İYİ Parti: 4. Yargı paketindeki ‘somut delil’ şartı tasarıdan çıkarılmalı

İYİ Parti Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanlığı, çocuklara yönelik cinsel istismar konusunda yaptığı yazılı açıklamada; "Çocuğa karşı cinsel istismar suçunu önlemek, ülkeyi yönettiği iddiasında olan siyasi iradenin boynunun borcudur" dedi.

Ülkemizde çocuklarımıza yönelik işlenen cinsel istismar suçu milletimizin kanayan yarası haline gelmiştir. Maalesef ki bu konuda yeterli önlem alınmadığı, denetim yapılmadığı gibi yargılama süreci de sağlıklı işletilmemektedir. Çocuğun cinsel istismarı suçunda son örneğimiz ise Elmalı’da yaşanan trajedidir. İki çocuğumuzun cinsel istismara uğradıkları adli tıp raporlarında sabit olmasına ve çocukların kendilerine uygulanan cinsel istismarı, uzman pedagog ve psikologlar eşliğinde resim çizerek anlatmalarına karşın, sanıklar hakkında tahliye kararı verilmiştir.

Adalet Bakanlığı’nın 2019 yılı verilerine göre, Türkiye'de "cinsel dokunulmazlığa karşı suç" kapsamında 49 bin 57 dava açılmış bulunmaktadır. Bu vakaların 22 bin 689’u, yani neredeyse yarısı ise çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturuyor. Yine Adalet Bakanlığı verilerine göre, 2012 ile 2019 yılları arasında çocuğun cinsel istismarı davalarında yaklaşık yüzde 29 artış görülmektedir. 2010-2019 yılları arasında ülkemizde çocuğa karşı işlenen cinsel istismar davalarının toplam sayısına bakıldığında, maalesef ki her gün, her yarım saatte bir dava açılmış bulunmaktadır. Adalet Bakanlığı, çocuğa karşı cinsel istismar vakaları hakkında 2019 yılından sonra veri açıklamayı kesmiştir. Basın ve adliyelerden takip edilebildiği kadarıyla ise 2019 ile günümüz arasında da bu suçlardaki artış aynen sürmektedir.

ÇOCUĞA KARŞI CİNSEL İSTİSMAR SUÇUNU ÖNLEMEK, ÜLKEYİ YÖNETTİĞİ İDDİASINDA OLAN SİYASİ İRADENİN BOYNUNUN BORCUDUR

Hükümeti, geleceğimizin teminatı çocuklarımızı koruma altına almak için gereken her türlü düzenlemeyi derhal yapmaya davet ediyoruz. Çocuğa karşı cinsel istismar suçunu önlemek, ülkeyi yönettiği iddiasında olan siyasi iradenin boynunun borcudur.

Hal böyle iken hükümet, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunduğu 4. Yargı Paketi Kanun teklifinde, çocuğun cinsel istismarı suçunda tutuklama yapılabilmesi için ‘somut delil şartı’ getirmiştir. Dünyanın bütün hukuk sistemlerinde, çocuğa karşı işlenen cinsel istismar suçlarında, ‘mağdurun beyanının’ esas alınması temel hukuk kuralıdır. Çocuğa karşı cinsel istismar suçlarında mağdur çocuğun, kendisine istismar yapıldığına ilişkin beyanatı, işlenen vakalarda buzdağının sadece görünen ucudur. Zira bu tip suçlarda mağdur çocuk, başına geleni ifade etmekten her zaman korkar ve çekinir. Hele de ülkemizdeki gelenek ve görenekler, ağır ailevi baskılar düşünüldüğünde, bir çocuk kendisine cinsel istismar uygulandığını açıkça ifade edebildiyse bu beyanı, hukukun ve hukukçuların, gözardı etmesi, esas almaması, ve çocuğu korumak yerine suçluyu koruyacak kuralların arkasına saklanması mümkün değildir. Bütün bu nedenler ile 4. Yargı Paketinde yer alan ‘somut delil şartı’, açıkça bu tasarıyı hazırlayan siyasi iradenin çocuğa karşı işlenen cinsel istismar suçlarında, mağdur çocuğu korumak yerine, suçlu istismarcıyı koruduğunu göstermektedir.

Adalet ve Kalkınma Partisini, milletimizin canı olan, korumanın her bir vatandaşın boynunun borcu olduğu çocuklarımıza karşı işlenen cinsel istismar suçlarında, suçlunun değil mağdurun yanında yer almaya çağırıyoruz. Yine Hakimler ve Savcılar Kurulu’nu yaşanan bu hukuksuzluklara karşı tavır almaya ve gereğini yapmaya davet ediyoruz.

İYİ PARTİ OLARAK SÖZ VERİYORUZ

"İYİ Parti olarak her bir çocuğumuzun hakkı ve hukukunu korumayı siyasi vazifeden ziyade vatandaşlık vazifesi olarak görüyoruz. Hükümeti, derhal gereğini yapması konusunda uyarıyor, 4. Yargı Paketindeki ‘somut delil’ şartını tasarıdan çıkarmasını ihtar ediyoruz.

Milletimizin teveccühü ile iktidar olduğumuzda ise hükümet olmanın gereğini yapacağımıza, cinsel istismar suçlarının önlenmesi için gerekli olan toplumdaki önleyici çalışmalara ağırlık vereceğimize, suçlunun yargıda en ağır şekilde hak ettiği cezayı alması için gerekli hukuki değişiklikleri yapacağımıza, cinsel istismar suçlarında iyi hal indirimi uygulamasını kanundan kaldıracağımıza, ‘Elmalı Davasında’ olduğu gibi çocuğa karşı işlenen cinsel istismar davalarında kimi zaman görülen  maalesef ki adeta suçluyu koruyan kararların verilmesinin ardındaki anlayışın değişmesi için var gücümüzle çalışacağımıza kamuoyu önünde söz veriyoruz."