6 Şubat 2023 günlü Hatay ve Kahramanmaraş merkezli depremler ve sonrasındaki artçı sarsıntıların devam ettiği günlerde kaybettiğimiz yurttaşlarımızın acısı hepimizi derinden üzmüştür.
1999 yılı Ağustos ayı Kocaeli depreminde de benzer şekilde geniş bir coğrafyamızda vuku bulan depremde bu yıldaki kadar yıkım olmasa da önemli sayıda can kaybı yaşanmıştı.
Depremin değil, hatalı inşa edilen binaların insanı öldürdüğü bir kez daha önümüze somut bir gerçek olarak çıkmaktadır.
Her defasında bilim insanlarının fay hatları için yaptıkları açıklamalar ülkemizin önemli fay hatları üzerinde olduğunu ve depremle yaşamak zorunda olduğumuzu bize göstermektedir.
Fay hatları üzerinde yaşadığımız nasıl bir gerçekse, sağlıklı kentleşme için bir süreç yönetimi sağlayamadığımız da bir başka gerçek olarak ortada durmaktadır. Sağlıklı kentleşmenin odağında ise can ve mal güvenliğini teminen, şehirleri ifade eden akılla etüt edilmiş imar plânlarına, fen, mühendislik ve sanat standartlarına uygun kaliteli yapılar inşa edilmesidir.
Bu aşamada en öncelikli işimiz jeolojik standartlara uygun yapı denetimine ilişkin usul ve esasları düzenlemek ve akabinde proje ve yapı denetiminin bu standartlara uygunluğunu sağlamak, kontrol etmek büyük önem arz etmektedir.
İl (Şehir) olarak can ve mal emniyetini sağlayacak binaların yapım sürecine baktığımızda; imara aykırı - halk ifadesiyle kaçak yapıların - yapılmasının nedenleri üzerine durmak gerekmektedir.
Kaçak yapılaşma salt bir rant aracı değildir. 1950'li yıllardan sonra siyasetin de etkisiyle başlayan şehirleşme dalgasıyla başlayan göç akımları köyden kente gelen vatandaşların öncelikle gecekondu niteliğinde küçük barınma mekanları oluşturdukları bir sosyolojik vakadır.
Ancak, yakın zamanda kaçak yapılaşma artık nitelik değiştirmiş, salt bir barınma ihtiyacı olmaktan çıkmış, tamamen talan ve rant aracı olmuştur.
Depremin ortaya çıkardığı çarpık ve hatalı yapılaşma sorunu artık tartışılmayacak derecede kesin bir gerçektir. Hem can hem mal kaybına yol açan bu sorunun çözümünde vatandaşın önündeki fen ve mühendisliğe aykırı yapılaşmaya neden olan en önemli unsur maliyetlerdir. Bu külfet aynı zamanda estetik şehirleşmenin de önündeki en büyük engeldir.