarbakır’da görüşmeyi tercih etmiştir? Diyarbakır’da görüşmeyi isteyen taraf hangisidir? Başbakan bu konuda bir an önce bir açıklama yapmalı, bu iddianın doğru olup olmadığını açıklık getirmelidir. Bu durum kabul edilebilir değildir. Bu durum karşısında artık milliyetçi-muhafazak?rım, fakat AKP’ye oy veriyorum, vatanseverim ama AKP’yi destekliyorum diyen kim varsa vaziyetini gözden geçirmeli ve kararını netleştirmelidir" ifadelerini kullandı.
MHP’liBüyükataman, "Başbakanlık kaynaklarından alınan bilgiye göre; şeklinde geçen haberlerde Başbakan Erdoğan, 16 Kasım’da, bazı eserlerin toplu açılışını yapmak ve toplu nikah törenine katılmak üzere Diyarbakır’a gidecekmiş. Erdoğan’ın, Diyarbakır’daki programı kapsamında IKBY Başkanı Mesut Barzani ile de Green Park Otel’de, saat 18.00’de, bir araya gelmesi bekleniyormuş. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin başkenti dururken Başbakan neden peşmerge başı ile Diyarbakır’da görüşmeyi tercih etmiştir? Kadim bir Türk diyarı Diyarbakır tarihte Akkoyunluların başkenti idi, şimdi Diyarbakır bölücülüğe mi başkent yapılmaya çalışılmaktadır? Barzani Türkiye’ye gelmeyi kendisi mi talep etmiştir, yoksa Türkiye Cumhuriyeti Barzani’yi Türkiye’ye davet mi etmiştir? Diyarbakır’da görüşmeyi isteyen taraf hangisidir?" dedi.
MHP’liBüyükataman, "Başbakan Erdoğan, Irak’ın kuzeyinden kardeşi peşmerge başı Barzani’yi, parti kongresine davet ederek şeref konuğu yapabilir. Onunla gurur duyduğunu partililerine söyletebilir, kendisi de gurur duyabilir. Ancak Türkiye Cumhuriyetinin teamüllerini ayaklar altına alamaz. Devletin teamüllerini ve milletten aldığınız temsil yetkisini, parti programlarınız ya da kongreniz ile karıştırmayın.
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin şerefini, izzetini hiçe sayamazsınız. Devlet içinde devlet kurmaya mı çalışmaktasınız ya da hayalini kurduğunuz federatif yapının zihinlerde alt yapısını mı hazırlamaktasınız? Başbakan bu konuda bir an önce bir açıklama yapmalı, bu iddianın doğru olup olmadığını açıklık getirmelidir. Bu durum kabul edilebilir değildir. Bu durum karşısında artık milliyetçi-muhafazak?rım, fakat AKP’ye oy veriyorum, vatanseverim ama AKP’yi destekliyorum diyen kim varsa vaziyetini gözden geçirmeli ve kararını netleştirmelidir. Ya çözüm adına çözülmeye, barış adına teslimiyete, özgürlük adına boyun eğmeye rıza gösterecekler; ya da artık gerçeklerin farkına varacaklardır. Ya ihanete gözünü kapatacaklar, zulme ortak olacaklar; ya da yurdum, bayrağım ve milletim diyerek asaletin ve onurun altında toplanacaklardır" dedi.