Kanal İstanbul hayali proje taslağıdır

2020 bütçe görüşmeleri tüm hızıyla devam ederken İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu Çılgın Proje Kanal İstanbul’un şayet yapılması durumunda olacakları tek tek sıraladı.

Son günlerde medya da konunun uzmanları olmadan bilimsellikten uzak  tartışılmasının 2020 bütçesini gölgede bırakmak amacıyla yapıldığını ifade eden Hayrettin Nuhoğlu “hayali proje taslağı” hakkında bilimsel verilere dayalı görüşlerini Meclis kürsüsünde dile getirdi.  

Çılgın proje dedikleri İstanbul Su Kanalı gerçekten bir proje midir?  Bu taslak, proje vasfını kazanmış mıdır? Diye soran  Nuhoğlu; “Fizibilitesi yapılmış, uygulanabilir olduğu ispat edilmiş çalışmalara proje  denir.” diyerek Kanal İstanbul’un hayali proje taslağı olduğunu ifade etti.

Projenin Maliyeti En Az 300 Milyar Lira

Proje için ihale yapılacağı açıklandığı halde  fizibilite ile ilgili bilgiler henüz kamuoyu ile paylaşılmadığını ve proje maliyetinin de yanlış hesaplandığını ifade eden Nuhoğlu; 75 Milyar TL nasıl hesaplanmıştır? Bu hesap doğru değildir. Toplam bedelin en az 300 Milyar TL olacağı tahmin edildiğini belirterek üniversiteler ve meslek odaları bu tasarıya şiddetle karşı çıktığını ifade etti.

 

 

İnsanın Nefsi Bu Kadar Doyumsuz Olmamalıdır!

Nuhoğlu “Türk Milleti’nin geleceğini maddi, ekolojik ve siyasi olarak tehlikeye atacak böyle bir hayali tasarıyı ortaya atanlara ve menfaat umanlara şunu hatırlatmak isterim. Bir insanın nefsi ve kısacık denebilen ömrü bu kadar doyumsuz olmamalıdır.” diyerek projeye sadece menfaat beklentisinde olanlar destek verdiğini belirtti.

Kanal Yapılırsa Olacakları Maddeler Halinde Sıraladı

Nuhoğlu kanalın yapılması halinde olacakları ekolojik, teknik, ekonomik ve siyasi olmak üzere tet tek sırladı.

1) Böyle bir kanal açılırsa, kanal bir drenaj sistemi gibi çalışacaktır. Doğal yer altı su rezervlerine tuzlu deniz suyu karışarak çevrenin tuzlanmasına yol açacaktır. Küçükçekmece, Sazlı Dere ve Terkos tuzlanacaktır. İçecek su kaynakları yetersiz kalacaktır.

 2) Çevrenin ekosistemi ile birlikte bitki örtüsü ve canlılar olumsuz etkilenecektir. Trakya’daki geniş tarım arazilerinin sulanması mümkün olmayacaktır.

3) Marmara Denizindeki binlerce yıldır oluşan sistemin bozulmasıyla bütün canlılar için hayat şartları çok zorlaşacaktır. Bilim adamlarının söyledikleri gibi ortaya çıkacak çürük yumurta kokusu dayanılmaz bir ortam oluşturacaktır.

4) Kanalın   geçeceği  varsayılan  bölgenin  zemini  jeolojik olarak incelendiğinde görülecektir ki yer yer sert kireçtaşı olsa da genellikle yumuşak kiltaşı, silttaşı ve kum taşından oluşmaktadır. Karadenize yaklaştıkça zemin oldukça çürüktür. Böyle bir zemin kazıldıkça kaymalar, heyelanlar ve göçükler sürekli olacaktır.

5) 3. Havaalanı, 3. Köprü ve Çanakkale Köprüsü birlikte göz önüne alındığında işin içinde inşaat sektörüne çok geniş bir alan hazırlama isteği yattığı görülmektedir.

6) Çevredeki arazilerin şimdiden el değiştirmesi orada bir rant alanı oluştuğunu göstermektedir.

7) Kanal kazısından çıkacak 1,8 Milyar m3 civarındaki toprağın Marmara’nın kuzey kıyılarına taşınacağı ve aynı zamanda adacıklar oluşturulacağı ifade edilmiştir. Hatta bunların yerleşime açılacağı da söylenmiştir. Bu düşünce Marmara Denizi içinden geçmekte olan Kuzey Anadolu fay hattının üreteceği depremleri ihmal etmek anlamına gelir ki böylesine bilim dışı projeyi kabul etmek mümkün değildir.

8) İstanbul Boğazındaki gemi trafiğinin rahatlatılması gerektiği ifade edilmektedir. Aslında her yıl boğazdan geçen gemi sayısı azalmaktadır. Son yıllarda petrol taşımacılığında görülen gelişmeler tanker sayısının çok azalacağını göstermektedir. Ülkemizden geçip Avrupa’ya ulaşan boru hattına ilave olarak Samsun-Ceyhan boru hattının yapılması durumunda tanker trafiği daha da azalacaktır.

9) Yüksek miktarda borcu olan ülkemizin bu hayali proje yerine ihtiyaç duyulan acil yatırımlar yapılmalıdır.

10) Kanalın etrafında en az 3 Milyon nüfusun yerleşmesi planlanmaktadır. Bu durumda İstanbul’un su ihtiyacının karşılanması imkansız olacaktır.

11) Yeni bir ada oluşacağı için kanalın üzerinde çok sayıda köprü yapılsa bile ulaşım sistemi kökünden bozulacaktır.

12) Milli güvenlik konularında zaafa düşecek gelişmeler beklenmelidir. Montrö tartışmaya açılabilir.

13) Karadeniz balıkçılık ve deniz ürünleri açısından ekonomik havzadır. Bizden başka 6 ülke daha vardır. Balıkçılık olumsuz etkilenecek ve bu ülkelerle ilişkiler bozulacaktır. diyerek  tespitlerini dile getirdi.

Hesap Kitap Bilmeyenlerin Hazırladığı Hayali Proje

 

Tabiatı bozmaya ve gelecek nesillerimizi uzun yıllar borç ödemeye mahkum etmeye hiç kimsenin hakkı olmadığını belirten Nuhoğlu konuşmasını şöyle devam etti;

Bilimden uzak, hesap kitap bilmeyen çapsızların hazırladığı, komisyon alma telaşında olanların desteklediği hayali olduğu için çılgın denilen bu taslakla Türk Milletini oyalamaya kimse kalkışmasın. Üstelik yapıldığı taktirde sadece bölgenin değil bütün Türkiye’nin olumsuz etkileneceği çok açıktır.

Allah’ın Türk Milletine büyük bir lütfu olan İstanbul ve çevresinin havası, suyu, florası ve bütün canlı hayatıyla bir daha asla geri gelmeyecek şekilde bozulmasına fırsat verilemez. İşte buradan ilan ediyorum. Ne yaparsa yapsınlar çılgın proje taslağı gerçekleşmeyecek ve İstanbul bölgeyle birlikte bu tehlikeden kesinlikle kurtulacaktır.” Diyerek projeye karşı olduklarını belirtti.