• Koltuklarına ve kolluklarına sarılmış, dünyadan soyutlanarak kendisi, ailesi ve bağlı olduklarının egosundan başka düşüncesi olmayan, sevmekten, sevilmekten ve haktan uzaklaşarak kraldan daha krallık taslayanlar var ki… Memleketin yönetiminde ve muhalefetinin koltuklarında oturduklarını unutmuş, koltuklara sarılmış, memleket meselelerini bizlerin çözmesini isteyeceklerdir.
• O makamlar, organlar, partiler, odalar, konfederasyonlar ve STK başkanlıklarından ayrıldıklarında, belki paraları ve akarları olduğu İçin, ekonomik anlamda rahat gibi görüneceklerdir. Geçmişte de olduğu gibi, şimdi de; ülkedeki tüm olumsuzlukların ve haksızlıkların sahibi olduklarını unutsalar bile, çevrelerinde selam verecek veya sohbet edecek hiç kimseyi bulamayacaklar. Hatta bir çoğu, bırak kimseyi bulamamak. Sustuklarından, aldıklarından, bilmem ne yaptıklarından, haksızlıklarından ve adaletsizliklerinden dolayı, toplumun içine bile çıkamayacak, yeni dünyanın sosyal medyasında dahi görünemeyeceklerdir. Bir de, mazlumların ahları ile vahlarının cezasını çekecek, çok ağlayacaklardır. Hiç acımayacağım.
“Kim olursan ol, memleketin, dostların ve çevrenle ol. Koltuklar makamdır; eskir, kırılır ve çürür. Gönüller ve memleket mevkidir; hatırlanır, sevilir, özlenir ve yeniden can olursun.”
• Umursamaz, çıkınını dolduran, keyfini yaşayan vurdumduymazlara zor gelmeyebilir ve önemsememiş olabilirler. Ülkemizin halinden, bazı konuşanlardan ve ekonomik gidişattan öylesine rahatsızız Kİ. Konuştuğum insanların çoğunluğu, bende dahil. Öylesine mutsuz ve zor durumdayız, anlatmakla bitiremem. 600 adet milletin vekili ile yüzlerce bürokrat nerede, nasıl uyuyor, vatandaşın yüzüne ve seçmenlerinin karşısına nasıl çıkacaklar.
"Yalakalık, bu topraklarda yetişen en iğrenç, zehirli bitki gibidir. Gübresi de; eziklik ve dalkavukluktur."
• Bir semt düşünün, 7 yüz bin lira olan eski bir dairenin fiyatını "kriz var" diye 2-3 milyona, 2 bin lira olan daire kiralarını 4-5 bin liraya çıkaran, yüzlerce daire sahibi ve konuşunca demokrasi dersi veren, mangalda kül bırakmayanlar. Ev sahipleri ile işbirliği yaparak hiç bir sorumluluğu olmadan, kira ve satıştan çok yüzde alan emlak danışmanlarının merhametine kalan bir ülke olur mu? Maaşların 6-15 bin olduğu bir ülkede, yeni yapılan site sayfalarında bir daire fiyatı 4-10 milyon TL., kiralar 6-15 bin TL. Bu daireleri kimlerin hangi paralarla aldığını, yıllardır böylesine haksız bir rant sistemi oluştuğu, bunların vergileri ve ‘nereden buldun’ ile geri alınması sonucu enflasyonun da, daire fiyatlarının eski haline döneceğine inanıyorum. Bu ülkede sadece 5 milyon insanın belirleyici ve üst varlıklı olduğunu, :20 milyonun ise çarklarının birlikte döndüğünü, bundan rahatsız olmadığını anlıyoruz. Peki; 62 milyonun hali ve durumu nasıl olacak?
• Saçmalıklardan, demeçlerden, tartışmalardan, kavgalardan, haksızlıklardan, özellikle devlet memurlarının işini bilenlerinden, devletin malı ile sermaye sahibi olanlarından, kına geldi. Çoğumuz düşünmekten, okumaktan, yazmaktan yorulduk. Kediler, köpekler, kuşlar, doğa, çocuklar ve gençler ile arkadaşlık yaparak, rahatlamaya çalışıyoruz.
• Çok üst görevlerde çalışmasına rağmen, memleketin her taşı için fedakarlık yapan, çıkınını doldurmadan çalışan ve emekliye ayrılanlara yazık DEĞİL mi? Onlar da; umursamaz ve merhametsiz bir lanet olabilirlerdi. Şükürler olsun, Allah sevgili kullarına haram ve haksız kazanç nasip etmemiş de, yokluğu ve emeklilikte bu kadar zorluğu kim nasip etmiş.
• Devlet hesap sormalı. Hz. Süleyman’ın, kuşun kanadını kıran dervişe verdiği ceza gibi: Sebep olanlardan hırkaları çıkarılmalı, kendilerine emanet edilen sahip olamadıkları veya olmak istemedikleri ve menfaat sağladıkları geri alınmalıdır.
"Devlet malından bir hırka bile aşıran, savaşta bile ölse şehit olamaz." Hz Muhammed (s.a.v)