- Eğer her yandan üzerine saldırıyorlarsa bil ki bazı şeyleri doğru yapmaya başlamışsındır... diyor İngilizlerin kurt siyasetçisi Churchill.
Kulak verin bakın,
Türk demokrasi tarihinde kendine ön sıralarda yer bulacak olan ''15 İYİ'' hikayesine karşı, kızılca kıyametin koptuğu karanlık bir gecenin sinsi kuytularından yükseliyor çığlıklar.
Kibirli bakışların alaylı lafazanlıkları, küçümseyen nazarların kahkahalı matraklıkları bir anda silinip yerlerine, tarifinde bile zorlandıkları siyasi ahlak düsturlarına sığınma manevraları konuldu.
Hakarethamiz laflara bakıldığında, yaşanan panik ve şaşkınlık hallerini gördükçe, ağızlarından çıkanların ne kadar Kızgın ve çocuksu olduğuna kolayca tanıklık edebiliyorsunuz.
Sosyoloji açıktır,
İnsanlar öyle veya böyle itibarlarının peşlerindedirler... İtibarları sağlayan sosyal konum olduğuna göre, konuşlandıkları statülerini kaybetmekten korkarlar.
Tehlikenin büyüyen gerçekliği karşısında, kamyon farının karşısında donup kalan kır tilkisi gibi huysuzlaşırlar.
Geçmişlerinde buyruksal sadakatlerin ve içe dönük gönülsüz metanetlerin hükmü altındaydılar.
Bünyelerinin çektiği ama uydurulmuş bir maneviyatın, kötürüm bir mahalle baskısının redde zorlandığı dünya nimetleri esaretinde, bir japon katanası gibi bilenmişlerdi.
Geçelim!..
Kendilerini değiştiren ve geri bırakan doktrinlerden kaynaklı tamamlayamadıkları yaşam döngülerinin suçunu, bu biçeme direnenlere atarak devamlı suçlamışlardı.
Bu tür insanlardan çekinmek gerekliliği hususunda uyarılmakta ne yazıktır ki çok geç kaldı medeni yaşam ve özgürlükçü demokrasi yanlıları.
Küflü dehlizlerde geliştirilen bu kirli bakışın, batılı ve çağdaş rafinasyonlardan uzak kalıp,
nefret ve öç alma histeria'sına uzanmasını çaresizce izlemek, eksik gedik demokrasilerin en belirgin handikapı oldu zamanla.
Herkes iyi insan olmak ister belki ama hepimiz başaramayız!..
Görüldü ki,
Bu tür hasarlı ruhların gücü ele geçirdiklerinde uyguladıkları yöntem,
kişisel gelişmeleri toplumsal boyuta çekerek büyümekten çok, kendisinden ileride gördüklerini geriye çekip kendi mental küçüklüklerini sürdürmek oluyormuş.
Peki ama neden derseniz,
Çünkü, şiddetli hırsla şüphecilik birbirlerinin varoluş sebepleridir.
Çünkü, iktidarın sağladığı ikbal ve güç duygusunun verdiği büyülenmişlik hissi,
nemalandıkları ortamı sürdürmek adına her şeye katlanmaları ve üstlenmelerini yeterince kolaylaştırmaktadır.
Doymayan gözlerin, bitmeyen susuzlukların, dinmeyen şehvetlerin, egzajere bir deliliğe dönüşmesi de bu yüzdendir.
Bu his ayrıca içlerindeki Bestia Triumphans'ın (Muzaffer Hayvan) serbest kalmasını sağlamaktadır.
Oysa ne kadar açıktır ki... istediklerinden azına sahip olduğuna inanıp ihtiraslananlar, aslında ederlerinin fazlasına sahiptirler!..
İYİ ve GÜZELE bir türlü evrilmemelerinin, devamlı Kızgın ve çocuksu kalmalarının sebebi de budur..!