İYİ PARTİ TOPLUMSAL PROJE PARTİSİDİR

Abdullah ALAGÖZ

Ülkemizde her olguyu proje adıyla linç etmeye çalışma bir hastalığa dönüştü. Bizde bu vesile ile üzerine basa basa bu başlığı kullanmayı uygun gördük. Ancak birilerinin hedeflediği gizli mahfillerin değil toplumun bağrından çıkan ve toplumla hemhal olma iddiasında olan İYİ PARTİ; sivil, demokratik toplumsal proje partisidir.

İdeolojik bağnazlıklarla insanların gruplaştığı, iletişimlerini adeta hiç kalmadığı, üslubun hakaret ötesi küfürle süslendiği bir süreçte toplumsal ruh sağlığımıza ŞİFA olacak üslubu ve sevgi diliyle toplumda yeniden milli birlik ve beraberliği tesis etmek için TOPLUMSAL İHTİYAÇTAN DOLAYI İYİ PARTİ kuruldu. Var olan partilerin, dili milletimizin fertlerini ayrıştırarak birbirinin kurdu haline getirdi.

Cumhurbaşkanının parti kongrelerinde en hassas milli konuları dile getirmesi mekân olarak uygun olmadığı gibi bununla yetinmeyip muhalefet partilerini ötekileştirme ötesinde hakaret etmesi milli birlik ve beraberliğe hizmet etmek değildir. Kullandığı kavramların anlamlarını bilime, akla, tarihi sürece uygunluğunu bile düşünmeden ideolojisine uygun olarak ifade etmesi sadece bilgi kirliliği değil toplumu yanlış algılara sahip olmaya zorlamaktadır. İlkokul kitaplarında bile millet nedir sorusunun cevabı bulunurken hala ütopik millet tanımında ısrar etmesi ve herkesi bu yanlış algıyı kabule zorlaması milli birlik ve beraberliğimizin tekamülü açısından çok düşündürücüdür.

Dün sözde çözüm özde ihanet sürecine karşı çıkanları nasıl linç etme hastalıkları depreştiyse bugünde siyasi ümmetçilik ütopyalarına uygun terminolojiyi kullanarak geçmişimizi hakir görerek (çömez devlet gibi) oluşturdukları hayali düzeni kabul etmeyenleri yine aynı mantıkla linç etmeye devam etmektedirler. Dün kendi elleriyle büyütüp canavarlaştırdıkları Fetö örgünün devleti sokağa düşürmesini değil o gün kendisini uyaranları Fetöcülükle suçlaması bilindik reis alışkanlığı olarak karşımıza çıkmaktadır.

Militarist, baskıcı, ötekileştirici ve aşağılayıcı dil sıradan konuşmalarına dönüştü. Böylesi bir dil ve üslup toplumsal ruh sağlığımızı derinden etkilemektedir. Saygı, sevgi, birlik- beraberlik gibi kavramlar bu beyler için yalanlarına, ihanetlerine ve gafletlerine ortak olmakla ancak anlamlı hale gelebilmektedir.

AKP’nin bu ötekileştirici dilini maalesef MHP ve CHP’de kullanmayı adet haline getirmiş durumda. AKP; ÖSO’yu Kuvayı Milliye’ye benzetirken CHP sözcüleri “it sürüsü “diyerek küfretmektedirler. Oysa her iki niteleme de yanlış ve abartılıdır. Hem Türk milletine hakaret var, hakir görme var hem de ordumuzla birlikte mücadele eden insanları bu nazik süreçte zorda bırakarak askerimizi tehlikeye atmak söz konusudur. MHP lideri konuşmaya zaten muhataplarına hakaret ederek başlamaktadır. Onu tartışmaya bile gerek yok.

Siyasi partilerimizin bu dil ve üslubu sürdürülebilir bir yöntem değildir.

İşte bu şartlar altında İYİ PARTİ toplumsal ruh sağlığımızı yeniden kazanmamıza vesile olmak için ülkede birlik ve beraberliğimizi pekiştirmek, arkadaşlık, komşuluk, vatandaşlık hukukunu yenden inşa etmek için adeta toplumsal ruh hekimlerinin görevini üstlenmiş durumdadır.