Termik santrallerin bacalarına filtre takılmasını üç yıl erteleyen yasa geçtiğimiz günlerde meclis genel kurulunda kabul edilmiş ve onaylanmak üzere saraya gönderilmişti.
Yasa tasarısı mecliste görüşülürken, AK Parti Kahramanmaraş milletvekili Mahir Ünal'ın beş ay önce söyledikleri ve yasa tasarısı görüşülürken söylediklerinin çelişmesi ile MHP Kahramanmaraş milletvekili Sefer Aycan'ın meclisteki basın toplantısında söylediklerinden sonra, mecliste yasanın geçmesine katkı sunması sosyal medyada bir çok kişinin tepkisine yol açmıştı.
Üstelik kendi arabasında bile kamu sağlığı adına sigara içme yasağı getirilmesi dile getirilerek yapılan sosyal medya paylaşımları iktidarı alaya alma noktasına kadar uzanmıştı.
İşte bu durumu gören Cumhurbaşkanı, yasayı onaylamadı ve tekrar görüşülmek üzere meclise iade etti.
Şimdi merak edilen; yasanın onaylanması için çaba gösteren bakan, AK Parti ve MHP Grup Başkan Vekilleri ile Kahramanmaraş milletvekilleri neler söyleyecek? Seçmenlerin karşısına nasıl ve hangi yüzle çıkacaklar?
Bu veto, aynı zamanda bir ilk. Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçildiği 2014 yılından bu güne kadar, kendi partilerinin meclisten geçirdiği yasa tekliflerinden hiç birisini veto etmemişti. Demek ki sosyal medya gücü ve kamuoyu baskısı bu sefer işe yaradı ve sonunda veto geldi.
Büyükşehir belediyelerini kaybetmeleri sarı öküz gibi olmuş, Sarı öküzü verdiler gerisi de gelecek gibi!
Önümüzdeki günlerde çok yeni uygulamalar ve tavizler göreceğiz. Çünkü papuç pahalılandı. Artık hiçbir seçim onlar için garanti değil.
Abbas yolcu!
***
Değerli dostlarım İYİ Parti'nin kurulması ve sonrasında oluşan Millet İttifakı iktidarın kimyasını bozdu. Kaybetmeye başladılar. Eskiden olduğu gibi istedikleri her şeyi istedikleri gibi yapamayacaklar. Kamuoyu baskısı bir çok konuda geri adım atmaya onları mecbur bırakacak. Belki de EYT'de bile geri adım atacaklar. Kendi içlerinde ve özellikle seçmen kitlesinde bile sorgulamalar başladı. Köşeye sıkıştılar.
Bu durum, eğer hata yapılmazsa İYİ Parti'nin önünü açıyor. AK Parti'den ve MHP'den kopan seçmenin büyük kısmının cazibe merkezi haline gelebilir. Genel merkez bunun farkına vararak il ve ilçe örgütlerini buna göre uyarmalı ve iktidar olma hedefine uygun yönetimler oluşturma talimatı vermelidir.
İYİ Parti'ye oy verenlerin ortak özelliğinin AK Parti iktidarına karşı olduğu gerçeği gözden kaçırılmamalı ve AK Parti ile asla bir iş birliğine gidilmemelidir. İYİ Parti AK Parti'ye oy vermek istemeyen eski ANAP, DYP, DSP seçmenlerini de mutlaka kucaklayacak tedbirleri almalıdır. Bunu da ilçe kongrelerinden başlamak üzere mutlaka başarmalıdır.
Unutulmamalıdır ki; tarih yapılan hataları ve yanlışları mutlaka kaydeder.
Kalın sağlıcakla...