Televizyon dizileri ve sinema filmlerindeki 'Mandıra Filozofu' tiplemesiyle tanınan yönetmen, oyuncu ve senarist Müfit Can Saçıntı, Medipol Üniversitesi Kavacık Güney Kampüsü'nde düzenlenen 'İyi Ki Doğdun Sinema' etkinliğinde öğrencilerle buluştu. Öğr. Gör. Ali Murat Güven'in moderatörlüğünde gerçekleşen 'Sinema Üzerine' adlı seminer öncesi soruları yanıtlayan Saçıntı, yeni filminin senaryosunu teslim ettiğini söyledi.
"GENÇLERİN SORUNLARINI ANLATACAĞIM"
Filmin çekimlerine kısa bir süre içinde başlayacağını belirten Saçıntı, "Filmimde gençler ve onların sorunları yer alacak. Üniversite mezunu işsiz bir gencimiz var. Sevdiği kızla evlenmek istiyor. İşsiz olduğu için babaları buna karşı çıkıyor. O da para bulmak için birtakım yollara sapıyor. Ben filmde gencin babasını oynayacağım. Gençlerin sorunlarını mizahi bir dille işleyen bir film olacak. Filmin ismi henüz belli değil. İyi bir aile filmi için aklına isim gelen varsa bana ulaşsın. Aklımdan geçen oyuncularımız var. Ama bunu açıklamak için daha erken" dedi.
"MANDIRA FİLOZOFUNUN DEVAMI GELMEYECEK"
İzleyicinin beğenisini toplayan 'Mandıra Filozofu' serisinin devamının gelmeyeceğini açıklayan Saçıntı, şöyle devam etti:
"Anadolu mizahının Nasrettin Hoca'dan bu yana içi dolu ve mesaj kaygılı bir mizah olduğunu düşünüyorum. Çünkü 'parayı veren düdüğü çalar' diyen Nasrettin Hoca ile 'ye kürküm ye' diyen Nasrettin Hoca 'paraya karşıyım' diyen Mandıra Filozofu'nun atası. Orta oyunlarımız, Nasrettin Hoca ve Keloğlan masallarımız mesaj kaygısı olan eserler. Bunlar sosyal içerikli bir mizah. Bizim Anadolu mizahı hep içi dolu mizahtır. Bizim çizgimiz o yöndedir. Mandıra Filozofu dışında filmler çekeceğim ama hep aynı çizgide filmler çekeceğim. Bu çizgi de yamuk olmayacak."
"GENÇLER SEVDİKLERİ İŞLERİ YAPSINLAR"
Gençlerin para ve şöhret üzerine sorular sorduğunu söyleyen Saçıntı, şöhret ve paranın amaç değil sonuç olması gerektiğini ifade etti. Başarının sonunda şöhret ve paranın geleceğini vurgulayan Saçıntı, gençlere şu tavsiyelerde bulundu:
"Sen sevdiğin bir işi yaparsan sevdiğin için başarılı olursun. Başarının sonunda da para ve şöhret gelir. Para ve şöhret bir amaç değil bir sonuç olsun. Gençlere sevdiği işi yapmalarını tavsiye ediyorum. Çünkü Türkiye'de insan ömrü 70, resmi emeklilik yaşı ise 65 yıl. Ömür dediğin şey çalışmakla geçiyor. Eğer sevdiğin bir işi yaparsan sevdiğin bir ömür sürüyorsun sevmediğin bir işi yaparsan kötü bir hayat sürüyorsun. O nedenle insanlara sevdikleri işi yapmalarını tavsiye ediyorum. İnsan zaten sevdiği işi yaparsa başarılı oluyor. O başarının da sonuçlarından faydalanıyor."