Bir yerel yönetim seçmenin herhangi bir isteğini neden dikkate almaz? Külfet yok, masraf yok. Zahmet yok. Biraz daha açık konuşayım. İzmir’de yaşayan Çankırılıların İzmir Büyükşehir belediyesinden bir dileği var. Yıllardır bu dilek neden yerine getirilmez. Yerine getirilmeyecekse neden “N’aayır, n’olamaz” denilmez?
İzmir’de yerleşik Çankırılıların İzmir Büyükşehir Belediyesinden isteği ne olabilir?
Efendim, Kemeraltı Kızlarağası İşhanı’nın yanında bulunan 906 sokak geçmişte “Çankırı Çarşısı” adıyla anılıyormuş. Dernek olarak istekleri “Sokağın adının değişmesi değil “906 Sokak” tabelasının altına "Çankırı Çarşısı" levhasının asılması” imiş.
Hatta “istekleri” değil, isteğimiz… Ben de Çankırılıyım. Bu isteği dile getiren İzmir Çankırılılar Derneği’nin üyesiyim. Ve bu levhanın oracığa asılmasını ben de can ve gönülden istiyorum. Başkan Aziz Kocaoğlu derneğimize geldiğinde söz vermişti. “Hani söz vermiştin ya… “Haydi başkan! Gün bugündür” diyorum.
Şu masumane isteğe bakar mısınız? Kaç zamandır sürüncemede bırakılacak bir konu mu? Dernek başkan yardımcısı İbrahim Zencirci nerede ne kadar belge varsa toplamış. Faturalar bulmuş, tapu senetleri bulmuş. Yaşlı esnafla konuşmuş.
1920 yılında yayınlanmış İzmir Rehberi’nde, kart postallarda ve daha bir çok kaynakta sokağın Çankırı Çarşısı diye anıldığını gözler önüne sermiş. Bundan başka 906 sokağın bugünkü esnafının tümünden tek tek imza almış. Daha ne yapılabilir?
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden bir adımcık yaklaşım bekliyorlar.
Son söz olarak şöyle diyebiliriz:
Alt tarafı duvara bir levhacık… Ekmek istemez, su istemez. Slogan atmaz, kimseyi rahatsız etmez. Kimsenin başına düşmez. Ama binlerce kişiye huzur verir. Yıllardır İzmir’de oturan bu ailelere İzmirlilik ruhu aşılar. Kenetlenmeye en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde bu adımın atılmasına ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz.
Başta İzmir Çankırılılar Derneği Başkanı Avukat İbrahim Yayla olmak üzere, yıllardır bu levhanın asılması konusuna emek veren dernek başkan yardımcısı İbrahim Zencirci ve İzmir’de oturan bütün Çankırılılar ve de doğal olarak bu satırların yazarı ben de Büyükşehir belediye başkanımız Aziz Kocaoğlu’ya sesleniyor ve “Sayın Büyüğümüz! “Himmet' ve "delaletlerini' bekliyoruz” diyoruz.