İç Savaşın Eşiğinden Döndük

Bahattin AYHAN

Darbe girişimi tam olarak ortadan kalkmadan medyada değişik spekülasyonlar yapıldı. Zaman ilerledikçe durumun vehameti ve yapılan spekülasyonlar açıklık kazanmaya başladı. Türk demokrasisi istenmeyen saldırılar sonucunda yok edilmek istendi ve kan döküldü. Parlamentonun bombalanması demek demokrasinin bombalanması ile eş anlamlıdır. Geçmişteki darbe girişimlerinde güvenlik kuvvetleri üzerine ve rastgele alanlara bomba atılması görülmemiş bir olaydır. İkj defa bomba kullanılmıştır. Askerin polise saldırması, polisi bombalaması ve kendi mensuplarını kurşunlaması tarihimize ender görünen olaylardan biri olarak geçecektir.

Türk ordusunun mayasını bozan başkaldırıcılar, sonunda millete de baş kaldırmayı denedi. Görüldü ki tüm siyasi görüş sahipleri demokrasi şemsiyesi altında birlik oldu. Ayrık otları muhakkak ki vardır. Siyasi iktidar onları da zaman içinde temizleyecektir. Ayrık otlarını temizlerken yeni ayrık otlarının da oluşmasına olanak yaratılmamalıdır.

Cumhurbaşkanı çok isabetli bir tespitle "Böyle günler parti taassubu yapılacak, ideolojik saplantılarla hareket edilecek, meşrep ve görüş farklılıkları ön plana çıkartılacak, kişisel husumetlerle gözler karartılacak günler değildir. 15 Temmuz'dan itibaren Türkiye'nin tüm şehirlerinde, meydanlarında, sokaklarında her partiden, görüşten, hayat biçiminden vatandaşlarımız, iradesine, demokrasisine, geleceğine sahip çıkmak için aynı duyguyla, heyecanla, kararlılıkla bir araya gelmiştir."Ülkemiz tarihinde ilk defa bu çapta bir silahlı darbe teşebbüsü, bizzat millet tarafından engellenmiştir."

"Bir tarafta FETO’cu Terör Örgütü mensupları ve onları destekleyenlerin ülkemizi, milletimizi, geleceğimizi teslim almaya yönelik girişimi vardır, diğer tarafta ise iradesine, demokrasisine, istiklaline ve istikbaline canı pahasına sahip çıkan bir millet vardır. Darbe teşebbüsçüleriyle millet arasında gri bir alan oluşturmaya çalışanlar ise hükmen terör örgütü mensubudur. Çünkü ortada böyle bir tereddütlü alan yoktur. Yapılan teşebbüsün adı, vatana ihanettir."[1]

Metinden de anlaşılacağı gibi demokrasi düşmanları dışındakilere kucak açılmıştır. Beklenen ve olması gerek de budur. Maalesef bu arada aşırılık, taşkınlıklarda olmuyor değil. Siyasi iktidar halkın heyecanı diyerek tolerans göstermektedir. Bu toleransın sınırları aşıldığında durum nereye varır? Sorusu insanımızı tedirgin etmektedir. Hanefisi, Alevisi, Şafisi, Türkü, Kürdü olarak demokrasiye tam destek verilmiştir. Umarız gerçek suçlular ortaya çıkar ve cezaları verilir. Ön yargıdan uzak, birimiz hepimiz için olduğu unutulmadan geleceğe güvenle ve birlik içinde bakmamız gerekiyor.

Başkaldıranların Türk insanını ve Türkiye’yi nasıl gördükleri yavaş yavaş aydınlanmaktadır. Vatandaşına silah doğrultan asker olmuştur. Bu demek değil ki bütün ordumuz böyledir. Hayır ve asla. Güvenlik kuvvetlerimizi ordumuzu ve polisimizi yıpratıcı, tahrik edici konuşmalara izin vermeyelim. Onlar bizim askerimiz ve polisimiz. Değişim isteyenlere şu an için demokrasi yolu açıktır. Halkın tercihine kendilerini sunarlar, kazanırlar veya kazanamazlar. Yöntem budur. Bunun aksi Türk halkının felaketidir. Demokrasi mücadele ve korunmasında bugün olduğu gibi gelecekte de demokratik güçleri korumak, savunmak, desteklemek zorundayız. Aksi durum iç savaştır, kaostur, yok oluştur.

Demokrasi savaşında siyasi iktidarın yanındayız.

 



[1] http://aljazeera.com.tr/haber/onemli-bir-karari-aciklayacagiz