İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığı’nın 2. Olağan Kongresi Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşti. Mevcut İl Başkanı Satuk Buğra Kavuncu ile Genel İdare Kurulu Üyesi Ersin Beyaz arasında geçen mücadelede Kavuncu 417 oy, Beyaz ise 254 oy aldı. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcıları, Milletvekilleri, Genel İdare Kurulu Üyeleri ve delegelerin katılımıyla gerçekleşen kongre Covid-19 salgınından ötürü seyircisiz gerçekleşti.
Salon giriş ve çıkışlarında termal kamera ile ateş ölçümü yapılırken katılımcılara maske ve dezenfektan dağıtımı da yapıldı. Kavuncu, 688 delegenin 417’sinin oyuyla yeniden il başkanı seçildi.
8 AYDA NELER YAPTI?
8 aylık görev süresince yaptıklarına değinen Kavuncu, şunları söyledi:
"Biz, toplumsal olaylara duyarsız kalmadık tepkimizi her platformda gösterdik. Kaz Dağları’nda yaşanan doğa katliamına, Emine Bulut cinayeti nezdinde bütün kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete, toplum sağlığı açısından büyük bir tehdit oluşturan sigaraya ve uyuşturucuya karşı mücadele ettik.
Kanal İstanbul gibi İstanbulumuzu etkileyen hayati meselelerde sesimizi çıkardık, aktif tavır aldık. Tutuklu gazetecilerin sesi olmaya çalıştık. Her ay büyük bir panel düzenleyerek kamuoyu oluşturduk, partililerimizi buluşturduk. Demokrasimizin dalgakıranları muhtarlarla buluştuk, dertlerini, sıkıntılarını dinledik. İlçe başkanlarımız ile muhtarlar arasında koordinasyon ve bağlantı kurarak ilgili ilçemizin sorunlarını, önerilerini ve taleplerini dinledik.
Avrasya Maratonu'ndan Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerine dek her meselede her platformda partimizi en iyi şekilde temsil etmeye çaba gösterdik. Genel başkanımızın katılımıyla başlattığımız üyelik kampanyası doğrultusunda İstanbulumuzun 39 ilçesinde dolaşan karavanlarla yerel ve ulusal medyaya sahip çıktık, düzenli röportajlar ve canlı yayınlar ile partimizin sesi olmaya gayret ettik. Bu arada söylemeden geçemeyeceğim başta YouTube, Twitch ve podcast olmak üzere birçok alternatif medya alanını kullanmaya özellikle önem gösterdik.
Bütün bunlardan bağımsız parti içi demokrasi kapsamında ocak ayında 39 ilçemizde başlattığımız kongre sürecini tamamlama ve 3 Mayıs gibi anlamlı bir günde il kongresini gerçekleştirme hedefini taşırken maalesef bütün dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgınıyla karşı karşıya kaldık.
Böylece seçimlerden hemen sonra kazandığımız ivmeyi parti içi demokrasi sürecine harcadığımız enerjiye ve pandemi döneminin durgunluğuna nakletmek durumunda kaldık.
“KADROYU DIŞARIDA ARAMAYIN”
"Ben İstanbul'da gerçekleştirdiğimiz bütün faaliyetlerden son derece memnunum ve hepsinin de arkasındayım” diyen Kavuncu, şöyle konuştu:
"Bundan sonrası, bu süreç gibi; zorlamalara maruz kalarak, zorunlulukları gözeterek, son dakikada alınan reaksiyonlara değil; doğrudan ve aktif aksiyonlarla, 3-4 yıl sonrasının planlamasıyla gerçekleştirilecek. Biz, günü kurtaran, gündeme göre değişen faaliyetlerden, politikalardan ve söylemlerden artık kurtulmalıyız.
Popülist vaatler, yalnızca maddi çıkar üzerinden kurulmaya çalışılan ilişkiler ve yaklaşımlara, AKP üzerinden zaten 18 yıl boyunca yoğun bir şekilde maruz bırakıldık. Artık, Türkiye'nin eski alışkanlıklarını değiştirmenin, cesur ve yeni olmanın vakti… Türkiye'de kurulu düzeni, değişmez denileni, statükoyu değiştirmek için yenilikçi, cesur ve genç bir hareket tarzı geliştirmemizin vakti… İşte bu yüzden İYİ Parti var…
Kuruluşundan bu yana her türlü statükoyla mücadele eden, var oluşunu bir mücadeleyle anlamlandıran İYİ Partimiz, bundan sonra da bu mücadeleye sonuna kadar devam edecek. Bunu gerçekleştirecek cesur ve dirayetli kadroyu dışarıda aramayın. O kadro burada, bu salonda.
YEREL SEÇİM VURGUSU
Kavuncu, İYİ Parti’nin hedeflerini şöyle anlattı:
* 2024 yerel seçimlerine şimdiden hazırlanmamız lazım. Türk siyasetinde yarının ne olacağı belirsiz; karşımıza, bizden kaynaklanmayan hangi faktörlerin çıkacağını bilemiyoruz. Buna rağmen, yerel seçimlere en iyi şekilde damgamızı vurmamız lazım. Bunun için de ilçe başkanlıklarımızın yardımı ve koordinasyonuyla, 39 ilçemizde bir çalışma başlatacağız.
* Bu çalışmayla, 2024'e kadar her ilçede bir belediye başkan adayı belirleyip, o ismi bir marka haline getireceğiz. Seçim zamanı geldiğinde, ilgili ilçede yaşayan halk, “Haydi” diyecek, “Artık adayınızı çıkarma vakti geldi.” Dava arkadaşlarımızı belediye meclis üyelikleri için teşvik edeceğiz.
* Partililerimize, belediye meclis üyeliğinin ne kadar kritik ve önemli olduğunu anlatacağız. Fakat önceliğimiz, 2024 yerel seçimlerine kadar tam kadro çalışmak, ilgili ilçede İYİ Parti markasını yaratmak ve yerel yönetimlerde, İstanbul'da İYİ Parti belediyeciliğini oluşturmak ve İstanbulluyu da İYİ Parti belediyeciliğiyle tanıştırmak olacak.
* Bizim somut ve net politikalar üretmemiz lazım. Gündelik değişimlere göre değil; aktif ve somut adımlarla hareket etmemiz gerekiyor. Bunun için, il başkanlığımızda mevcut bulunan komisyonları güçlendireceğiz ve ilçe başkanlıklarımızda oluşturduğumuz komisyonlarla il başkanlığımızı koordine ederek, politika üreteceğiz.
* Kısa, orta ve uzun vadeli olarak sınıflandıracağımız bu politikalarla İstanbul'un gündemini belirlemek istiyoruz. En az iki haftada bir, bu komisyonların sağladığı verilerle, basına yönelik kapsamlı açıklama ve raporlar sunarak, İstanbul'da İYİ Partimizin varlığını güçlü bir temsil yapısıyla, en güçlü şekilde hissettireceğiz.
FOTO: SÖZCÜ
Z KUŞAĞINI YAKALAMA HEDEFİ
* Bir diğer hedef, Z kuşağını yakalamak olacak. Bakın, 2023 seçimlerine kadar milyonlarca genç seçmen ilk kez oy kullanacak. Bizim bu seçmenleri mutlaka yakalamamız, onları tanımamız, anlamaya çalışmamız ve kaynaşmamız lazım. Öyle bir seçmen grubu ki; üzerlerinde çok az bir siyasi çalışma yapsak bize karşıt olabilirler.
* Çok hassaslar fakat radikal hale de gelebiliyorlar. Bu yüzden çok dikkatli olmamız, onları takip etmemiz ve tanımamız gerekiyor. Ben, tabii ki 3 tane Z kuşağı evlat sahibi olarak, bu konuda kendimi fazlasıyla geliştirdim ve çok değişik tecrübeler de edindim. Çocukları ve gençleri yakalayacağız.
* Fakat bu yakalama, iktidar partisinin yalandan “kanka” diyerek attığı tweetlerin gülünçlüğünde olmayacak. Onların sahip çıkılmaya ihtiyacı yok; tam tersine önlerinin açılmasına ve rahatlamaya ihtiyaçları var.
Gençleri yakalayacağız diye yapay bir role bürünmek çok anlamsız. Samimiyet ve anlayışa önem vermeliyiz. Bunun için kamuoyu araştırma şirketleri, sosyologlar, siyaset bilimciler ve gençlik derneklerinin de bulunduğu bir çalışma grubundan da görüş alarak hareket edeceğiz. Fatih'in, İstanbul'u fethettiği yaştaki torunları, yeniçağı ve dijitalliği yakalayacak.
EN BÜYÜK HEDEF
Ve tabii ki en büyük hedefimiz… İnşallah İYİ Parti İstanbul İl Teşkilatı, Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener'i, İstanbul'dan Ankara'ya gönderen teşkilat olma şerefine erişecek."