Farklı bir kıpırdanma var… Çok rastlandık türden değil !
Bu toplumda kolay kolay yaşanmadı bu hareketlenme.
Solun elitlerinin bir “loca” sı vardır. Oradan kolay kolay ayrılmazlar . Sağın elitlerinin de locası bellidir. Kime oy vereceklerini tahmin edersiniz.
Ederdiniz!
Mevcut manzara çok alışık olduğumuz bir durum değil.
Bir kesim sanıyor ki “İYİ Parti MHP küskünlerinin toplaşma yeri. MHP’den umudu kestikleri için oraya umut bağladılar.”
Evet aramızda MHP kökenli çok insan var. Onlarla olmaktan çok da gurur duyuyoruz.
Daha önce Akp’ye çalışan, o partiye oy veren ancak bugün Akp’ile bu ülkenin adım atamayacağını düşünen dostlar da var.
Chp’den umudunu kesenler de.
Hepsiyle birlikte olmaktan son derece mutluyuz. Her biri farklı değerlerle, birikimlerle geliyorlar.
Ancak daha önemlisi bugüne kadar siyasetle ilgisi olmamış, herhangi bir partinin teşkilatında çalışmamış insanların aramıza katılmış olması.
Bu kolay rastlanılan bir seçmen davranışı değildir !
Kendisini genelin dışına konumlandırmayı tercih etmiş, bu tercihinde ısrar eden, kolay kolay da konumundan kıpırdamayan bir kitle vardır ki yaklaşık %20’ye tekabül eder. Aktif siyasete girmeme tercihleri nettir, oy verme alışkanlıkları da stabildir. 20 yıldır kime oy veriyorlarsa aynı partiye oy verirler.
Veya sandığa gitmeme tavrını sürdürürler.
Bir sosyolog olarak siyaset ve onun topluma yansıması konusunda yeterince bilgiye sahiptim. Aktif olarak işin içine girdiğimde “Adada mahsur kalmış Robinson gibi hisseder miyim acaba ? Dur sıkışırsam kısa yoldan sıvışırım” diye düşünüyordum…
Meğer ada çoktan dolmuş…
Kendini yalnız hisseden, daha önce siyasete soyunmamış ve tercih olarak da özellikle uzakta durmuş çok insan benim düşüncem ve kaygılarımla aynı adaya çıkmış.
Parti kurmanın gerekçelerinden biri “mevcutların arasına alternatif olarak katılmak” tır.
Diğer seçenekte partiyi siz kurmazsınız. Zaten toplumda öyle bir haykırış vardır ki partiyi size elleriyle kurdurur! İhtiyaç had safhadadır!
Bizde siyasi hareketler genelde dikey yönlüdür. Yukarıda bir parti kurulur, ideolojisi ve programını yukarıdan aşağı enjekte eder…
İyi Parti’de işler sıra dışı yürüyor. Toplum sizden bir parti istiyor, parti programına da özgürlüklerin, parlamenter sistemin girmesini, insanların tercihlerinde özgür olmasını, “nefes alabilecekleri, diktatör tarafından yönetilmeyecek, OHAL yerine kanunların hüküm süreceği bir toplum” istiyorlar. Denge, kuvvetler ayrılığı, fren mekanizmalarının oluşturulduğu bir yönetim arzuluyorlar.
Sorunlu birinin başa geçip diktatörlüğünü ilan edeceği bir düzeni kimse istemiyor.
İYİ Parti sosyolojik bir fenomendir.
Dönemi içerisinde özel bir oluşuma ve yere sahiptir, sıra dışıdır.
Bugün parti üyelik başvurularına göz attık.
Psikologlar , sosyologlar, hukukçular, ev hanımları, işçiler, emekliler, mühendisler, aklınıza gelecek her meslek grubundan insanlar partiye üye olmak istiyorlar.
Bu genelde rastladığımız yukarıdan aşağı inen sosyal mühendislik örüntüsü değil !
Bu kez sosyal mühendislik, devleti yeniden şekillendirme talebi aşağıdan yukarı doğru yürüyor.
Toplum talebini dile getiriyor, yeni lidere karar veriyor ve kurallarını koyuyor !
Beklentiyi tepe değil, taban yaratıyor !
Önemli not : Gaziosmanpaşa İlçe Başkanlığı üye kayıtlarını açtı. İlçe sınırları içinde olan ve insanca yaşama talebi olan herkesi üye olmaya bekliyoruz !