Gidenlerin ardından

İdris TÜRKTEN

(Bana İbrahim Gencer’i tek bir cümleyle anlat deseler söyleyeceklerim şunlar olurdu: “Nereye adam gibi adam arıyorsanız, İbrahim Gencer gibi birisini bulun.”)

Bir söz vardır çok beğenirim: “Ulu çamlar, fırtınalı vadilerde yetişirler.” Sözü söyleyen güzel söylemiş ama son yıllarda sevdiğimiz güzel insanları da nedense hep, fırtınalı kış aylarında birer birer ahrete yolcu ediyoruz.

İki yıl evvel 21 Ocak 2017 günü yitirdiğimiz Nihat Ağabey’i (Nihat Gürer) vefat yıldönümünde anmak için hazırlık yapıyorduk ki, iki yıl sonra aynı gün internete eski Bahçecik Belediye Başkanı İbrahim Gencer’in ölüm haberi düştü.

İbrahim Ağabeyin ismini (İbrahim Gencer), ilk defa 1977 yıllında duydum. Tüpraş Lisesinde öğretmenlik yaptığını ve çok iyi bir öğretmen olduğu gibi, aynı zamanda ülkücü-Milliyetçi olduğunu da yakın çevremdeki arkadaşlar övünerek anlatırlardı. Aynı zamanda birde Yarımca Lisesi'nde Müberra Öğretmen vardı ki, tanıyanlar kendisini, “erkek gibi kadın” tabiriyle tanımlarlardı. Yaşıyorsa kendisine Allah’tan sağlıklı uzun ömürler dilerim. Koskoca Körfez de(o gün için Tütünçiflik ve Yarımca henüz birleşmemiş, iki ayrı beldeden ibarettiler.) topu topu iki Milliyetçi Ülkücü öğretmen! Düşünün bir kere o günlerde bir ülkücü öğretmene, ülkücü bir polise rastlamak bizim için ne çok şey ifade ediyordu.

İbrahim Gencer, sonradan öğretmenlikten istifa edip İzmit Belediyesinde zabıta müdürü olarak göreve geldi. Rahmetli Necati Gençoğlu’nun belediye başkanlığı döneminde zaten hemen hemen daire müdürlükleri Ülkücülerden müteşekkildi. Bunlardan; Yazı işleri Müdürü Yahya Uray, Hesap İşleri Müdürü Ahsen Okyar, Park ve Bahçeler Müdürü Naim Polat gibi. Sonradan bu arkadaşlar belediyedeki görevlerinden her nedense peyder pey istifa edip ayrıldılar.

İbrahim Gencer sonradan Doğruyol Partisinden Bahçecik Belediye başkanlığına aday oldu ve kazandı. Kendisi Belediye Başkanı oluncaya kadar Bahçecik, diğer beldeler gibi sıradanlığını korurken, İbrahim Gencer geldikten sonra Bahçeciğin çehresi değişti. Vali İhsan Dede’ye varıncaya kadar İzmit’in bütün seçkinleri oraya taşındı, yani Bahçecik ayrıcalıklı bir belde statüsüne kavuştu. Ayrıca İbrahim Ağabeyin adı Kocaeli gazetelerince: “makam aracı kullanmayan Başkan” olarak anılmaya başladı.

Ayrıca kısa bir hikâyeyi burada anlatmadan geçemeyeceğim. İbrahim Ağabeyin babası vefat ettiğinde, kendi cenazesinde olduğu gibi, mahşeri bir kalabalık meydana geldi. Bu gelen kalabalığı gören Nihat Ağabey (Nihat Gürer): “Ya hu İbrahim, insan bu kadar mı dost kazanır kardeşim” demekten kendini alamadı. Ruhları şad olsun.

İbrahim Gencer’i tek bir cümleyle anlat deseler bana söyleyeceklerim şunlar olurdu: “Nereye bir adam gibi adam arıyorsanız, İbrahim Gencer gibi birisini bulun.”

---

Henüz İbrahim Gencer Ağabeyin vefatı güncelliğini korurken, Kenan Yılmaz kardeşimizi kaybettiğimizin haberiyle sarsıldık.  Gerçi uzun süredir rahatsızdı 20 gün kadar önce ziyaretine gittiğimizde, konuşması dahi zor anlaşılıyor, kelimeler ağzından neredeyse ezilerek çıkıyordu.

Kenan Yılmaz, 1975’te Kocaeli’ye geldiğimde ilk tanıdığım arkadaşlarımdan birisidir. O yıllarda dahi çevresi tarafından çok sevilen ve kendisine güvenilen biriydi. Sonradan da gördük ki, dışarıdan atanan her bürokrat, ilk önce gelir Kenan Yılmaz’ı bulurdu.

1977 yılında galiba Temmuz ayıydı, birçoğunu onun tanıştırdığı 30 arkadaşla Tütünçiftlik Büyük Ülkü Derneğini kurduk. Bu derneğin faaliyeti 12 Eylül 1980 darbesine kadar devam etti.

Tanıştığımız ilk günden vefatına kadar dostluğumuz hep devam etti. Bizler arkadaşları olarak ondan razıydık, Allah da, ondan razı olsun.